İstanbul Adliyesi'nde öldürülen savcı Mehmet Selim Kiraz'ın cenaze törenine katılan Çiçek, Meclis'te bir basın toplantısı düzenledi.
Şehit savcı Kiraz'ın ailesine ve yarı camiasına başsağılığı dileyen Çiçek, "Tabiatıyla yaşadığımız bu son olayın yargıya yönelik olması düşündürücüdür. Türkiye yargısı bu acıyla ilk defa karşılaşıyor değil. Umarım bu yaşadığımız son acı olur" dedi.
"Türkiye 30 seneden fazla bir süredir terörün her türlüsünden büyük dramlar yaşamış bir ülke" diyen Çiçek, "Bu kadar acı çeken başka bir ülke de yok. Her meslek ve her ilden insanımızı kaybettik. Her cinayet bizim insanımızın yüreğinde derin acılar bıraktı. Biz dostlarımızdan yeteri kadar ilgi görmedik. Destek görmedik. Bu ülke terör eylemlerinin tuzağına düşmedi. Her defasında bu acılar verdiğimiz şehitler kardeşliğimizi daha fazla derinleştirdi" diye konuştu.
"BENİM GİREMEDİĞİM ÜLKEYE GİRİYORLAR"
Gördükleri tek desteğin bu tür olaylardan sonra yapılan taziye mesajları olduğunu ifade eden Çiçek, "Taziyede acele edenler, iade noktasına gelindiğinde Türkiye'ye iade edilmesi gerekenlerin nasıl birden kaybolup, sonra benim diplomatik pasaportumla bile rahat giriş çıkış yapamayacağım ülkelerde terör örgütü mensuplarının nasıl oralara kolayca girip çıktığını biliyoruz" ifadelerini kullandı.
Çiçek'in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
"Bizi düzenli ordularla ortadan kaldıramayan dış güçlerin 30 yıldır başvurdukları yöntem terördur. Terör bir insanlık suçudur. Dün iki kişinin ortaya koyduğu, kendi vatanına kurşun sıkan kandırılmış saptırılmış insanlar tarafından ortaya konulan bir eylemdir. Hiçbir terör örgütü dış destek olmadan 1 hafta yaşayamaz.
Hangi ülkelerden geldikleri bellidir, hangi kamplarda eğitim aldıkları bellidir. 'Koskaca bir devlet bu kadar polisi jandarması var, neden bu iş sonlanmıyor' diyorsanız Türkiye Cumhuriyeti devleti bir örgütle mücadele etmiyor, birçok örgüt ve onların arkasındaki güçlerle mücadele ediyor.
Terörün dini ve imanı yok. Terörün ahlakı da yok. Terör terördür, bunu meşrulaştırmak için önüne veya arkasına bir kelime koymaya gerek yok. Bu bela aymazlık yapan ülkeleri ve toplumları da vuracaktır. Bu asrın vebasına karşı uluslararası bir işbirliği olmadığı takdirde hiçbir ülkenin yüzde 100 koruması olmaz. Bu üzücü olay nedeniyle uluslararası topluma işbirliği çağrısında bulunuyoruz.
Yardım etmiyorlarsa işbirliğini itiraf etmiş oluyorlar. Terör örgütleri arasında ayrım yapılıyor. Fransa'da eylem yapıldığında herkes ayağa kalkıyor, doğrudur. Ama başka ülkede yapıldığında aynı duyarlılık gösterilmiyor. Bunların hepsi doğru şeyler değil, yanlış şeylerdir. Asrın belasından kurtulmanın tek yolu uluslararası işbirliğidir."