gphaber

Erdoğan: İsrail özür diler CHP özür dilemez

SİYASET

Başbakan Erdoğan, İsrail'in özür dilemesiyle, Filistinli şehitlerin kanının yerde kalmadığını söyledi. CHP'nin süreçteki tavrını da eleştiren Erdoğan, "Bunlardan özür beklemeyin. İsrail özür diledi ama CHP özür dilemez" dedi.

 Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında partililere seslendi. İsrail ile Mavi Marmara sonrası yaşanan sürece değinen Erdoğan, CHP'nin bu süreçte her zaman İsrail'den yana tavır aldığını belirterek, "İsrail'e sözcülük yaptılar mahcup oldular. Şimdi de Suriye'ye sözcülük yapıyorlar göreceksiniz yine mahcup olacaklar." dedi. Erdoğan ayrıca, kendisinin Dersim olayıyla ilgili özür dilediğini ancak CHP liderinin bu konuda tek kelime sarf etmediğini hatırlatarak, "İsrail özür diledi ama CHP özür dilemez" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
Osmanlı'nın başkentleri birleşecek

Türk dünyası kültür başkenti Eskişehir yüksek hızlı tren hatlarıyla başkentlerimiz birbirine yakınlaşmış oldu. İnşallah yıl sonuna doğru, 29 Ekim'de Marmara'yla birlikte Eskişehir - İstanbul YHT hattını alacağız.

Hacı Bayram Veli diyarından, Mevlana diyarına; Mevlana diyarından, Yunus diyarına bir üçgen sağlanmış oluyor.

Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti oldu. Eskişehirli kardeşlerimize hayırlı olmasını diliyorum.

Mavi Marmara gemisi, Gazzelilere yardım için yola çıktı. Fakat bu gemide 36 farklı ülkeden insan vardı. Bu yardım gemisi Akdeniz'de, uluslararası sularda, İsrail tarafından saldırıya uğradı ve bu gemide 9 kişi şehit oldu. Bu olaylar yaşandığında biz, kalabalık bir heyetle Şili'deydik. Temaslarımızı derhal keserek Türkiye'ye döndük. İncelemelerimizi yaptık. Danışmanım Nabi Beyi görevlendirdik. Daha sonra hastalarımızı aldık getirdik ve süreç başladı. Mavi Marmara'ya yapılan saldırının ardından bunun da unutulacağını zannediyorlardı. Yaptığı tüm hukuksuzlar gibi belki bunun da üstünün örtüleceğini zannediyorlardı. AK Parti hükümeti karşısında bu katliam karşısında susmadık.

Üç şartta ısrar ettik
Birçok devlet başkanı bir araya geldi. Bizler, "üç şart bir araya gelmeden, ilişkiler normalleşmez" dedik.

(Özür, tazminat, Filistin'e ambargonun kaldırılması.)

Özür kelimesinin yerine, ısrarla üzüntüyü kullandılar. "Tazminatı kabul edelim ama diğer ikisi olmasın" dediler, kesinlikle olmaz. Onlardan da vazgeçmedik.

ABD Başkanı Obama ve Dışişleri Bakanı Kerry ile de bu konuyu detaylarıyla görüştük.
Önümüze yine metin geldi ama biz onu da kabul etmedik. Biz bu görüşmede sadece şehitlerimizin değil, Filistinli kardeşlerimizin hakkını da bir kenara koyamayız.

İsrail'den ayrılırken Obama Netanyahu ile beni aradılar. Önce Netanyahu'nun sesini aldım ama sayın Obama'yı özlemiştim, önce onunla görüştük. Daha sonra görüşme Obama'nın şahitliğinde gerçekleşti.

Sonra ABD açıklama yaptı, ardından da biz açıklama yaptık.
İsrail Başbakanı özür diledi, tazminat ödeneceğini söyledi.

Gazze'nin yeniden imarı konusunda, yaşanan insani sorunların aşılması konusunda ve Filistin sorununun aşılması konusunda Türkiye elinden geleni yapmaya devam edecektir.

Sürece göre de Türkiye olarak tavrımızı geliştireceğiz.

Bu özür, katledilen şehitlerimizi geri getirmeyecek. Filistin'deki şehitleri geri getirmeyecek. Ama bu özürle, şehitlerin kanının yerde kalmadığını özellikle yerde kalmadığını vurgulamak istiyorum.

En kısa sürede Gazze'ye gidecek, Gazzeli kardeşlerimizle kucaklaşacağız.
Filistin'le bağlantımızın altında Çanakkale ruhu da var.

İsrail özür diler ama CHP özür dilemez
Biz isterdik ki böyle bir meselede muhalefette ülkenin ve milletin yanında olsun. Bizim yanımızda olsun. Dik dursun, mertçe ve cesur bir duruş sergilesin.

Başta CHP olmak üzere muhalefet, saldırganların yanında durdu. CHP Genel Başkanı, "Biz olsaydık, Mavi Marmara'yı göndermezdik" dedi. İsrail suçu Mavi Marmara'ya yıktı. CHP Genel Başkanı da papağan gibi aynı şeyi söyledi.

Biz Tevrat'tan öldürmeyeceksin diye İsrail'e hatırlattığımızda, CHP Genel Başkanı, İsrail'in sözcüsü gibi dış politikamızı eleştirdiler. Hiçbir zaman bizim yanımızda değil, İsrail'in yanında yer aldılar.

Bunların dış politikadan anladığı susmaktır, el pençe divan durmaktır.

Tüm milletime sesleniyorum, bunlardan özür beklemeyin. İsrail özür diledi ama CHP özür dilemez. Ben Dersim olayıyla ilgili özür diledim ama CHP Genel Başkanı, kalkıp da bir kelime söylemedi.

İsrail'e sözcülük yaptılar mahcup oldular. Şimdide Suriye'ye sözcülük yapıyorlar göreceksiniz yine mahcup olacaklar.

Bahçeli'nin bu sözü talihsizlik
Halk, "Vur de vuralım, öl de ölelim" diye slogan atıyor, MHP Genel Başkanı da "Zamanı gelecek" diyor. Bir parti liderine yakışır mı, böyle bir ifade?

Benim daha önce mensubu olduğum partide de böyle slogan atanlar olurdu. Ben onların önünü keserdim. "Biz vurmaya, öldürmeye değil, biz hayat vermeye geldik" derdim.

Bahçeli'nin bu sözü, ne yazık ki tam bir talihsizlik. MHP Genel Başkanı'nın kalabalığın gazına gelip kullandığı dil 80'de hayatını kaybedenlere saygısızlıktır.

Bu ülkede terör biterse MHP'ye istismar alanı kalmayacaktır.

Aşırı solcular ve aşırı sağcılar aynı şeyden rahatsız oluyor

Çözüm sürecinin ilerlemesinden rahatsız olan çevreler var.
Aşırı solcu ile aşırı sağda olanlar aynı şey için gözyaşı döküyorlar, çırpınıyorlar. Biz bu zavallıların gözyaşından hiç rahatsız değiliz. Anneler ağlamasın da bu terör baronları istedikleri kadar ağlasın.

Bunlar bu ülkede on yıllar boyunca demokrasi açığından bahsettiler. Darbelerden, hukuksuzluklardan beslendiler. Terör karşıtıymış gibi görünüp terörden, kandan, gözyaşından bahsettiler. Biz bu ülkede demokrasi açığını kapattık.

Şimdi de terör bataklığını inşallah kurutuyoruz. Türkiye'nin ayağındaki bu prangayı söküyor ve atıyoruz.

Partimize saldırıya yapan ve Adalet Bakanlığı'na saldırıya yapan ve bu saldırıya yapan güçlere güvenlik görevlilerine yaptığımız baskınlar CHP'yi rahatsız ediyor. Bu baskınlar için hukuksuz deniyor. Ne olacaktı, seyredilecek miydi?

Ülkemizdeki terör örgütleri hangi ülkelerden besleniyorlarsa, onların da üzerine gidiyoruz. Onları da ifşa edeceğiz, uluslararası toplantılarda dünyaya rezil edeceğiz.

Bizim hiç kimseden gizlediğimiz bir şey yok.
Aziz milletimden rica ediyorum, MHP'ye, CHP'ye, BDP'ye gönül veren kardeşlerimden rica ediyorum: Bu konuları lütfen hassasiyetle düşünerek karar versinler.

Akil adamlar için kararı biz veririz

Ne yapıyorsak, Türkiye için yapıyoruz. Ne yapıyorsak, gençlerimiz için, çocuklarımız için, aydınlık yarınlarımız için, en önemlisi de aziz şehitlerimiz için yapıyoruz.

Şimdi gazeteler tutturmuş akil adamlar diye gidiyor. Biz böyle bir açıklama yaptık mı? Bazı çevreler durumdan vazife çıkardı. Biz böyle bir çalışmayı yapacak, kararı vereceksek, bu kararı biz veririz. Gazetelerin köşe yazarları, medya veremez, biz veririz. Sabırla siz bizi izlemeye devam edin.

En ideal, bu toplumda karşılığı olan insanlar kimlerdir, biz bunlara bakarız, eğer böyle bir çalışma olursa. Ama bu grup bir karar mercisi asla değildir.Zaman 
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.