gphaber

"Erbakan, Türkiye'ye Yeni bir Siyaset Modeli Getirmiştir"

SİYASET

Saadet Partisi Genel Başkanı ve E.Başbakan Prof.Dr.Necmettin Erbakan'ın vefatı ile ilgili olarak STV Haber'de bir değerlendirme yapan DP E.Gn.Bşk. Süleyman Soylu, Erbakan'ın Türk Siyaset hayatına yeni ve farklı bir model getirdiğini söyledi.

Saadet Partisi Genel Başkanı ve E.Başbakan Prof.Dr.Necmettin Erbakan'ın vefatı ile ilgili olarak STV Haber'de bir değerlendirme yapan DP E.Gn.Bşk. Süleyman Soylu, Erbakan'ın Türk Siyaset hayatına yeni ve farklı bir model getirdiğini söyledi.

Öncelikle milletimizin başı sağolsun, Saadet Partisi camiasının başı sagolsun.

Ben rahmetli Erbakan’ı, Türkiye’ye getirdiği bir siyaset modeliyle değerlendirmek isterim.
Rahmetli Erbakan Türkiye’ye yeni bir siyaset modeli taşımış ve getirmiştir. Ben de yıllarca siyaseti ilçede, ilde, mahallede, gençlik kollarında yapan bir kişi olarak Erbakan’ın başarılı siyaset modeline hep imrenmişimdir. Bir kuyumcu gibi, bir altını işlemesini gibi hem örgüt modelini işlemiştir, hem de Türkiye’ye aslında siyasetin nasıl yapılacağını, nasıl bir incelikle yapılacağını öğretmiştir.

Türkiye, “Ev Temsilcisi” ‘ni rahmetli Erbakan’dan öğrendi. “Sokak Temsilcisi”’ni rahmetli Erbakan’dan öğrendi. “Mahalle Temsilcisi’ni” ‘ni rahmetli Erbakan’dan öğrendi. Demokrat Parti döneminden sonra –ki orada ocak, bucak temsilcileri vardı- ilk kez bir şekilde Türkiye’de Siyasal İslâm’ı temsil ettiği algısıyla siyaset yapan rahmetli Erbakan, aslında düzen karşıtı bir adamdı. Düzen karşıtı olmasına rağmen büyük bir incelik ve ustalıkla kendi tabanını iktidara taşımış ve Türkiye’de bizim aylardan beri, yıllardan beri söylediğimiz o vesayet sistemine karşı da hem de her türlü oyununa karşı da büyük bir mücadele sergilemiştir.

Dikkat edin, yurtdışıyla ilişkiler kurdu. Kendisine orada da ciddi ve çok önemli, hem maddi hem de manevi destekler sağlamaya çalıştı. Almanya’dan, Avrupa’nın çeşitli noktalarından insanlar seçim zamanı Türkiye’ye geldiler, Erbakan’a olan bağlılıkları dolayısıyla. Böyle birşeyi ilk kez gördü Türk Siyaseti. Bana göre bütün siyasi partilerin örnek almaya çalıştığı bir modeldi bu. Benim hatıralarımda şu sahne vardır: Seçim günü, okul önlerine gittiğimizde, orada ilk kez rahmetli Erbakan’ın koordine ettiği seçimlerde biz bilgisayarlarla karşılaştık. Yani bir taraftan millete yönelik olarak ciddi bir örgütlenme organizasyonu vardı, diğer taraftan da teknolojiyi en üst düzeyde kullanabilme yeteneği söz konusuydu.

Yine Erbakan bir model daha geliştirdi Türkiye’de. 1991’de oluşturduğu “Kutsal İttifak”, aslında Türkiye’de bugün %60’lar üzerindeki bir oy oranına ulaştı. Yani Türkiye’de üçünün toplamı %10 yapmayan siyasi partiler, toplam olarak yüzde 16’yı aşan bir oya ulaştılar ve o günden itibaren Türkiye’nin siyasi yapısını değiştirdiler. Türkiye’de ötekilenen dindarları merkeze getirebilmek için büyük bir mücadele ortaya koydu.

Yine Erbakan, eleştirdiğimiz yanları olabilir ama belediyecilik hayatına, Türkiye’deki yerel yönetim hayatına çok önemli katkılarda bulundu. Ve o, yerel yönetim hayatında ciddi bir farklılık ve model getirmiştir. Biliriz ki merkez sağ ANAP hariç, AP ve DYP yerel yönetimlerde çok kuvvetli değildi. Rahmetli Erbakan o alanın boş olduğunu gördü ve o alanda ciddi bir atak ortaya koydu. Yani Ankara Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, hepsi rahmetli Erbakan zamanında alındı ama onun ötesinde, bu başarıyı, yıllarca kendisini sindirmeye çalışan, yoketmeye çalışan ve kendisinin siyasi hayatını minimize etmeye çalışan bir sisteme karşı gerçekleştirdi ve başardı.

Bugün bakıyoruz ki Erbakan okulundan yetişen, kendisini aşmaya çalışan, kendisini aşmak için gayret gösteren, Türkiye ve Dünyayı iyi anlamaya çalışan liderler var. Ben bunu çok önemsiyorum. Türkiye’nin üreten ve sürekli ileriye bakmaya çalışan, İslâm Dünyası ile Türkiye’yi bütünleştirmeye çalışan, sabit kalmayan ama Türkiye’nin siyasi hayatında da çok önemli katkılarda bulunan, ufuk açan, zihin açan, ezber bozan bir lideri Türkiye kaybetti. Cumhuriyet tarihinin önemli insanlarından bir tanesiydi. Kıbrıs meselesiyle de 28 Şubat’ta karşı karşıya kaldığı haksızlıkla da, daha sonraki dönemlerde de sürekli linç harekatıyla karşı karşıya kalmasına rağmen bu mücadeleyi devam ettiren güçlü bir kişilik, güçlü bir liderlik ve inançlı bir liderlik hayata veda etmiştir. Allah Rahmet eylesin, mekânı cennet olsun. Ailesine ve Saadet Partisi camiasına yeniden başsağlığı diliyorum.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.