6 Haziran'da gerçekleşen röportajdan kesit ve değerlendirmelerin de yer aldığı 13 sayfalık makale, ‘Middle East Policy' dergisinin sonbahar sayısında yayınlandı. Hayrünnisa Gül, mülakatta Gezi olaylarından Türkiye'deki başörtüsü sorununa, yürüttüğü sosyal sorumluluk projelerinden, bir Cumhurbaşkanı eşi olarak hislerine dair pek çok konuda sorulan sorulara çarpıcı cevaplar verdi.
BİZİM ÇEKTİĞİMİZ SIKINTILARI ÇEKMEDİĞİ İÇİN...
Gezi Parkı eylemlerinin sıcak gündeminde yapılan görüşmede First Lady, protestolarda yer alan genç neslin 1970, 80 ve 90'lardaki zorlukları yaşamaması sebebiyle demokratik ve ekonomik kazanımların değerinin pek farkında olmadığını ifade ediyor. Gül, “Şu an 20'li yaşlarda olan gençler, AK Parti hükümeti 10 yıl önce göreve geldiği zaman daha çocuktu. Yüksek enflasyonu, Türk Lirası'nın nasıl gün be gün değer kaybettiğini ve insanların başka para birimlerini kullanmaya yöneldiğini, kaç bankanın iflas ettiğini, insanların nasıl devalüasyon yüzünden fakirleştiğini hatırlayamazlar. AK Parti öncesi Devlet Güvenlik Mahkemeleri'ni, pek çok bölgede ilan edilmiş olağanüstü hali ve kısıtlı ifade özgürlüğünü hatırlayamazlar.” ifadelerini kullanıyor.Türkiye'nin son on yılda el ettiği kazanımları hatırlatan Hayrünnisa Hanım, “Türkiye şu an daha zengin. Durum normalleşti, yasaklar kalktı, tabular yıkıldı ve bu diğer ülkeler için bir örnek. Pek çok şey başarıldı. Demokrasimiz pek çok engeli aştı.” diye konuşuyor.
GEZİ OLAYLARINDA ENDİŞELENDİM
Demokrasilerde protestoları normal karşılayan Hayrünnisa Gül, protestocuların şiddete bulaşmaması, barışçıl olması gerektiğini vurguluyor. Gezi Parkı sebebiyle yaşanan şiddete dikkat çeken Gül, “Dürüst konuşmak gerekirse, sokaklarda şahit olduğumuz şiddet görüntülerini yeni Türkiye ile tevil edemiyorum. Beni üzdü, endişelendirdi ve merak ettim; acaba geri mi gidiyoruz ve tüm çabalarımız beyhude miydi?” ifadelerini kullanıyor.
BAŞÖRTÜLÜLER SOSYAL HAYATTA DAHA GÖRÜNÜR HALE GELDİ
Marvine Howe'un, laiklerin “Eski İstanbul'a oranla daha fazla başörtülü görüldüğü” iddiasını hatırlatması ve buna paralel olarak “gösterilerin sebebinin AK parti döneminde Türkiye'nin İslamileşmesi olup olamayacağı” sorusuna ise Hayrünnisa Gül şu cevabı veriyor: “Bilakis! Eskisinden daha fazla başörtülü yoktu; başörtülü kadınlar daha fazla aktif olmaya başladı ve bunun sonucu olarak da sosyal hayatta daha görünür hale geldiler.” Genel olarak kadın haklarıyla ilgili düşünceleri sorulan Hayrünnisa Gül, cevabında, Türk kadınının seçme ve seçilme hakkını pek çok Avrupa ülkesinden önce 1934'te edindiğini hatırlatıyor. Günümüzde Türk kadınının sosyal hayatın aktif bir parçası” olduğuna değinen Gül, “Çalışan kadın sayısı hızla artıyor. Her alanda başarılı kadınlar var. Eşimin daha önceki Dışişleri Bakanlığı görevi sebebiyle pek çok kadının diplomat ve elçi olarak hizmet verdiğini biliyorum. Ticarette daha fazla başarılı kadın var ve akademik kadroların hemen hemen yarısı kadınlar tarafından doldurulmuş durumda.” diye ilave ediyor.
Güncelleme Tarihi: 08 Kasım 2013, 12:02