BİR ZABITANIN İŞGÜZARLIĞI-SONUÇ
Yaklaşık bir ay önceki bir yazımda (Zabıtanın işgüzarlığı) ,Tunus hala devrim günlerindeyken, bu ayaklanmayı işsiz bir bilgisayar mühendisinin sebze meyve satmak için kullandığı tezgahın , Tunuslu zabıtalarca kırılması sebebiyle kendini yakmasının başlattığından dem vurmuştum. O günlerde Gaziosmanpaşa’da bir zabıta rüzgârı estiği için sevgili dostum Arif Parlakkılıç bu yazıma alınmış ve “Tunusdaki olaylarla zabıtanın ne ilişkisi var demişti .” Sorun tabii ki Zabıta değildi, sorun Arap coğrafyasındaki yöneticilerin batının iki yüzlülüğü sebebiyle içinden çıktığı halka olan yabancılaşması idi.
Tunustaki yasemin devrimi ,önce Mısırdaki Mübareği tahtından etti.Şimdilerde ise Libyadaki zatı mübareği !! çok rahatsız ediyor. Suudi Arabistan kralı ise yurtdışındaki tedavisini yarım bırakıp ülkesine dönmüş ve ülkedeki yoksullar için hemen 40 milyar dolar’lık bir nakit sosyal yardım paketi hazırlamış. Yemen Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih ise ağırdan alınca Yemende ise yedi tane bakan kabineden istifa etmiş. Bahreyn karışık , sırada Ürdün,Yemen,Fas olacak beklentisi var.
Şu anda ise tüm dünyan gündeminde Libya var. Dün Muammer Kaddafi'nin evinin önünde tek kişilik bir tiyatro seyrettik.1986 yılında ABD uçaklarınca vurulan ve kaddafinin kızının öldüğü evde öfke nöbetine tutulmuş şekilde söylediği şu sözleri işittik "Muammer Kaddafi, devrimin lideridir. İstifa edecek devlet başkanı değilim ben... Burası benim ülkem. Muammer görevini terk edecek başkan değil. Muammer sonuna kadar devrimin lideri ." Bir yandan TV’den Kaddafi’yi izlerken, aynı anda twitterden Nedim hazar, Yıldıray oğur, Melih Altınok ve Deniz ülke Arıboğan’ın tweet’lerini izliyorum . çok yerinde yorumlar yaptılar kaddafinin performansı ile alakalı. Deniz hanımın yorumu muhteşem aynen veriyorum “ Kaddafi'yi izleyince ..." bazen gezegenimiz evrenin tımarhanesi mi diye düsünemeden edemiyorum" diyen GOETHE'ye ayrı bir sevgi duyuyorum:)” . Sayın kaddafi Çad’dan , Nijer’den Kalaşnikoflu ,Palalı bir sürü paralı katil getirmiş kendi vatandaşlarını vurmak için .Bu nasıl bir kafadır Ya Rabbim.
Sabah işe gelirken BBC Türkçeyi dinliyorum . İngilizler kendi başbakanlarını vatandaşlarını kurtarmak konusunda yavaş kalmakla eleştiriyor ve Türkiye’yi örnek veriyorlarmış .Şu anda Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kapsamlı tahliyesi bütün dünyanın takdirini kazanmış bir şeklide kurulu saat gibi devam ediyor ve AB kamuoyu bizi örnek göstererek kendi hükümetlerine sitem ediyorlar.Büyük ülke olmak sözle olmuyor,işte böyle eylemlerle oluyor.
Benimde katıldığı bir yorum okudum geçenlerde,Amerikalı bir profesör , “Arap ülkelerindeki bu ayaklanmasının temel sebebi gelişmiş batı ülkelerinin yöneticilerinin, Petrol üreticisi olan bu ülkeleri sadece petrol istasyonu olarak görmeleridir “diyordu . Batı için önemli olan Petrolun sağlıklı bir şekilde kendi ülkelerine akması , kendi firmalarının bu ülkelerde çok yüksek karlı ihaleler alması , varsa yoksa kendi çıkarlarıdır.
Yoksa büyük bir riyakarlıkla bize hep söyledikleri “ az gelişmiş ülkelerde demokrasinin gelişmesi, azınlıkların haklarının tanınması, Sosyal refahın tabana yayılması batının öncelikleridir “ gibi hikayelere benim on yaşındaki oğlum bile inanmıyor artık.
Yaa işte böyle Sevgili dostum Arif başkan , bir zabıtadan nereye geldik gördün mü .
Günün sözü : “Samimi olmayı vaad edebilirim; tarafsız olmayı asla” Goethe