Adli tıp rakamlarına göre uyuşturucudan 2014'te 497, 2015'te 590, 2016'da 920, 2017'de 941, 2018'de ise 491 kişinin hayatını kaybettiğini belirten Soylu, 2018 yılına ait rakamlara aralık ayının dahil olmadığını söyledi.
Soylu, dünyada ise söz konusu rakamların 180 binden 318 bine yükseldiğini belirterek, bunun nedeninin sentetik uyuşturucular olduğunu vurguladı.
Uyuşturucu ile mücadele konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı bulunduğunu hatırlatan Soylu, şunları kaydetti:
"Bizim toplumsal genetiğimiz ile oynamak istiyorlar. Uyuşturucu meselesi, toplumsal kodlarımızı, toplumsal genetiğimizi çözmek istiyor. Aile yapımız, inancımız, dinimiz, bayrağımız. Büyük bir mücadele ortaya konuldu. Bakın şimdi 491. Dikkat edin, özellikle 2019'da 20 bin operasyon, 30 bin gözaltı yaptık. Şu anda 57 binin üzerinde cezaevlerinde tutuklu var uyuşturucudan dolayı."
Yılbaşından itibaren ele geçirilen eroin miktarının 5 bin 74 kilogram olduğunu ifade eden Soylu, bu rakamın 2016 yılında ele geçen toplam eroin miktarı kadarı olduğunu söyledi. Soylu, yılbaşından bu yana Cumhuriyet tarihinin en büyük yakalamalarının yapıldığını belirterek bu tablonun caydırıcı olduğunu dile getirdi.
Ankara Emniyet Müdürlüğünün uyuşturucu satıcılarına yönelik projeli büyük bir operasyon gerçekleştirdiğini hatırlatan Soylu, 150 şüphelinin gözaltına alınarak bir çetenin çökertildiğini kaydetti. Operasyonda 3 bin 500 polisin katılımıyla 237'si ev, 7'si işyeri 1'i de depo olmak üzere 245 adrese baskın yapıldığı bilgisini paylaşan Soylu, sabah saatlerinde bir vatandaşın kendisine gönderdiği mesajda "15 Temmuz'da helikopter ve uçak seslerinden çok korkmuştuk, Allah razı olsun şu anda uyuşturucu operasyonları yapılıyor, korkmuyoruz, seviniyoruz." ifadelerini yazdığını söyledi.
Ankara'nın yanı sıra İstanbul ve İzmir'de yakın tarihlerde gerçekleştirilen operasyonlara ilişkin bilgileri de hatırlatan Soylu, "Coğrafyamızın dezavantajı da var, avantajı da var. Burası nasıl enerjide güvenli geçiş coğrafyası ise uyuşturucuda da bir geçiş coğrafyası, bir hedef coğrafya. Onun için biz rotaları saptırmalıyız. Kendi üzerimizin dışında başka yerle saptırmalıyız." diye konuştu.
Uyuşturucudan 2017 ve 2018 yıllarında ele geçirilen miktarın 10 milyar lira değerinde olduğunu söyleyen Soylu, doğal uyuşturucunun doğudan geldiğini ve terör örgütlerinin bundan "geçiş parası" aldığını söyledi.
Soylu, Avrupa'dan gelen sentetik uyuşturucunun yüzde 90'ının PKK'nın tekelinde olduğunu belirterek, "Avrupa uyuşturucu kartelinin yüzde 90'ı PKK'lıdır. Biz esas itibariyle hem çocuklarımızı koruyoruz hem de Avrupa'nın çocuklarını korumaya çalışıyoruz. Bir taraftan da terör örgütü PKK'ya ciddi bir darbe vuruyoruz. Kayyumlarla şah damarlarını kestik. Daha adam çıkartmamaya çalışıyoruz." dedi.
- Şehir güvenliği
Şehirlerin güvenliklerine ilişkin aldıkları önlemler ile yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgi veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2015'te şehir güvenliği konusunda silahlı saldırı olay sayısının 844, 2016'da 383, 2017'de 30 olduğunu, 2018'te bu rakamın 10'a düştüğünü söyledi. Soylu, söz konusu tablonun 2015 -2018 arası PKK/KCK'nın saldırılarını ortaya koyan analizler olduğunu belirterek, "844'ten 3 yılda 10'a düşmüş. Çatışma 104'ten 7'ye düşmüş. Mayın ve el yapımı patlayıcı ile yapılan saldırılar 622'den 41'e düşmüş. Sabotaj ve kundaklama 127'den 2'ye düşmüş. Adam kaçırma 41'den 0'a düşmüş. Türkiye içerisinde erzak temini bin 317'den 38'e düşmüş" diye konuştu.
Uyuma Projesi'nin çok önemli olduğunu ve yaygınlaşması gerektiğinin altını çizen Soylu, 24 bin olan indirme sayısının geçen gün yaptığı çağrının ardından 124 bine çıktığını söyledi. Soylu, vatandaşlara seslenerek yapılan bir ihbarın bir hayatı kurtarabileceğini dile getirdi.
"Bunlar cahil"
Soylu, uyuşturucu kullanım yaşı ve profiline ilişkin de bilgi verdi. 6 bin 143 kullanıcı ile yüz yüze yapılan anketin sonuçlarını paylaşan Soylu şunları kaydetti:
"Hep şöyle söylenir, 'Sahipsiz çocuklar uyuşturucu kullanır'... Hayır? (Kullananların) 67.7'si anne babası ile birlikte oturuyor. Anne babası arasındaki şiddet durumu, yüzde 44'ünde hiç bir şiddet söz konusu değil. Şu an bu konuda en çok dikkatli olması gerekenler ailelerdir. Hele düzenli, rutin aileler. 'Bende bir problem olmaz' diyen ailelerin bu konuda çok dikkatli olması gerekir. Tam tersi, annesiz, babasız yalnız büyümüş, elbetteki bir yere sapabilir gibi bir değerlendirme yanlış. Uyuşturucu kullanan 6 bin 143 kişi ile 2018'de yapmış olduğumuz yüz yüze mülakatlar sonucu elde ettiğimiz sonuçlar bunlar.
Birtakım kendini bilmezler, hiçbir ilmi verisi olmayanlar, (uyuşturucu kullanım yaşı) 14'e, 13'e, 12'ye düştü gibi.. Bu işin uluslararası literatüründen habersizler. Sürekli Türkiye'de bir tezvirat üretleye çalışıyorlar uzun yıllardan beri. Ne olursunuz bunların cahil olduğunu kabul edin. Bilimden, ilimden uzak olduğunu kabul edin. Bizim bilim yüksek kurulumuz var. Ayın zamanda bunlarla birlikte de ciddi bir şekilde çalışıyoruz. Başlama yaşı ortalama 20. En çok tekrarlanan yaşı da 18. Ortalama başlama yaşı niye 20 diyoruz? Uluslararası literatürde bunun ortalaması alınır. Ama esas itibariyle 18'den başlıyor uyuşturucu kullanımı ve bunu da sık tekrarlıyorlar.
İlk madde kullanımında medeni durumu bekarlar. Demek ki aileler çocuklarına bakacaklar. Bu kadar açık ve net. 86,7. Tütün alkol kullanımı? Önceden tütün ve alkol kullanıyor musun? Yüzde 86'sı tütün, yüzde 44'ü alkol kullanıyor. Neden başlıyorsun? Merak. Yüzde 33. Arkadaş ısrarı yüzde 23, özenme yüzde 14. Bunların hepsi ailelerimiz takip etmesi gereken meseleler. Devam etme nedenleri sorunları unutma, eğlence. İl kullanım yaşında başlama yüzde 31, 5 yıl sonra tekrarlanabiliyor yüzde 23. Yani bu sürekli gözetim ve kontrol altında olması gereken bir sonuç. Uyuşturucuyu nereden temin ediyor? Arkadaş, arkadaş çevresinden yüzde 71. Aileleri arkadaşlarına bakacaklar. Para ile satın alanlar yüzde 25, aile bireyleri ve akrabalardan biri verdi yüzde 1.1"
Uyuşturucu kullanan kişiler üzerinden yapılan anket sonuçlarına ilişkin veriler arasında 'sokak satıcısından aldım' diyen kişi oranının yüzde 86.8 olduğunu belirten Soylu, söz konusu kişilerden yüzde 40,8'inin uyuşturucuyu kendi evinde, yüzde 24'ünün metruk binalarda kullandığını kaydetti.
Bonzai
Bonzai tehlikesinin devam edip etmediği şeklindeki bir soru üzerine ise Soylu, yakın geçmişte 260 ton Bonzai üretebilecek madde ele geçirdiklerini hatırlatarak, tehlikenin sürdüğünü söyledi. Bonzai'nin Avrupa'da laboratuarlarda üretildiğini ifade eden Soylu, "Artık sokaklarda her gün gördüğümüz manzaraları çok seyrek ve görmemeye başladık. Sebebi şu, özellikle Bonzai konusunda ciddi operasyonlar gerçekleştiriyoruz. Çünkü Bonzai öldürücü, hem de ucuz." diye konuştu.
Mücadelelerinin temelinde arzı kesmek olduğunu dile getiren Soylu, ondan sonrası için daha büyük mücadele yapılması gerektiğini, valilerin bu konuda ciddi adımlar attığını söyledi.
Soylu, Yunanistan ve Bulgaristan sınırında uluslararası operasyonlar yaptıklarını belirterek, uyuşturucu ve terör konularında uluslararası alanda ciddi iş birlikleri olduğunu kaydetti.