KENTSEL DÖNÜŞÜM YASASI NASIL UYGULANACAK ?
Kamuoyunda “kentsel dönüşüm” olarak bilinen Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu’nda kabul edildi. Önümüzdeki günlerde meclisin gündemine gelmesi beklenilen kentsel dönüşüm yasasında neler bekleniyor.
Geçenlerde okuduğum bir makalede Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar“Van’daki gibi 7.2 şiddetinde bir depremin İstanbul’da olması durumunda sadece Zeytinburnu, Bakırköy ve Bahçelievler ilçelerinde 110 bin konutun yıkılacağını hesapladık” diyordu.Sadece üç ilçede beklenilen yıkıntı Van depreminin tam 10 katı olarak hesaplanıyor.
Türkiye’de 19,5 milyon konut stoğu bulunmakta ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığının öngörüsüne göre bunun yüzde 40’ının yenilenmesi gerekiyor , bu yenilenmeyi amaçlayan Kentsel dönüşüm için 600 Milyar TL kaynağın gerektiğini yine aynı bakanlık açıkladı.
Kentsel dönüşümün nasıl uygulanacağı konusu üç aşağı beş yukarı ağaşıdaki süreçte olması öngörülüyor. İlk önce Riskli yapılar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOKİ veya belediyeler tarafından belirlenecek. Riskli yapılar Tapu Sicil Müdürlüğü'ne bildirilecek, Kentsel dönüşüme tabi tutulacak alanlardaki riskli yapıların sahipleri ile öncelikle anlaşma yolu aranacak. Anlaşan mülk sahipleri binaları kendileri yıkacak. Aksi takdirde yıkım işlemi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yaptırılacak. Kararlar, hissedarların 2/3'ünün ortak kararıyla alınacak.Hissedarların 2/3'ünün ortak kararı olmadığı takdirde gerçek veya özel hukuk tüzel kişilerinin mülkiyetinde bulunan taşınmazlar için kamulaştırma veya acele kamulaştırma yapılacak.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hazırladığı deprem riski taşıyan bölgelerin dönüşümünü öngören Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı’nda yer alan 3/2 çoğunluk şartı sadece bakanlığın belirleyeceği dönüşüm alanları için geçerli olacak. Yani bakanlık, bir bölgenin deprem riski taşıdığına kanaat getirirse o bölge dönüşüm alanı ilan edilecek ve çıkması planlanan yasanın kuralları işleyecek. Diğer düzenleme ise hak sahiplerinin yürütmeyi durdurmak için dava açamayacak olmaları.
Yasa tasarısında özellikle yıkılması gereken binaların tespiti, bu tespitle birlikte çöküntü alanlarının belirlenmesi, buraların yeniden imarına dönük planların hazırlanması, vatandaşla temas ve bunun gibi safhalarda belediyelerin söz sahibi olabilmesi için gerekli kriterlerin konulması, sorunun çözümü konusunda çok önemli mesafe alınmasını sağlayacaktır.
Hatırlarsanız birkaç yıl önce fikirtepede İBB insiyatifinde ,son derece uygulanabilir bir proje başlatıldı.Bu projenin paydaşlarından olan İBB imar komisyon başkanı Sefer Kocabaş yaşadıkları sorunları bir sohbetimizde anlatarak ,başlangıçta 3 tane konut isteyen arsa sahiplerinin ,ilerleyen zamanlarda 7 taneye kadar çıktıklarını söyleyerek, parsel maliklerinin kendi aralarında bile anlaşamadıklarını söylemişti.
Yasa taslağı komisyonlarda görüşülürken Meslek odaları ve Üniversiteler tasarının “doğrudan veya dolaylı olarak insan haklarını (mülkiyet hakkı, sağlıklı çevrede yaşama hakkı, yeterli eğitim ve sağlık hizmeti alma hakkı, vb.)” ihlal edebilecek içerikte olduğu savunuyorlar.
Bölgemizde , Kentsel dönüşüm yasasıyla alakalı ciddi beklentiler söz konusu.Bir çok büyük firmanın bölgemizde yatırım çalışmaları içinde olduğunu duyuyoruz.
Şu anda yükselmekte olan projeler tüm projeler, gerek seçkinler inşaat tarafından yapılan Seçkinler keçesuyu evleri, Bakırcı inşaat tarafından yapılan Serenity projesi, Gerek Aykutoğlu inşaat tarafından yapılacak olan Küçükköy Flat projesi, Gerek Seçkinler inşaat tarafından Barbaros Hayrettin paşa mahallesinde yapımına başlanılacak Seçkinler İnci evleri , gibi sitelerin tümü Ada dönüşüm projeleridir.Bu projeler ilçemizde bir çığır açarak ,dönüşümü başlatmışlardır.
Bu projelerin çoğalması ile birlikte ilçemizin yapı stokunun kaliteli hale gelmesi durumunda, olası İstanbul depremini en az zararla atlatacağımızı düşünüyorum.
