İstismarın sık yaşanmasına rağmen gizli kalabildiği için çoğu durumda gün yüzüne çıkmayan bir sorun olduğunu belirten Sevcan Şahin Ceylan “Cinsel istismar aile içinden veya dışarısından birçok kişi tarafından yapılabilir. Erkek çocuklarda da görülebilir fakat genellikle kız çocukları kurbandır. Cinsel istismara uğrayan çocuklarda nadiren fiziksel bulguya rastlanır.  İstismarcılar genelde yetişkin erkeklerdir ama ergen olması da mümkündür. İstismarcılar çoğunlukla normal insanlardan farklı değildir. Ruh hastası, alkolik, serseri oldukları görüşü toplumda yaygın olmasına rağmen bu görüş toplumsal tarama ve klinik çalışmalarla doğrulanmamıştır. Cinsel istismara uğrayan çocuk tacizde bulunan kişiyi tanıyorsa bir karmaşa yaşar ve bu kişiye olan bağlılığından dolayı bunu hiç kimseye anlatmayabilir. Bundan sonra çocuk kendini çaresiz hisseder ve daha sonrasında ise çocukta rahatsız edici duygular, düşünceler veya davranışlar gelişebilir” dedi. Çocuğun sevilmemesi, ihtiyacı olan ilgi ve yakınlığın ona gösterilmemesinin ise duygusal ihmal olduğunu ifade eden Sevcan Şahin Ceylan, “Duygusal istismar tek başına görülebildiği gibi fiziksel ve cinsel istismarla birlikte de görülebilir. Ailesi tarafından sürekli eleştirilen, sevgi ve ilgi ihtiyacı yeterince karşılanamayan çocuklar, pasif kişilik özelliklerine sahip olurlar, kendine güveni olmayan ve antisosyal davranışlar gösteren kişiler olabilirler” dedi.