gphaber

Taraf yazarından oldukça ilginç Süleyman Soylu-Numan Kurtulmuş analizi

GÜNCEL

Soru: Sevgili Sivilay Abla, geçtiğimiz günlerde iki parti genel başkanı AK Parti’ye katıldı. Kahraman bakkal süper markete karşı nostaljisi piyasada da siyasette de tutmadı. Süper market, mahalledeki kahraman bakkalları bir bir bünyesine katıyor. Mevcut iki örnekten yola çıkarak mahallenin diğer bakkallarına ne önerirsiniz? (Rumuz: Bakkal çırağı)

Soru: Sevgili Sivilay Abla, geçtiğimiz günlerde iki parti genel başkanı AK Parti’ye katıldı. Kahraman bakkal süper markete karşı nostaljisi piyasada da siyasette de tutmadı. Süper market, mahalledeki kahraman bakkalları bir bir bünyesine katıyor. Mevcut iki örnekten yola çıkarak mahallenin diğer bakkallarına ne önerirsiniz? (Rumuz: Bakkal çırağı)


Cevap:
 Sevgili Bakkal çırağı, ben mevcut iki örneği kıyaslayayım, bakkallar kendi derslerini kendileri çıkarsın.

Dediğin gibi iki parti genel başkanı art arda AK Parti’ye katıldı. Bunlardan biri Süleyman Soylu, diğeri Numan Kurtulmuş’tu.


Süleyman Soylu
; Türkiye’nin en eski ikinci ve merkez sağ damarının birinci partisi olan Demokrat Parti’nin başkanlığını yapmıştı.


Numan Kurtulmuş
; Saadet Partisi’nin bir iftar programında parti gençlik kollarının fırlattığı çatal bıçaklardan kaçanların kurduğu HAS Parti’nin genel başkanıydı.


Süleyman Soylu
; itibarı yerle bir olmuş, kimsenin hayat hakkı tanımadığı, parası pulu kalmamış bir partiye genel başkan oldu ve bu hâlde aldığı partiyle katıldığı son seçimlerde yüzde 4,5 oy almayı başardı.


Numan Kurtulmuş
; entelektüel camianın yelkenlerini rüzgârla doldurduğu, AK Parti’den tüy koparacağı düşüncesiyle o gün için henüz tımarlı sipahilere katılmamış merkez medyanın desteklediği bir partinin genel başkanı olarak katıldığı son seçimlerden yüzde 0,8 oy aldı.


Süleyman Soylu
; seçim için vaat ettiği oy oranının yüzde 0,5 altında kaldığı için kendi iradesiyle genel başkanlıktan istifa etti.


Numan Kurtulmuş
; bu parti tutmadı diye genel başkanlıktan vazgeçti.


Süleyman Soylu
; katılım törenine üstü toz kaplamış gibi gözüken aşırı iddiasız koyu füme gibi bir takım elbise ve içine de aynı renkte düz bir kravat ile gitti.


Numan Kurtulmuş
; parlak petrol mavisi bir takım elbise ve desenli mavi kravatı ile şıklıkta Tayyip Erdoğan’ı gölgede bıraktı. Aslında ikisi de kıyafet seçimi işine çalışmıştı. Elbiseler arasındaki fark; anlayış, kendini konumlandırma ve gelecek beklentilerindeki farklılıktan kaynaklanıyordu.


Süleyman Soylu
; yedi dakika 56 saniye konuştu. Başbakan’ın konuşmasının üzerine konuştuğu için konuşmasını maksimum kısalıkta tuttu. Konuşmasının en vurucu cümlesi “evime geldim” oldu. Başbakan’a bu ülkenin savrulan çocuklarını çağırdığı için teşekkür etti.


Numan Kurtulmuş
; nerdeyse Başbakan kadar uzun, 29 dakika 58 saniyelik bir konuşma yaptı. Konuşmasının vurucu sözü iki partinin birleşmesinden doğacak sinerjiyi müjdelediği andı. (Matematiği kuvvetli iki arkadaş yüzde 50 oy ile yüzde 0,8 oyun birleşmesinden doğacak sinerjiyi bir ara hesaplayıp bana bildirsin, olur mu? Acelesi yok. Nasıl olsa sonucunu merak etmiyorum.)


Süleyman Soylu
; konuşmasında kendisinden söz ederken hiç bir sıfat tanımlaması yapmadı.


Numan Kurtulmuş
; kendisine “Sayın Başkan” olarak seslenilmesine devam edilmesini istediğini açıkça belli etti. Bakınız: “Sayın Başkan! Cizre’de bir görev var” deyin bana oraya koşayım.


Süleyman Soylu
’nun katılım töreninde Emine Erdoğan yoktu. Süleyman Soylu da hâliyle eşsiz geldi.


Numan Kurtulmuş
’un katılım töreninde de Emine Erdoğan yoktu. Ancak Kurtulmuş törene eşiyle birlikte gelmişti.

Sonuç; Süleyman Soylu’nun konuşması salondan güzel alkış aldı. Numan Kurtulmuş’un konuşması alkışlarla defalarca kesildi. Hızını alamayanlar ayağa kalkıp alkışladı. Ancak internetten izlediğim kayıtlardan Başbakan’ın kimi, nasıl, ne kadar alkışladığını göremedim.

***

Toplumsal Onarım ve Siyasal Rehabilitasyon

Anabilim Dalı Başkanı, Ruh ve Sivil

Hastalıkları Mütehassısı

sivilayabla@gmail.com

Taraf gazetesi

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.