Erzurum Konaklı Kayak Merkezi'nde Türkiye Gençler Kayak Şampiyonası'na hazırlanırken düşen ve tahta kar bariyerlere çarparak boynunu kıran 17 yaşındaki milli kayakçı Aslı Nemutlu'nun ailesi, İstanbul'daki evlerinin kapısını ilk kez Sabah'a açtı.
Kayağa üç yaşında başladığı Erzurum'da hayata veda eden Aslı'nın anısına, odasını sanki müzeye çeviren Ayşe- Metin Nemutlu çifti, onun yokluğu fikrine alışmaya çalışıyor. Odasının her köşesi, Aslı'nın fotoğrafları ve aldığı ödüllerle bezenmiş. Yatağının başucunda öldüğünde üzerinde olan kayak takımları, son yolculuğunda tabutunun üzerine serili Türk bayrağı duruyor. Kızının baş harfini boynunda, saatini ise kolunda taşıyan anne Ayşe Nemutlu, "İyi ki doğurmuşum" diyor. Babası ise ona duyduğu özlemi "Ömrünün bu kadar kısa olduğunu bilsek, gecemizi gündüzümüzü beraber geçirirdik. Ölümünün gerçek olduğuna inanamıyoruz. 10 yaşında bir kızımız daha var. Ece için ayakta durmak zorundayız" sözleriyle anlatıyor. Fransızca, Almanca, İngilizce bilen Saint Joseph Lisesi öğrencisi.
Aslı'nın sadece kayak değil, bale, sörf, su kayağı yaptığından, piyano çaldığından gururla bahsediyorlar. Aslı'nın kayağa üç yaşında Erzurum'da başladığını söyleyen baba Metin Nemutlu, "Kayak, zamanla hayatının vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Bacağı kırıldı, kasları zedelendi. Vazgeçmedi. 'Kayarken sakın heyecanlanma' diyorduk. 14 yıl sonra ne tesadüf ki, kayağı öğrendiği yerde kızımızın hayatı son buldu" diye konuştu. Baba Nemutlu hukuki haklarıyla ilgili olarak ise şöyle dedi: "Anne baba olarak soruşturmayı takip ediyoruz. Sonuca göre hukuki haklarımızı kullanacağız. Aslı başıboşluk, ihmaller zinciri yüzünden vefat etti. Ölümü belki de bir takım yönetmeliklerin, kanunların, boşlukların düzeltilmesine ön ayak olacak. Görevimizi yerine getirmezsek Aslı boşuna ölmüş olur. Kızımız spor şehidi. Başka çocukların başına da gelebilirdi. Bir sürü yanlışlık var. Bu kaotik yapının çözülmesi gerek. Eminim ki soruşturma tamamlandığında arkasında bir sürü sorumlu çıkacak."
KANADA'DA OKUYACAKTI
Kariyer koçluğu yapan anne ise artık kızları için kayacaklarını belirtti. Anne Ayşe Nemutlu "Aslı'nın ölümünü duyduğumda 'Kayağı bıraktım' dedim ama sonra Aslı için kaymaya karar verdim. Kızım Ece de kayıyor. Ablasının ölümünden sonra 'Anne bir daha kaymayacak mıyız' dedi. Ablası böyle olmasını istemezdi. Ece de isterse kaymaya devam edecek. Acı asla bizi bırakmayacak ama bir kızımızın daha olduğunu asla unutmayacağız" dedi. Aslı'nın üniversite sınavına hazırlanmak için gelecek yıl kayağa ara vermeyi planladığını belirten anne "Türkiye ya da yurtdışında hukuk okumayı çok istiyordu. Yurtdışında okusaydı tercihi Kanada olacaktı. Orada kayak yapabileceğini düşünüyordu" diye konuştu. Anne, gerekli makamlardan destek alarak kayakla bağlantılı olarak Aslı adına bir vakıf kurmak istediklerini söyledi.
Bilirkişi: Tahta bariyerler süngerle kaplanmalıydı
Aslı Nemutlu ile ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda ölüme, ihmal ve eksikliğin neden olduğu belirtildi. Atatürk Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Fatih Kıyıcı'nın hazırlayarak savcılığa sunduğu 9 sayfalık raporda şu ifadeler yer aldı:
Ölen sporcunun kayağının çıkması bu kötü son için başlangıç olmuştur.
Kazazede, pistin genişliği uluslararası standartlarda yani 30 metre olması gerekirken 24.5 metre olmasından dolayı direkt kar perdelerine çarpmıştır.
Tahta kar perdesinin üzerinde veya önünde herhangi bir önlem olmaması, çarpma anında ölse de kazazedeye ilk müdahale ve ambulansa götürülmesi için gerekli ekiplerin bulunmaması, ambulansın 20-25 dakika beklenerek Erzurum'dan gelmesi, normal bir kaza sonrasında bile kişinin sağlık sorununu ciddi şekilde etkileyecek ihmal ve eksikliktir.
Kar perdeleri bu şekilde kullanılamaz. Mutlaka süngerle kaplanması gerekir.
Devletimizin devasa bütçeler ile yapmış olduğu bu merkezde bir ay içinde ölüme sebebiyet veren bir olay olmuş ise kısacası burası sahipsiz bir kayak merkezidir.
'BAŞKASI YANMASIN'
Baba Metin Nemutlu, bilirkişi raporuyla ilgili şu yorumu yaptı: "Suçlu sayısının çok olduğunu düşünüyoruz ve Bakanlık soruşturması bunu ortaya koyacak. Harekete geçmek için Bakanlık soruşturmasının tamamlanmasını bekleyeceğiz. Gelişmelere göre hukuki haklarımızı saklı tutacağız. Bilirkişi raporu söylediklerimizi doğruluyor. Bu rapor ne ifade ediyor, ne anlama geliyor oturup hukukçularla konuşacağız. Kızımızı geri getiremeyeceğiz ama tüm yarış pistlerinin elden geçirilmesini sağlayabiliriz. Başkalarının canı yanmasın her türlü hakkımızı savunacağız."
ODASI MÜZE GİBİ
Aslı'nın odası, fotoğrafları ve ödülleriyle dolu. Yatağının başucunda öldüğünde üzerinde olan kayak takımları, son yolculuğunda tabutunun üzerine serili Türk bayrağı duruyor.
Sabah