Eğitim sistemine ilişkin konuşan Erdoğan, "Biz önce eğitim dedik. Türkiye 8 yıllık eğitim garabetini yaşadı. Adeta şah damarımızı kestiler. Şah damarı kesilen bir insan yaşayabilir mi? Yaşayamaz. Nesli o hale düşürdüler. O zaman 600 bin imam hatip öğrencisi vardı. Bu 60 bine düştü. Sabır sabır sabır..." dedi.
Erdoğan kısaca şunları söyledi:
Yeni eğitim-öğretim yılının hayırlı olmasını Allah'tan temenni ediyorum. Ülkemizdeki her güzel hizmet gibi bu okulu da diline dolayanlar, kendilerine rant devşirmeye çalışanlar oldu. Okulun arazine ilişkin konuşanlar hatta meseleyi Meclis gündemine taşıyanlar oldu. Onların kalplerinde utanma duygusu maalesef yoktur. Türkiye'de mücadele etmeden, cesaret göstermeden, değil dev eserlere imza atmak bir çakıl taşının yerini değiştirmek mümkün değil. Bizim diğerlerinden farkımız mücadeleyi milletimiz için ve milletimizle birlikte veriyor olmamızdır.
"SABIR SABIR SABIR..."
Hep engellemeye çalıştılar. Biz inandık, üstüne üstüne gittik ve netice aldık. Biz önce eğitim, sağlık, adalet, emniyet, ulaşım dedik. Türkiye 8 yıllık eğitim garabetini yaşadı. Adeta şah damarımızı kestiler. Şah damarı kesilen bir insan yaşayabilir mi? Yaşayamaz. Nesli o hale düşürdüler. O zaman 600 bin imam hatip öğrencisi vardı. Bu 60 bine düştü. Sabır sabır sabır...
Bunun neticesinde bu geldi. Ne oldu? Sabrın neticesinde imam hatiplerde okuyan öğrenci sayısı 1 milyon 200 binin üzerine çıktı. Bunlar zorlukla olmadı. Bir tarafta katsayı engelini koydular, bir tarafta imam hatipten çıkanlar istedikleri okula gitmesin diye ön kesitler. Evladım katsayıdan dolayı Boğaziçi'ne gidemedi. Kızlarım da aynı şekilde. Kötü komşu ev sahibi yaptırır meselesi var ya. Biz de çocuklarımızı yurt dışında okuttuk.
"İMAM HATİP OKULLARINI BİTİRMEK İÇİN..."
Biz bu çocukların ayaklarına neden pranga taktınız dedik? Önlerini kesmeyin dedik. Özgürlükse eğitim özgürlüğünün önünü kıstınız. Sırf imam hatip okullarını bitirmek için eğitim sistemini adeta felç ettiler.
"MÜSLÜMAN, KENDİ ÖLÜSÜNÜ KENDİ YIKAYACAK BİLGİ VE KABİLİYETE ERİŞMESİ LAZIM"
İstanbul'da okurken hocalarımız 'Buraya niçin geldiniz?' derlerdi. Biz ölü yıkayıcısı olmak için oraya gitmedik ama bu ülkede ölü yıkayıcılara ihtiyaç var. Bir Müslümanın imam, müezzin aramaması lazım. Müslüman kendi ölüsünü kendi yıkayacak bilgi ve kabiliyete erişmesi lazım. Yoksa ölülerimiz ortada kalır. Vaka bu. Onlar bu işi ticari düşündükleri için böyle baktılar.
İmam hatip liselerinde dahi kızların başörtüleri ile uğraştılar. Sabır dedik. Herkes inandığı gibi yaşama hakkına kavuştu. Nasıl ki insanımız başını açma hürriyetine sahipse, başını örtme hürriyetine de sahiptir. Benim başı açık kardeşim de başı örtülü kardeşim de kendilerine hizmet vermede ayrıcalık yapmama sorumluluğumdadır.
"SİZ SANAL ALEMİ AŞARAK DOĞAL DÜNYANIZDA YAŞAMANIN MÜCADELESİNİ VEREN NESİL OLMALISINIZ"
Sosyal medya, sanal alem. Siz sanal alemi aşarak doğal dünyanızda yaşamanın mücadelesini veren nesil olmalısınız. Bizim için asıl olan budur. Eski Türkiye manzaralarını bilenler için anlattıklarım 15-20 yıl önce hayalleri aşan hizmetlerdi. Çocuklarımıza, torunlarımıza zaman zaman eski Türkiye'yi anlatalım. Sizlerin hayırlı insan olarak yetişmenizi istiyoruz. Bu ülke atalarımızın, dederimizin, şehitlerimizin, gazilerimizin emanetidir. Bu milletin dostunu, düşmanını çok iyi tanıyın. tarihinizi, kültürünüzü, medeniyetinizi araştırın. Bilgisayar çağındayız, internet çağındayız. Asıl olan insandır. Arkadaşlarınızı bunun için asla ihmal etmeyin.
"SEVGİ EMEK İSTER SÖZÜ FİLM REPLİĞİ DEĞİLDİR"
Sevgi emek ister sözü sadece film repliği, şarkı sözü, şiir dizesi değildir. Bu söz insanlığa dair kadim hakikatın ifadesidir. Ailenize, arkadaşlarınıza, eğitiminiz, geleceğiniz için emek verin. Bu emeklerin karşılıksız kalmadığını göreceksiniz. Türkiye'nin son 12 yılı sağlam durduğunuzda neleri başabilceğiniz konusunda en somut örnektir. Kim ki bu milleti bölmeye çalışıyorsa bilin ki o sizin geleceğinize kastediyordur.
Güncelleme Tarihi: 28 Eylül 2015, 14:56