İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya, tutuklu sanık Emre Aşkın, müştekiler Handan Aşkın ve ağabeyi Sedat Sevin ile avukatları katıldı.
Duruşmada gelen evrakları okuyan mahkeme başkanı, sanığın akıl sağlığına ilişkin Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden istenen raporun dava dosyasına ulaştığını açıkladı.
Raporda, sanığın ceza sorumluluğunu etkileyecek, herhangi bir akıl hastalığı ya da zayıflığının saptanmadığı, suç tarihinde kişinin işlediği öne sürülen fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabildiği ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin tam olduğu, dolayısıyla işlediği öne sürülen suça yönelik ceza sorumluğunun tam olduğunun tıbbi olarak tespit edildiği bildirildi.
Duruşmada söz alan taraflar, rapora karşı bir diyecekleri olmadığını beyan etti.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Aşkın'ın bu halinin devamına karar verdi. Heyet, esasa ilişkin mütalaasını hazırlaması için dava dosyasını cumhuriyet savcısına göndererek, duruşmayı erteledi.
Duruşma sonrası açıklama
Duruşma sonrası Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyesi bir grup ile Handan Aşkın, annesi ve avukatı, adliye önünde basın açıklaması yaptı.
Aşkın'ın avukatı Gül Erdoğmuş, önceki duruşmalarda akıl sağlığının yerinde olmadığı öne sürülen sanığın cezai sorumluluğunun tam olduğuna dair raporun kendilerini sevindirdiğini söyledi.
Sanığın olası bir af düzenlemesinden yararlanmak için bir an önce yargılamanın bitmesi yönünde talepte bulunduğunu savunan Erdoğmuş, sanığın ceza ertelemesi ya da indirimine tabi tutulmadan cezalandırılmasını istediklerini belirtti.
Müşteki Handan Aşkın da "Ben 32 yaşında bir anneyim. Bana bunları yaptı, yaşattı, beni ameliyat olabileceğim bir sürece getirdi. Artık organlarım yavaş yavaş iflas etme durumunda. Vuruldum ve hala acı çekiyorum. Onun için bunun bedelini çok ağır şekilde ödemesini istiyorum." ifadelerini kullandı.
Davanın geçmişi
Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, sanık Emre Aşkın'ın müşteki eşi Handan Aşkın ile bazı sorunlar nedeniyle ayrı yaşadıkları ve boşanma davalarının sürdüğü, müşteki ve ağabeyi Sedat Sevin'in 11 Mart 2016'da sanıkla ortak evlerine giderek eşyalarını aldığı belirtildi. Bu sırada sanık Emre Aşkın'ın eşi ve eşinin ağabeyini tehdit ettiği, daha sonra da ruhsatsız silahla müştekilere ateş ettiği ve her iki müştekinin de yaralandığı belirtilen iddianamede, sanığın kullandığı ruhsatsız silahın şüpheli Fatih Uzun'a ait olduğunun belirlendiği kaydedildi.
İddianamede, sanık Emre Aşkın'ın iki kez "kasten yaralamaya teşebbüs" ve "tehdit" suçlarından, diğer şüpheli Fatih Uzun'un da "ruhsatsız silah bulundurmak" suçundan hapis cezasına çarptırılması istendi.
İddianameyi kabul eden Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesi, olayın oluş şekli ve alınan raporlar dikkate alındığında gerçekleşen eylemin "kasten öldürmeye teşebbüs" olarak değerlendirilmesi gerektiğine hükmederek, bu nedenle görevsizlik kararıyla dosyanın yetkili İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verdi.
5. Asliye Ceza Mahkemesi'nin bu kararının ardından sanık hakkında "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlayan yargılamanın ilk duruşmasında, sanıklar Emre Aşkın, Fatih Uzun ile müştekiler ifade vermişti. Sanık Aşkın savunmasında "öldürme maksadıyla ateş etmediğini" öne sürerken, müşteki Handan Aşkın ise "Sanık silahı kafama dayadı, tetiğe bastı ancak kurşun kalmamış olacak ki o sırada onunla boğuştum. Sanık ağabeyime de yakın mesafeden ateş etmiştir." ifadelerini kullanmıştı.