Son günlerde televizyonlarda, bazı yaptıklarımıza yönelik ilanları izliyorsunuz değil mi? Nerede neler yaptık. İnşallah Burdur’da da neler yapıldığını görüyorsunuz. Bucak’ın salebini içiyorum. Misafirlerime hep ikram ediyorum. Dünyaya tanıtıyorum. Türkiye’yi yoksullaştırmak istiyorlar. Ah benim kardeşlerim. İsteseler de istemeseler de Yavuz Sultan Selim köprüsünün 250 metrelik kuleleri bitmek üzere. Bu köprüde 4 gidiş 4 geliş var. Ortasından da tren.
“SİLUETİ TAKIM ELBİSE ZANNEDER”
Haliç’te yeni köprüyü açtık. Geçen günü bir de baktım. CHP’nin adayı çıkmış eski köprünün üzerinden onu gösteriyor, sorsanız ona siluet nedir anlamaz ha. Zanneder ki bir takım elbise. anlamaz, anlamaz. Türkiye bunların hayatında eser yok. Bunlarda laf var iftira var. Çünkü genel müdür de müfteri. Nasıl müfteri? parlamentoda hukuk tanımaksızın, o montaj bütün o eserlerle oralardan rant elde etmeye çalışıyor.
“O PARALARLA SUCUK PARTİSİ DÜZENLEDİ”
2011 seçimleri öncesinde ÖSYM’de torpil yapıldı dedi, belge var elimde dedi. Belgeyi açıkla dedik. kendisine sahte mail gelmiş. Sahte maille Türkiye’yi ayağa kaldırmak istedi. O günden sonra da o genel müdürün eline böyle sahte belgeler tutuşturdular. Kayseri büyükşehir belediyemizle ilgili bir belge eline verdiler. Hemen bir saat sonra bunun sahte asılsız olduğunu belgeyle bize gönderdiler. CHP genel müdürünün bir kez daha tuzağa düşürüldüğünü gördük. Büyükşehir belediye başkanımız, bu genel müdürden baya para kazandı. Kazandığı paralarla Kayseri’de vatandaşlara sucuk partisi düzenledi.
“BEN DE BAYA PARA OLUŞTU”
Ben de kazandım ha, bende de baya para oluştu. Ben de düşünüyorum. Ankara’da Kızılay meydanında mı yapsak, bazı vakıflara mı kazandıklarımı göndersek diye, onun hesabını yapıyorum. Baya ciddi bütün bu mahkemelerden aldığımız rakamların boyutu yüksek. Bu iftiralarla ilgili de arka arkaya mahkemelerde dava açılacak. Yasaların içerisinde bu bir defa ayağa kalkamayacak. Bunların hiçbirinden ders almadık. Şimdi de okyanus ötesinden CHP’nin hocası, bu genel müdürün eline bir montaj ses kaydı verdi. evet. Önceki rezaletlerden ders almaya genel müdür, şimdi de bu montajla işi idare etmeye çalışıyor. Çünkü bu senaryoda hocası bu görevi verdi. sen belge sallayacaksın dedi. Biz buradan montaj yapacağız, sen gideceksin meydanlarda bizim montajlarımı anlatacaksın dedi.
“EY HOCA HOCA…”
Ey hoca, ey hoca, eğer bir yanlışın yoksa, Pensilvanya’da durma. Senin vatanın Türkiye’yse, vatanına gel. Siyaset yapacaksan çık meydanlara siyaset yap. Ama bu ülkeyi karıştırma, bu ülkenin huzurunu bozma. Bir çok provokatif eylemlerin içerisinde bulunma. Şimdi hocayla CHP genel müdürü, el ele kol kola Türkiye’yi kaosa sürüklemenin gayretindeler. “EVET ÖVÜYORDUM AMA…” Sen Türkçe olimpiyatlarında hocamızı övüyordun diyorlar. Evet övüyordum doğru. Biz samimi davrandık, bu tür şeyler görmedik. Biz ülkenin birliğine saldırı olduğu zaman aynı tavrı devam ettirebilir miyiz?
“SİLUETİ TAKIM ELBİSE ZANNEDER”
Haliç’te yeni köprüyü açtık. Geçen günü bir de baktım. CHP’nin adayı çıkmış eski köprünün üzerinden onu gösteriyor, sorsanız ona siluet nedir anlamaz ha. Zanneder ki bir takım elbise. anlamaz, anlamaz. Türkiye bunların hayatında eser yok. Bunlarda laf var iftira var. Çünkü genel müdür de müfteri. Nasıl müfteri? parlamentoda hukuk tanımaksızın, o montaj bütün o eserlerle oralardan rant elde etmeye çalışıyor.
“O PARALARLA SUCUK PARTİSİ DÜZENLEDİ”
2011 seçimleri öncesinde ÖSYM’de torpil yapıldı dedi, belge var elimde dedi. Belgeyi açıkla dedik. kendisine sahte mail gelmiş. Sahte maille Türkiye’yi ayağa kaldırmak istedi. O günden sonra da o genel müdürün eline böyle sahte belgeler tutuşturdular. Kayseri büyükşehir belediyemizle ilgili bir belge eline verdiler. Hemen bir saat sonra bunun sahte asılsız olduğunu belgeyle bize gönderdiler. CHP genel müdürünün bir kez daha tuzağa düşürüldüğünü gördük. Büyükşehir belediye başkanımız, bu genel müdürden baya para kazandı. Kazandığı paralarla Kayseri’de vatandaşlara sucuk partisi düzenledi.
“BEN DE BAYA PARA OLUŞTU”
Ben de kazandım ha, bende de baya para oluştu. Ben de düşünüyorum. Ankara’da Kızılay meydanında mı yapsak, bazı vakıflara mı kazandıklarımı göndersek diye, onun hesabını yapıyorum. Baya ciddi bütün bu mahkemelerden aldığımız rakamların boyutu yüksek. Bu iftiralarla ilgili de arka arkaya mahkemelerde dava açılacak. Yasaların içerisinde bu bir defa ayağa kalkamayacak. Bunların hiçbirinden ders almadık. Şimdi de okyanus ötesinden CHP’nin hocası, bu genel müdürün eline bir montaj ses kaydı verdi. evet. Önceki rezaletlerden ders almaya genel müdür, şimdi de bu montajla işi idare etmeye çalışıyor. Çünkü bu senaryoda hocası bu görevi verdi. sen belge sallayacaksın dedi. Biz buradan montaj yapacağız, sen gideceksin meydanlarda bizim montajlarımı anlatacaksın dedi.
“EY HOCA HOCA…”
Ey hoca, ey hoca, eğer bir yanlışın yoksa, Pensilvanya’da durma. Senin vatanın Türkiye’yse, vatanına gel. Siyaset yapacaksan çık meydanlara siyaset yap. Ama bu ülkeyi karıştırma, bu ülkenin huzurunu bozma. Bir çok provokatif eylemlerin içerisinde bulunma. Şimdi hocayla CHP genel müdürü, el ele kol kola Türkiye’yi kaosa sürüklemenin gayretindeler. “EVET ÖVÜYORDUM AMA…” Sen Türkçe olimpiyatlarında hocamızı övüyordun diyorlar. Evet övüyordum doğru. Biz samimi davrandık, bu tür şeyler görmedik. Biz ülkenin birliğine saldırı olduğu zaman aynı tavrı devam ettirebilir miyiz?