Gaziosmanpaşa Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansa protokolün yanı sıra genç dinleyiciler yoğun bir katılım gösterdi. Gençlerle tarihin ilişkisini kurmaya çalıştığını yoksa köksüz kalınacağını belirten tarihçi yazar Yavuz Bahadıroğlu, esprili bir üslupla ele aldığı ‘Türkiye’de Darbe ve Darbe Girişimleri” konulu konferansta, özellikle darbeler tarihi ve dış bağlantıları üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Osmanlı’nın 1850’lerde İngilizlerin yaptığı 4 aşamalı bir planla parçalanmaya çalışıldığına dikkat çeken Bahadıroğlu, bu aşamaların “Hilafetin kaldırılması, Osmanlı Devleti’nin parçalanması, petrol yataklarına hakim olunması ve İsrail devletinin kurulması” olduğunu söyledi. 1916’da İngiltere ve Fransa arasında imzalanan Sykes-Picot anlaşmasıyla bu maddelerin güncellendiğini belirten Bahadıroğlu, “1. Dünya Savaşı petrol yataklarına sahip olmak ve Osmanlı’yı parçalamak için çıkarıldı. Başka bir neden söylerlerse inanmayın. Misak-ı Milli’de ‘kırmızı çizgimiz’ dediğimiz her yer İngilizler ve Fransızlar’da kaldı. Enver Paşa ‘Anadolu’ya hapsolmuş bir Türkiye’yi savunmak mümkün değildir’ der. Lozan’da Türkiye böyle bir duruma düşmüştür. Biz madem galiptik, Lozan’da Ege adalarını, Musul ve Kerkük’ü niye verdik?” dedi.  

Tek parti iktidarından sonra iktidara gelen Demokrat Parti’nin nasıl devrildiğine de değinen Bahadıroğlu, “1950’de bu milleti ezanla buluşturan bir parti iktidar oldu. İlk defa demokratik bir seçim olmuştu. 1960’da bin türlü iftira ve yalanla Adnan Menderes’i indirip, uyduruk bir mahkemeyle astılar. Bunun ardından 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbesi geldi. Kenan Evren’i 12 Eylül’den yargılayamadan öldü. 28 Şubat’ta anayasayı çiğnediler ama ellerinde silahlar vardı. 27 Nisan e-muhtırasında ise ilk millet kendi iradesine sahip çıktı” diye konuştu.  

‘ABD ve Avrupa nasıl bir Türkiye istiyorsa, öyle bir devlet olalım istiyorlar’ diyen Bahadıroğlu, “15 Temmuz bu sıkıntının bir ürünüdür. Bugünkü ekonomik sıkıntılar bunun ürünüdür. Ama bu milletin yaptığı her milletin yapabileceği bir şey değildir. Bizim insanlarımız 15 Temmuz gecesi çatılara çıkıp da F16’ların üzerine atlamaya çalıştı. Bu millet delidir. Biz akıllılardan çok çektik, delilere ihtiyacımız var. 15 Temmuz’da bedelini ödedik ve bu topraklarda kıyamete kadar yaşamaya hak kazandık” diyerek sözlerini noktaladı.

Konuşmanın ardından Gaziosmanpaşa Belediye Başkan Yardımcısı Fazlı Korkut tarafından Yavuz Bahadıroğlu’na bir hediye takdim edildi. Konferansın sonunda bütün dinleyicilere ise “Gaziosmanpaşa’nın Vatan Nöbeti – Kalbi Yorumlar” isimli kitap dağıtıldı.