Eşinin başarısının kendisi için en önemli mutluluk kaynaklarından bir tanesi olduğunu belirten Yolanthe, “Ben hayatımızı nasıl yaşayacağımız açısından Sneijder’in kariyerini ilk sıraya koydum. Onun tercihlerine saygılıyım ve İstanbul’a gelirken de kendisine destek oldum. Ben de buraya isteyerek geldim. Tanrı biliyor ki benim için ilk sırada hep Wesley gelir” şeklinde konuştu.
Yolanthe, “İnsanlar beni, büyük bir kulüpte oynayan futbolcu eşiyle birlikte yurt dışında yaşayan, hep güzel rollerde oynayan, saçları hep iyi olan ve işleri hep yolunda giden biri olarak düşünüyorlar. Oysa biz hala halktan insanlarız ve uğraşmamız gereken hayatın sıradan sorunları var” diye konuştu.
İstanbul’da kilise ziyareti Osmanlı zamanını anlatan dizi
Türkiye’de çalışma hayatına yavaş yavaş girmeye başladığını da söyleyen Galatasaraylıların yengesi şöyle devam etti: “Sonuçta futbolculuğun belli bir ömrü var. Bir yaşa kadar çalışabiliyorsunuz. Bu yüzden eşimin kariyeri benim için önceliklidir. Ancak tabi ben de boş durmuyorum. Türkiye’de uğraştığım işler var. Dizilerde de oynamak istiyorum. Örneğin Osmanlı zamanını anlatan bir dizi var (Muhteşem Yüzyıl). Orada oynamayı isterim. Ama bunlar için öncelikle dilimi geliştirmem gerekiyor.
Özel Türkçe dersleri alıyorum ama gerçekten kolay değil. Wesley de yavaş yavaş öğreniyor. Yeni bir kelime ya da bir cümle öğrendiğinde bunu sonra bütün gün tekrar ediyor. Dil konusunda benden daha yetenekli olduğunu itiraf etmem gerekir. Bu konuda doğal bir yeteneği var. İspanya ve İtalya’dayken de o ülke dillerini hemen öğrenmişti.”
Yeni yılda çocuk sahibi olmak istediğini de dile getiren Yolanthe Cabau, “İtalya’da yaşadığımız dönemde Wesley ile her Pazar kiliseye giderdik. İstanbul’da da kiliseler var. Burda düzenli bir şekilde olmasa da ara ara birlikte kiliseye gidiyoruz” ifadelerini kullandı.
Milliyet