Türkiye'nin bu yüzyıla damgasını vuran ülkelerin başında geleceğini belirten Dönmez, son 10 yılda birincil enerji tüketiminin kümülatif olarak yarı yarıya arttığını ifade etti.
Dönmez, enerji sektöründe üretimden dağıtım ve iletime dev bütçeli yatırımların hayata geçtiğini, arz kapasitesini geliştirmenin yanı sıra kaynakların etkin ve verimli kullanılmasının da çok önemli olduğunu anlattı.
Türkiye'nin enerjide kaynak zengini bir ülke olmadığını ve yurt dışı kaynaklı her bir ilave enerji kaynağının ekonomiye yük anlamına geldiğini vurgulayan Dönmez, şöyle konuştu:
"İhtiyacımız kısa vadede değil, uzun vadeye bakarak gereken dönüşümü hayata geçirmek. Enerjinin verimli kullanılması sonucunda oluşan tasarruf ilave bir arz kaynağı demek. Bu kapsamda verimlilik, en temiz, yerli ve milli kaynakların başında geliyor. Daha az enerjiyle daha fazla katma değer almak için enerji verimliliğini istisnasız uygulamak zorundayız. 'Kaynakları bu kadar heba edecek kadar zengin bir ülke miyiz?' sorusunu sormamız gerekiyor bu noktada. Enerji yoğunluğumuz Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ülkelerinin ortalamasının üzerinde. Hedefimiz dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birisi olmak. O zaman yapılacak şey çok basit. Enerji yoğunluğumuzu en az küresel rekabette önde olan ülkeler seviyesine ve hatta daha da altına çekmek zorundayız. Bunun başka yolu da yok. Verimli enerji, yüksek katma değer."
Bakan Dönmez, Türk milletinin tasarruf bilincine sahip olduğunun ve enerji israfının milletçe önlenerek hayatın merkezine konulması gerektiğinin altını çizdi.
"Bir koyup üç alacağız"
Bu yıl martta açıklanan Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı'na değinen Dönmez, planın birçok sektörü ilgilendiren 6 alanda toplam 55 eylemi içerdiğini kaydetti.
Dönmez, plan kapsamında 2023'e kadar enerji verimliliğinde yaklaşık 11 milyar dolar yatırım gerçekleştirileceğine dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"2023'e kadar kümülatif olarak yaklaşık 24 milyon ton eş değer petrol tasarrufu da gerçekleştirmiş olacağız. 2033'e geldiğimizde ise elde edeceğimiz tasarruf miktarı yatırım bedelinin yaklaşık üç katı karşılığında, yani 30 milyar dolarlık bir seviyeye ulaşmış olacak. Başka bir ifadeyle, bir koyup üç kazanacağız. Binalarda enerji verimliliği fırsatları daha yüksek. Standarda uygun yalıtımla yüzde 40'a varan tasarruf sağlanabilir. Bir hane için yıllık yaklaşık 600 liralık tasarruf anlamına geliyor bu miktar. Diğer yandan, kış ayları için ideal iç ortam sıcaklığı 20-23 derece. Oda sıcaklığımızı bir derece düşürdüğümüzde elde edeceğimiz tasarruf yüzde 7, yakıt fark etmiyor. 2017'deki enerji verimliliğine yapılan yatırımlarla yaklaşık 122 milyon dolarlık bir tasarruf yaptık. Böylece 500 milyon dolarlık doğal gaz ithalatını da önlemiş olduk. Önümüzdeki dönem, kamuda enerji verimliliği yatırımlarının finansmanı için Dünya Bankası ile yaklaşık 200 milyon dolarlık bir kaynak anlaşmasına da vardık. Bunu inşallah İller Bankası üzerinden, kamu binalarımızın başta ısı yalıtımı olmak üzere enerji tasarrufuna dönük çalışmaları için merkezi idari birimlerin ve belediyelerle birlikte yerel yönetimler uzun vadeli ve düşük faizli bu kaynaktan yararlanmış olacak."
Enerjideki fiyat artışlarını absorbe etmenin en önemli yollarından birinin enerji verimliliği olduğunu belirten Dönmez, "Türkiye'nin enerji verimliliğinde hedeflediği noktaya ulaştıkça yurt dışından ithal edeceği enerji kaynakları yıllara sari olarak azalacak. Böylece, yurt dışına ödeyeceğimiz her bir kuruş yurt içinde, yani vatandaşımızın da cebinde kalmış olacak. Enerjide tasarruf ekonomisinin hayata geçmesiyle daha müreffeh bir toplum olma yönünde önemli bir adım atmış olacağız." dedi.
"Sanayinin dönüşümü ekonomiyi de dönüştürür"
Türkiye'nin uluslararası rekabet gücünü artırması için aynı birimdeki enerjiyi rakipleriyle benzer veya daha düşük maliyette üretmek zorunda olduğunu kaydeden Dönmez, sanayinin dönüşümünün ekonominin de dönüşümü olduğunu söyledi.
Dönmez, temel amaçlarının sanayicinin düşük maliyetli, rekabetçi ve verimli bir üretim altyapısına sahip olması olduğunu belirterek, "Sanayimizin dönüşümünü kredi ve hibelerle destekliyoruz. Son 10 yılda verimlilik arttırıcı projeler kapsamında 154 projeye destek ödemesi yaptık. Bu projelerin uygulanmasıyla toplamda 67 milyon liralık bir tasarruf elde edildi. Gönüllü anlaşmalar yoluyla desteklediğimiz projelerden de ayrıca yaklaşık 4 milyon liralık bir tasarruf söz konusu oldu." ifadelerini kullandı.
Binaların verimlilikte en önemli alanlardan biri olduğunu dile getiren Dönmez, akıllı binaların oluşumu ve binaların kendi elektriklerini üreterek satabilmeleri için bulunan birçok bürokrasiyi kaldırdıklarını vurguladı.
Dönmez, kamu binalarının bu dönüşümde öncü bir rol üstleneceğini bildirerek, "Bu konuda bakanlık olarak önemli bir adım atıyoruz. Bakanlığımıza bağlı bütün binalarımızın etüdlerini tamamladık. Bu binalarda yaklaşık yüzde 40 seviyesinde bir enerji verimliliği potansiyeli olduğunu tespit ettik. Bu anlamda, çalışmalara başladık ve bayrağı önde taşıyan bir kamu kuruluşu olmayı hedefliyoruz. Diğer yandan yerel yönetimlerle ilgili çalışmalarımız da devam ediyor." dedi.
Ulaştırma sektöründeki gelişmeleri de yakından izlediklerine işaret eden Dönmez, şunları kaydetti:
"Ulaştırma sektöründe son yıllarda önemli değişiklikler meydana geliyor. Hükümet olarak bunları yakından takip ediyoruz. Elektrikli araçların kullanılması ile yaşanan devrim gelecekte artarak devam edecek. Ulaştırmada enerji verimliliğini artırmak için düşük emisyonlu, çevre dostu, küçük motor hacimli, yakıt pilli, elektrikli ve hibrit araçlara verilen destek devam edecek. Bakanlık olarak elektrikli ve hibrit araçlar konusunda da öncü olmak istiyoruz. Kiralama ve satın alma yoluyla yapılacak yeni araçların temininde yerlilik oranına haiz elektrikli ve hibrit araçları tercih edeceğiz. Böylece yüzde 30'lara varan bir tasarruf imkanı elde edeceğiz. Enerji verimliliği uygulamalarında vatandaşlarımız en önemli paydaşlarımız arasında. Enerji verimliliğinin özendirilmesi, bu konudaki farkındalık ve toplumsal bilincin artırılması maksadıyla gerek dağıtım şirketleri gerekse de bizler eğitim ve bilgilendirme faaliyetlerine ağırlık vereceğiz. Bu anlamda faturaları yeniden düzenledik. Artık dağıtım şirketleri vatandaşlarımıza bu konuda yol gösterecek, konut başına tüketimi azaltacak teşvik ve önerilerin yer alacağı yönlendirici sistemler geliştirmeye başladı."