Başbakan Erdoğan'ın Suriye krizi için yaptığı, "2 nisanda BM ve Arap Ligi’nin de katılacağı İstanbul Zirvesi’nde konuyu çok geniş çaplı ve sonuca yönelik olarak ele alacağız" açıklamasının perde arkasında Suriye'nin kaderinin çizilecek olması var.
Bir yıldır devam eden isyanlar ve sivil katliamlar karşısında tavrını netleştiren Türkiye , Suriye'li mültecilere kucak açarak olası hamlelerin kayıplarını önlemenin de peşinde .
Dışişleri Bakanlığı'nın Türk vatandaşlarını dün itibariyle yurda çağırması da Suriye'de durumun gittikçe karışacağı anlamına geliyor.
Sivillerin güvenli alana tasviyesinden sonra akla gelen ilk durum ise tampon bölge. Bu koridor muhaliflerin de elini kuvvetlendirecek bir hamle. Suriye'ye dış müdahaleye olumsuz bakan dünya kamuoyunun Esad'ın gidişi için rol biçtiği muhalifler, bir bakıma tampon bölgeyle güç ve konum da kazanmış olacak.
Zaten Başbakan Erdoğan da tampon bölge olasılığına dikkat çekerek, yapılan çalışmalar içerisinde Suriye sınırında tampon bölge ya da güvenli bölge oluşturulup oluşturulmama konusunun da bulunduğunu dile getirdi.
YENİ BİR DURUM NE?
Dün, Ankara ’da gazetecilerin soruları üzerine açıklamalarda bulunan Başbakan Erdoğan, “Bütün durumun değerlendirmesini yapıyoruz. Burada büyükelçimizin geri çağrılmasından tutun, oradaki Türk vatandaşlarımıza varıncaya kadar değerlendirmelerimizin hepsini yapıyoruz’’ derken, “Bölgede yeni bir durum mu söz konusu’’ şeklindeki soruya ise şöyle yanıt verdi: “Şu anda bütün durumun değerlendirmesine yapıyoruz. İfade ettiğiniz konu bu değerlendirmelerimizin içerisinde var. Burada büyükelçimizin geri çağrılmasından tutun oradaki Türk vatandaşlarımıza varıncaya kadar değerlendirmelerimizin hepsini yapıyoruz.
//www.haber7.com/haber/20120317/Suriyenin-kaderini-cizecek-tarih.php
Suriye'nin kaderini çizecek tarih!
Suriye'nin kaderini çizecek tarih!
gphaber gphaber
SPOR
Suriye'nin kaderini çizecek tarih!
Paylaş: