gphaber

Başbakan: Yolsuzluğa karışırsa onu evlatlıktan reddederim

SİYASET

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İmam Hatip liselerinin 100. yıldönümü etkinliğinde konuştu.

 Başbakan Erdoğan, İmam Hatip Liselerinin 100. Yıl Kuruluş Yıldönümü dolayısıyla Burhan Felek Spor Salonu'nda düzenlenen "100 yıllık hikaye İmam Hatip" etkinliğinde konuştu.
Erdoğan, "Son zamanlarda evlatlarımla ilgili olarak ana muhalefetin yapmış olduğu çamur atma propagandaları, şunu çok açık net söylüyorum. Benim evlatlarımdan bir tanesi böyle bir yolsuzluğa karışsın, bir saniye yanımda tutmam, evlatlıktan reddederim." dedi.

İşte konuşmasından satır başları:
Tüm imam hatip gönüllülerine teşekkür ediyorum, rabbim onlardan razı olsun. mekanları cennet olsun. Fahri Kainat efendimiz, Hazreti Peygamberimiz buyuruyor ki “İnsanoğlu öldüğü zaman amel defteri kapanır. Yalnız üç kişinin amel defteri açık kalır. Ve sevap yazılmaya devam eder. Sadaka-i cariye verenlerin, hayırlı bir evlat yetiştirenlerin faydalı ilim bırakanların amel defterleri kapanmaz. Öldükten sonra da sevap yazılır”

"İMAM HATİPLİLER ÇOK ZULÜM GÖRDÜ"
İnanıyorum ki imam hatiplerden yetişen dürüst ahlaklı salih, onların kabirleri inşallah nur ile dolacak. Elbette bu anlamı merasimde, katsayı zulmüne son veren böylece imam hatip okullarının kapısındaki kilidi söküp atan yol arkadaşlarımı özellikle tebrik ediyorum. sizlere layık olabildiğimiz için mutluyum. Üniversitelerde başörtüsü zulmünün sona ermesi için mücadele eden yol arkadaşlarımı gönülden tebrik ediyorum. kamuda başörtülü çalışmayı tesis edenlere yürekten teşekkür ediyorum. 30 Mart 2012 tarihinde kod numarası olarak 444 diyorum. Yani 4+4+4 düzenlemesini yasalaştırarak, imam hatipler üzerindeki kara bulutları dağıtan milletin evlatları üzerindeki baskıya son veren Ak Parti grubuna, hükümetimize, TBMM’ye, sayın Cumhurbaşkanımıza da buradan şükranlarımı ifade ediyorum.
Şunu asla unutmayın sevgili kardeşlerim, o alemlere rahmet olarak gönderilmiş bir peygamberdi, o yaradanın habibim diye seslendiği efendilerin efendisiydi, o hatemül en biya idi. O son peygamberdi. O Miraç’ta peygamberlere namaz kıldıran imamdı. Onu ve ashabını aç bıraktılar. İşkencelerden geçirdiler. Dışladılar, toplumun dışına ittiler. Dayanamadı, o çok sevdiği Mekke’yi, evini yurdunu terk etmek zorunda kaldı. Sığındığı bir manada, yol arkadaşı, onun hüzünlendiğini görünce şu ifadeler döküldü “Korkma, çekinme, hüzünlenme. Allah bizimle beraberdir” dedi.

"SİNSİ BİR VİRÜS GİBİ... "
O sabır ve tahammül Hazreti peygamber ve yol arkadaşlarına, Mekke’nin fethini zaferi nasip etti. İşte imam hatiplerin, imam hatip mensuplarının da yolu budur. Biliyorum çok zulme uğradınız, ama hiçbir zaman ümitsizliğe kapılmadık. Merhametlilerin en merhametlisinden ümidimizi asla kesmedik. Kaderin üstünde mutlaka bir kader vardır dedik. hiçbir şey yapamadığımız zamanlarda seccadelerimize sığındık. Biz sabırsızlardan olmadık. Tahammülsüzlerden olmadık. Bütün tahriklere rağmen, eline silah alanlardan olmadık. Yerin üstü varken, siyaset varken, yerin altını tercih edenlerden, sinsi bir virüs gibi bünyeyi işgal etmeye çalışanlardan olmadık. 
"BU ÜLKENİN SAHİPLERİYİZ"
Milletimizle bağımızı irtibatımızı hiçbir zaman koparmadık. Üstad “Öz yurdunda garipsin öz vatanında parya” Üstad necip fazıl’ın dilimizden hiç düşmeyen bu anlamlı dizesinden, garip yada parya kelimelerini değil, öz yurt ve öz vatan kelimelerini öne çıkaracağız. Burası bizim öz yurdumuzdur, öz vatanımızdır, biz bu milletin fertleriyiz, ta kendisiyiz. Biz bu aziz şehitlerin torunlarıyız. 76 milyon biz hep birlikte bu ülkenin sahipleriyiz.
Şunu herkesin bilmesini istiyorum. Bizim mücadelemiz hak mücadelesidir. Adalet mücadelesi, hukuk mücadelesi. Bizim mücadelemiz milletin değerlerini yüceltme, yaşatma mücadelesidir. Bizim mücadelemiz türkiye mücadelesi, yeni Türkiye, büyük Türkiye mücadelesidir. Gayri meşru yollarla haktan kopamayız. Şahsi hırsları, güç ve iktidar gözü dönmüşlüğünü öne çıkarıp, sıraat-ı müstakimden sapamayız. Menzile ulaşmak için her yöntemi mubah göremeyiz.

"EDEP TANIMAYAN HİÇBİR MÜCADELE MENZİLE ULAŞAMAZ"
Bize gelen emir son derece açıktır. Emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Ancak doğru olursan kazanırsın. Ancak dik durursan başarırsın. Rüzgara göre eğilen yön değiştiren, ilke tanımayan çizgi tanımayan ahlak ve edep tanımayan hiçbir mücadele zafer kazanamaz. Başarı sağlayamaz. Menzile ulaşamaz. İşte biz böyle bir mücadelenin içinden geliyoruz.
"MEŞRU ZEMİNDEN AYRILMAYACAĞIZ"
Şunu unutmayın, hak mücadelesini yeni Türkiye mücadelesini imam hatip okulları mücadelesini işte böyle meşru ilkeli bir zeminde verdik veriyoruz. Bu zeminden hiç ayrılmayacağız. Milletten ve milletin öz değerlerinden asla uzaklaşmayacağız. Şunu da özellikle bilmenizi istiyorum. Endülüs’ün saraylarında bir hüküm dikkatinizi çeker. “Allah’tan başka zafer sahibi yoktur” onun için ben bugün buradan, bu kapalı spor salonunda, sizlerin huzurunda ,sizlerle birlikte, canlı yayın yapan tüm televizyon kanallarından milletime ve dünyaya sesleniyorum.
"MÜSLÜMAN MÜSLÜMAN’A TUZAK KURAMAZ"
Kardeşlerim şunu unutmayınız. Hangi makamda olursak olalım. Kibri gururu yanımıza yaklaştırmadık ve yaklaştırmayacağız. Ve şunu unutmayacağız. Müslüman o kimsedir ki, onun dilinden ve elinden tüm Müslümanlar emindir, salimdir. Müslüman Müslümana tuzak kuramaz. Bırakın, başka insanlara da tuzak kuramaz.
"TBMM BAŞKANI'NIN DA HATASI VARDIR"
Ben buradan bir şeyi hatırlatmak istiyorum. Bizler özellikle Müslümanlar olarak, ubudiyet anlayışımızı gözden geçirmek zorundayız. Biz Allah’tan başka mabud tanımıyoruz. Bunu bileceğiz. Faniler bize mabud olamaz. Cumhurbalşkanı’nın da hatası vardır, Tayyip Erdoğan’ın da hatası vardır, TBMM Başkanı’nın da hatası vardır. Bunları bileceğiz göreceğiz. Hiçbir insan sorgulanamaz değildir. Hepimizin sorgulanabileceğimizi bilmemiz lazım. Onun için kendimizi gözden geçirmeye mecburuz.

"ELHAMDÜLİLLAH ÇOCUKLARIM İMAM HATİPTE OKUDU"
Sevgili muhterem hocamız Bekir Topaloğlu’nun bir hatırası var ki anlamlı 1955 yılında İstanbul’da, ben orada hazırlık kursa gittim. Bir gün matematik öğretmeni öğrencileri topluyor diyor ki “çocuklar öğretmenler kurulu olarak toplandık. Sizleri tebrik etmeye karar verdik. Şu okul bahçesinin dışından, bahçeye sarkan meyve ağaçlarına günlerdir el süremediniz. Bir tanesini bile koparmadınız. Her gün altında oynadığınız halde o ağaçtaki elmalara dokunmadınız. Sizi bunun için tebrik ediyoruz diyor.” Bu gururu bu şerefi inşallah son nefese kadar onurla taşıyacağım. Yetmez dört çocuğum da elhamdülillah imam hatipte okudular, oradan mezun oldular. İkisi Kartal, ikisi Kadıköy olmak üzere. Ben onlardan razıyım, rabbim de razı olsun inşallah.
"EVLATLIKTAN REDDEDERİM"
Harama el uzatanlardan olmadık, ama yetmez harama el uzatılmasına da müsaade etmeyiz.
Son zamanlarda evlatlarımla ilgili olarak çamur atma propagandaları, benim evlatlarımdan bir tanesi böyle bir yolsuzluğa karşısın evlatlıktan redderim, yanımda tutmam bu kadar açık konuşuyorum. Kalkıp evlatlarımın sosyal faaliyetleri üzerinden mensubu oldukları çalışmalardan rahatsız olan ana muhalefet lideri önce aynaya baksın. Bunların geçmişi karanlık. 

“ANANAS CUMHURİYETİ KURALIM DEMEDİLER”
Yolsuzluk konusunda ortaya atılan bu çamura karşı ben birkaç rakam vereceğim sana. Türkiye'nin milli geliri 230 milyar dolardı. 10 yılda biz bu rakamı 800 milyar doların üzerine çıkardık. Yolsuzlkların olduğu bir iktidar bunu yapabilir mi? IMF'ye biz geldiğimiz zaman 23.5 milyar dolar borç vardır, biz bunu sıfırladık. Merkez bankamızın döviz rezervi 27.5 milyar dolardı, şimdi 130 milyar doları yakaladı. Yolsuzluk yapan bir iktidar bunları yapabilir miydi? Şimdi 3. Köprü yapılıyor, kuleler 160 metreye yükseldi. Bundan rahatsız oluyorlar. İstanbul'un sorunu trafik, Marmaray bunları rahatsız etti. Marmaray 153 yıllık rüya. Çift katlı tüp geçit yapıyoruz, 2015'te de onu açacağız inşallah. Bunlar bundan rahatsız oluyor. İmam hatip nesli olarak çok daha fazlasını yapacağız, çünkü biz Fatih'in torunlarıyız. Fatih gemileri karadan yürüttü, biz de araçları denizin altından yürütüyoruz.

İmam hatipleri yaşatanlar iktidar para şöhret peşinde olmadılar, örgüt kuralım demediler. Paralel devlet kuralım, saadet zinciri oluşturalım demediler. Hükümetler kurup hükümetler yıkalım, istediğimiz düşürelim demediler. Uluslarası şebekelere maşa olmadılar. Ananas cumhuriyeti kuralım demediler. Onlar imam hatip okulları ayakta dursun istediler.

Hürriyet
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.