'KILIÇDAROĞLU MAAŞINI KORUYAMAYAN BİRİ...'
Kemal Kılıçdaroğlu’nun 10 bin liralık davayı ödeyemediği için maaşına haciz geldiğini ifade eden Başbakan Ahmet Davutoğlu, “12 yıl önce Kastamonu’da OSB var mıydı, kim yaptı? Bugün orada bin 37 kardeşimiz çalışıyor. Onlar konuşur, AK Parti yapar. Göreceğiniz her adımda AK Parti’nin imzası vardır. AK Parti’nin attığı adımlar vardır. 12 yıl önce Kastamonu’da doğalgaz var mıydı? Bütün Türkiye’de 611 tane ambulans vardı. Şimdi 4 bin 300 tane. Kılıçdaroğlu bu hesapları bilemez. Bir sürü rakamlar veriyor da. 3 gün önce maaşına haciz geldi. Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanımızla olan davasını kaybetti. Yargıtay onadı. 10 bin liralık davayı ödeyemedi. Kendi maaşını koruyamayan biri Türkiye’yi ne hale götürür. Maaşına haciz getiren adam Türkiye’ye haciz götürür. Ciddiye almamak lazım. Milletimiz bilsin diye anlatıyoruz. 7 Haziran’da 3’te 3’e var mısınız? Kastamonulu söz verdi mi, bu Şeyh Şaban-ı Veli’nin sözüdür. Yerine getirilir. Ben size noter falan sormuyorum. Sizler sözünüzün erisiniz. İşte aradaki fark budur” diye konuştu.
“TÜRKİYE’NİN OTORİTESİNİ NİYE TANIMIYORSUN?”
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Fethullah Gülen’in Mavi Marmara olayının ardından “İsrail’in onayı olmadan hareket etmek, otoriteye başkaldırıdır” sözlerine de tepki gösterdi.
Gülen’i Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da önceki yıllarda Türkiye’ye davet etmesine rağmen gelmediğini söyleyen Başbakan Davutoğlu, şöyle konuştu:
“Biz burada ölecek olan hocalardanız. Öyle yurtdışında yaşayanlardan değil. Ona Cumhurbaşkanımız buyur gel dedi, biz buyur gel dedik. Gelmedi. Mavi Marmara’da 9 şehidimiz oldu. 'Otoriteden izin alsaydılar' dendi. Sen İsrail’in otoritesini tanıyorsun da Türkiye’nin otoritesini niye tanımıyorsun? Hepimiz bir sınavdayız. Allah alnımızın akıyla çıkmayı nasip etsin. Biz bizi ölümle tehdit edenlere sesleniyoruz, biz baş veririz baş eğmeyiz. Ne tuzak kuranların tuzaklarına boyun eğeriz, ne dışarıdakilerin ne içeridekilerin. Şimdi dönün dönen oyuna bir bakın. Şimdi CHP, HDP ile görüşüyor. Diyarbakır’da arka kapıdan girip HDP’nin Belediye Başkanıyla görüşüyorlar. Biz burada Kastamonu meydanında milletle konuşuyoruz. Diyorlar ki bu paralelciler AK Parti’nin karşısında kim varsa onu destekleyin. Biz bundan korkar mıyız, çekinir miyiz? Bizim kimsenin desteğine ihtiyacımız yok. Hele o paralelcilerin hiç yok. Bize Allah yeter, bize millet yeter. Bize şehitler diyarı Kastamonu yeter. Hepsi bir araya gelip tuzak kuracaklarmış, kursunlar. Yeni bir tarih yazmaya var mısınız? Yazacağız inşallah.”
“BAHÇELİ ANKARA’DA MİLLİYETÇİLİK YAPIYOR”
2001 yılında Türkiye’nin tank, gemi ve denizaltısı yapamadığını, bu hizmetlerin AK Parti’ye nasip olduğunu dile getiren Başbakan Davutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi de eleştirerek şöyle devam etti:
“2001’de Türkiye tank yapabiliyor muydu? Kim iktidardaydı, üçlü koalisyon iktidardaydı. MHP, DSP, ANAP Koalisyonu değil mi? Biz gemi yapabiliyor muyduk? 2001’de gemi yapabiliyor muyduk? Ama şimdi kendi denizaltımızı, kendi savaş gemimizi yapıyoruz. Gelirlerse sorun, ‘Sizin zamanınızda terörle mücadele için kullanacağımız insansız hava araçlarını kullanabiliyor muyduk’ diye sorun. Namerde muhtaçtık, namerde. İnşallah eğitim uçağımızı Hür Kuş’u 2018’de Kastamonu semalarında uçuracağız. 2023 yılında bu aziz ülkenin üzerinde Türk yapımı savaş uçağı uçacak. İstiklal harbinde İnebolu’dan silahlar Ankara’ya gelir. Omuzlarda kadınlar örtüleriyle mühimmat zarar görmesin diye örterdi. Bahçeli ‘Biz Türkmenleri vermeyiz’ diye niye söylemiyor. Milliyetçilik yapmak kolay. Orhun anıtları ilk Türk anıtıdır. Bahçeli yıllarca üçlü koalisyonun içinde bulundu. Tek çivi çakmadı. Kırım Tatarlarına 10 bin evi kim verdi. Bahçeli Ankara’da milliyetçilik yapıyordu. 20 milyon dolar harcayarak Gagavuz Türklerinin suyunu getirdik. Milliyetçilik lafla olmaz. Süleyman Şah’ın Türbesi'ne de biz sahip çıktık. 2001 yılında kriz olduğunda Türkiye 1 milyon dolar için IMF’nin kapısındaydı. MHP, ANAP ve DSP bu ülkenin başındaydı. 70 sente bu ülkeyi muhtaç kıldılar. Bu mudur milliyetçilik? Şimdi IMF’ye borcumuz yok.”
MİTİNGE SOMALİLİ GENÇ DAMGASINI VURDU
Mitingde ön sıralarda yer alan Somalili bir genç de Başbakan Davutoğlu’nu yakından izledi. Genci gören Davutoğlu, “Milliyetçilik taslayanlar duysunlar. Çünkü bize her yer Türkiye. Bugün Somali’de, Gazze’de, Türkmenlerin yüreğinde bu al bayrak var. Her yerde bu al bayrağı izzetle taşıyacağız. Ahdedelim, mazlumlara sahip çıkacağız, zalimlere karşı Ilgaz, Ağrı, Hasandağı, Toroslar, Kaçkarlar, Erciyes gibi dimdik duracağız” şeklinde konuştu.
“BÖYLE VİCDANSIZ BİRİNE KASTAMONU OY VERİR Mİ?”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Suriye’den gelenleri ülkesine geri göndereceği şeklindeki sözlerini hatırlatan Başbakan Davutoğlu, “Kılıçdaroğlu Suriye’den gelenleri ülkesine geri göndereceğini söylüyor. Mazlumu zalime geri gönderecek öldürsün diye. Ama hep söylüyorum, 1944’te İnönü onların şefiydi. Azerileri Iğdır kapısında 146 Azeri bize sığınmıştı. İnönü geri gönderilmesi gerektiğini söyledi. Ağlayarak gittiler. O canlar köprüyü geçtiğinde şehit edildiler. Şimdi de bu Kılıçdaroğlu diyor ki ‘Bayırbucak’tan gelen Türkmenleri Esad’ın eline verelim’ verir miyiz? Bu millet mazlumu zalime verir mi? Vereni affeder mi? Böyle vicdansız birine Kastamonu oy verir mi? Allah şahit bizler baş veririz, mazlumu vermeyiz. Evimize sığınanları kimseye vermeyiz” diye konuştu.
“TÜRKİYE’Yİ BAŞI DİK KILAN AK PARTİ’DİR”
İstanbul’da dünyanın en büyük havalimanının yapıldığını ifade eden Başbakan Ahmet Davutoğlu, “İstanbul’da dünyanın en büyük havalimanını yapıyoruz. Bütün dünyadan yolcu gelip gidecek. Avrasya Tüneli ile Asya ile Avrupa’yı denizin altından bağlıyoruz. 230 milyar dolarlık milli geliri biz yükselttik. Türkiye’yi başı dik kılan AK Parti’dir. Bizi izzetli kılacak olan yeni bir döneme hazır mısınız? Bir daha 2001 iktidarında olduğu gibi zilletlere bizi Allah düşürmesin. Türk kadını her yerde izzetli olacak. 28 Şubat’ta MHP’nin de içinde olduğu koalisyon dönemlerinde üniversite kapılarında bekletilen bacılarımızın başörtülerini zorladılar. Başörtülü-başı açık, Şerife Bacı’nın torunları mecliste. Ama başörtüyü mecliste 'dışarı dışarı' diyenler mecliste değil. 28 Şubat zihniyetli Kılıçdaroğlu’na haddini bildirecek misiniz?” şeklinde konuştu.
“ONA BİR DAHA SELAHATTİN DEMİRTAŞ DEMEYECEĞİM”
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı da ağır bir dille eleştiren Başbakan Ahmet Davutoğlu, HDP’den aday olan emekli müftü Nimetullah Erdoğmuş’a da şöyle seslendi:
“Diyanet'i kaldıracağız diyen Demirtaş’a sesleniyorum. Ben ona bir daha Selahattin Demirtaş demeyeceğim. ‘Kudüs Yahudilerin kutsal mekanıdır’ dedi. Bizim için Selahattin Kudüs Fatihi Selahattin Eyyubi’dir. Şimdi çıkmış Diyanet'i kaldıracağı diyor. Yahu senin ne haddine, bir de emekli müftüyü aday yapıyor. Şimdi o müftüye sorma vaktidir. Müftü efendi ya ona dersini versin, ya da adaylıktan istifa etsin. Bir müftüye 'Kudüs Yahudilerin kutsal mekanıdır' diyen birinin arkasından yürümek yakışmaz. 'Kudüs Yahudilerindir' diyen birinin arkasından yürümenin hesabını nasıl vereceksin. Kudüs’ü, Mescid-i Aksa’yı bizim kaderimizle aynı görüyor musunuz? Mescid-i Aksa ebediyen Müslüman kalacak diyecek misiniz? Bu topraklarda yaşayan kimse Mescid-i Aksa İsrail’in diyemez.”
“7 HAZİRAN KADER SEÇİMİDİR”
7 Haziran Genel Seçimleri’nin önemine değinen Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kastamonu’da yapılan ve projeleri süren müjdeleri de şöyle sıraladı:
“7 Haziran sıradan bir seçim değil. Ya bu al bayrağı izzetle dalgalandıran AK Parti güçlü bir şekilde yola devam edecek. Dünyada adaletin temsilcisi olacak. Ya da Türkiye bunlarla kaosa sürüklenecek. 'Kudüs Yahudilerindir' diyenlerin bu ülkede iktidara gelmesine izin verir misiniz? Hem Kastamonu’nun, hem Türkiye’nin, hem Filistin’in ve dünyanın kader seçimidir. İnşallah Ilgaz Tüneli bu sene tamamlanacak. 5.5 kilometre çift tüp tünel olacak. Kılıçdaroğlu iyi duysun. Onlar tüp deyince ev tüpü kuyruğu sanır. Kastamonu-Çankırı yolu en kısa zamanda tünel ile birlikte tamamlanacak. Kastamonu’dan diğer illere giden bütün yollar, en iyi standartta ve en iyi şartta duble yol haline gelecek. Filyos Çayı üzerinde inşallah Araç Barajı Haziran ayında ihalesi tamamlanıp inşallah inşaatına başlanacak. Benden Kırık Barajı’nı talep etmiştiniz. Kırık Barajı içinde inşallah ihaleye çıkılacak ve proje aşaması yürütülüyor. İnebolu bizim için tarihe borçlu olduğumuz ilçemizdir. Batı Karadeniz’in tarihi, istiklal harbimizin direnç noktasından Ankara-İstanbul otobanına ulaşım sağlanacak. Tıp Fakültesi’nin hastane sorunu kesinlikle çözülecek. Kapalı spor salonunu söz vermiştim. En kısa zamanda yapılacak. 17 taşkın koruma tesisi 26 gölet yapılacak. Kastamonu’nun suyu ve toprağı bereketlenecek. Batı Karadeniz’in kalkınması için özel bir program, özel bir proje başlatacağız.”
Davutoğlu, mitingin ardından Kastamonu’dan Bartın’a hareket edecek.