Genç bir kadının elinde cep telefonu ile kara kara düşünürken resmedildiği reklamda yarı Almanca yarı Türkçe şu ifade yer alıyor: "Bayanlar üzgünüz ama artık kayınvalidenizi daha sık aramanız gerekecek." Bu ilan Almanya'da son dönemde sayıları sıkça artan Türk tüketiciye yönelik reklamlardan biri. Alman cep telefonu operatörü e-plus'ın Türk müşterileri çekmek için oluşturduğu markası Ayyıldız'ın Türk gelinlere verdiği olumsuz gibi görünen bu mesaj, aslında iyi bir gelişmenin habercisi: Türkiye'yi aramak o kadar ucuz ki, artık kayınvalidenizi aramamanızın hiçbir bahanesi yok!
3 milyon Türk'ün yaşadığı Alman-ya'da caddelerde, sokaklarda bu ve bunun gibi çok sayıda ilana rastlamak mümkün. En son Cem Yılmaz'ın rol aldığı ve gurbetçileri 'kesin dönüş'e davet eden dev bütçeli Türk Telekom reklamı, Almanya'daki Türklerin müşteri potansiyeli bakımından ne kadar güçlü olduğunun göstergesi. Türkleri hedef alan reklamların büyük kısmı, telekomünikasyon şirketlerine ait. Hemen herkesin en az bir cep telefonu hattı kullandığı ve bu kişilerin Almanya'nın yanı sıra Türkiye'de de hatırı sayılır bir kitle ile iletişime geçtiği düşünüldüğünde bu, oldukça normal.
Ancak Türk kültürüne ve yaşam tarzına gönderme yapılan reklamlar telekomünikasyon sektörü ile sınırlı değil. Alman otomotiv devi Volkswagen da reklam söz konusu olduğunda Türkçe diye bir dil olduğunu hatırlayan şirketlerden. 'Volkswagen Türkçe Konuşuyor' adıyla bir konsepte bile sahip. Almanya'da hatırı sayılır bir Türk müşteri potansiyeli olduğunun farkına varması, şirketi bu kitleye yönelik reklam filmleri ve ilanlar hazırlamaya yöneltmiş. Üstelik reklamlarda sadece Türkçe konuşulmuyor. Buram buram Türk kültürü de kokan reklamlar, müşterileri can evinden yakalama noktasında başarılı. Misal, kızı için uygun eş adayı belirlemesi oldukça zor olan tipik bir Türk babasının imdadına Volkswagen sahibi genç yetişiyor. Kızı için gelen herkesin yüzüne kapıyı kapatan 'koruyucu' Türk babası, Volkswagen marka otomobili olan genci geri çevirmiyor.
Volkswagen Sözcüsü Fred Baerbock, Türklerin kendileri için çok önemli ve değerli bir kitle olduğunu belirtiyor. Türklerin medya noktasında ciddi bir altyapıya sahip olduğunu da vurgulayan Baerbock'e göre medya yoluyla bu kitleye ulaşmak artık çok daha kolay. Türk müşterilerinin marka ve kalite bilincinin çok yüksek olması, Volkswagen'ı Türkçe konuşmaya iten sebeplerden biri. Değerlere, geleneklere ve kültürel öğelere dikkat edildiğinde Türklerin derinden etkilendiğini ve saygı gördüklerini hissettiklerini söyleyen Baerbock, şirketlerin de böylece bu kitle karşısında prestijini ve sempatisini artırdığı görüşünde.
Paranın dili de yokmuş!
Deutsche Bank'ın da Türkçe bir projesi var. 'Bankamız' adıyla Türk müşterilere kendi dillerinde bankacılık hizmeti veriliyor. Deutsche Bank şubelerinde Türk danışmanlar görev yapıyor, Türkçe çağrı merkezi ile de müşterilere kendi dillerinde telefon bankacılığı hizmeti veriliyor. Bankamız projesi yetkililerinden Alaverdi Turhan, "Bankamız" hizmeti verilmeden önce Deutsche Bank'ın 226 bin Türk kökenli müşterisi olduğunu, 2011 sonu itibarıyla da Deutsche Bank'ın Türk müşteri sayısının 360 bine ulaştığını söylüyor. Almanya'da dev bir bankanın "Türkçe" hizmet vermesinin burada yaşayan Türkler için çok önemli olduğunu söyleyen Turhan, "Bu, hem Türk toplumuna değer verildiğinin bir göstergesi, hem de uyuma katkı sağlayan bir girişim." diyor.