Bir haftadır yazıyorum siliyorum zira Virüse rağmen her gün gündem değişiyor. Sonunda bende böyle bir başlıkla yazmaya karar verdim.
Adeta kıyameti yaşayan dünya; din, dil, ırk ve ülke ve kişi ayırmaksızın Convid-19 salgını nedeniyle mahşeri yaşıyor.
Kimse sevdiklerinin yanında olamıyor, dokunamıyor, cenazesine bile gidemiyor. Düğünler, dernekler,cemiyetler,beraber paylaşımlar, toplu dini mabetler yasak oldu.
Eğlenmek, gezmek, kazanmak, günü gün etmek için yapılan tüm planlar İlahi adaletin tecellisiyle iptal oldu.
Kapitalizm düzeniyle dünya siyaset ve paylaşımına yön veren ülke ve liderler ne kararlar alırsa alsınlar; Son üç aydır dünyada yaşanan panik, korku alınan tedbir ve kararlarla hayat evlere, hastane köşelerine ve vicdanlara hapsoldu.
Rabbim bizlere camilerini-cemaatini ve Kâbe’sini kapattı. Neydi ki günahımız da biz bunu hak ettik. İnsanlar aç kalma korkusuyla gıda depolamaya başladı. Daha evvel işlerimizin ve sosyal hayatımızın yoğunluğundan giremediğimiz evlerimize hapsolduk.
İşlerimizi ve gelecek umutlarımızı kaybeder olduk. Kim bilir ki Rabbim bizleri en çok değer verdiğimiz şeyle; Dünya ve nimetleriyle imtihan mı ediyor Acaba?
Sonu gelmeyen doymayan nefisler. HANİ O; Özel günler, kutlamalar, davetler, israflar, kavgalar, haksız kazanımlar, yoksulu görmeyen gözler. Her gün dünyanın her yerinde açlıktan ölen çocukları görmezden gelen, zulme uğrayan Müslümanları yok sayanlar NEREDESİNİZ!
Dünyanızı kurtarmak için yapılan kanlı planlayıcılar ve onların emellerine alet olan sermaye sahipleri; Hala aynı yanlışlarda ısrar eden siyasi ve maddi imkân sahipleri nerede sizin paylaşım adaletiniz?
Kendi imkânlarını kazançlarını hak görerek İnsanlara yardımı sadece devletten bekleyenler; Bu kâinatı yaradan Rabbimizi Siz habersiz mi sanırsınız; İmkânlar ve imtiyazlar sadece bu dünyada imtihan içindir, gerçek sahibi yalnıza Allah’tır.
Herkes kendi gücü ve imkânı nispetinde hesabını elbet verecektir. Rabbimizin Asır suresinde; 'Asra yemin olsun ki, İnsan mutlaka ziyandadır. Ancak iman edenler, Salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır, buyurmaktadır.
Merhum vatan şairi N.Fazıl Kısakürek bu durumu; ‘Bir Kuluna Dokuz Pul, Dokuz Kuluna Bir Pul, Bu taksimi Kurt Yapmaz, Kuzulara Şah Olsa, diyerek özetlemiş.
Hal böyle iken paylaşmanın önemine o kadar ihtiyaç var ki anlayabilene. Atalarımız ‘Mal Canın Yongasıdır, diyerek güzel özetlemiş durumu.
İnsanlık dram ve hüsran içinde iken birde ülkesine ve milletine hainlik peşinde olanlara ne demeli.
Ülkemizin hiçbir Hayırlı işine evet demeyen güruh, bu virüs ortamında bile barış-adalet-demokrasi nutuklarıyla Ülkemize her gün zarar verip askerimizi-polisimizi ve İnsanlara yardım götüren sivil görevlileri şehit etmekten geri durmayan zihniyeti Rabbim kahreylesin. Allah bu hainlere ve destekçilerine fırsat vermesin.
Eyy İnsanlık; şuan susma zamanı değil, daha çok çalışma ve mücadele etme zamanıdır. Kaldırın kafanızı, haksızlık ve yanlışlık kimden gelirse gelsin karşı koyma ve aranan barış ve adaletin yalnız İSLAM’ın kendisinin olduğunu anlatma zamanıdır.
Bu musibet elbet bir gün bitecek sevdiklerimize ve özlediğimiz memleketlerimize kavuşacağız inşallah. Ancak ‘Kurdun ayazda yediği soğuğu, unutmaması misali; bu musibetlerden ders çıkarıp İnsanlığa,Ülkemize yapılan haksızlıkları ve yapanları asla unutmayarak daha çok çalışarak birlikte başaracağız inşallah.
Hürmetle,
kalemine sağlık arkadaşım