banner171

Erdoğan'a Kahire'de miting gibi karşılama

Başbakan Tayyip Erdoğan, merakla beklenen gezisine başladı. Kalabalık bir işadamı grubu ile dün Kahire'ye giden Erdoğan, temaslarına bugün başlıyor.

Erdoğan'a Kahire'de miting gibi karşılama

Başbakan Tayyip Erdoğan, merakla beklenen dört günlük Arap Baharı turunun ilk durağı Mısır'da coşkuyla karşılandı. On binlerce Mısırlı, iktidardaki Askerî Konsey'in güvenlik endişesiyle 'gitmeyin' uyarısına rağmen Erdoğan'ı karşılamak üzere Kahire Havalimanı'na akın etti. Erdoğan'ı taşıyan uçak gece yarısı Kahire'ye inmesine rağmen Müslüman Kardeşler'den liberallere, sol gruplara kadar her kesimden en az 20 bin Mısırlı, Erdoğan için havalimanına koştu. Özellikle kadın ve çocukların fazlalığı dikkat çekti. Havalimanına giden yollar insan seli sebebiyle tıkanırken, yetkililer Mısır tarihinde ilk kez yabancı bir liderin bu şekilde sevgi gösterisiyle karşılandığını belirtti. 

Ellerinde Türk bayrakları ve Erdoğan posterleri taşıyan Mısırlılar, Türkiye ve Başbakan lehine tezahüratlar yaptı. Coşkulu kalabalık, "Mısır-Türkiye el ele geleceğe", "Mısır-Türkiye birlikte Gazze ablukasını kıracak" "Erdoğan İslam'ın kurtarıcısı" şeklinde sloganlar attı. "Merhaba kahraman Erdoğan", "Gazze'ye devam, yolun açık olsun" "Adam gibi adam Recep Tayyip Erdoğan" gibi pankartlar açıldı. Erdoğan'ı taşıyan uçağın alana inmesiyle coşku daha da arttı. Mısırlılar, tekbirlerle Başbakanı selamladı. Erdoğan da Mısır Başbakanı İsam Şeref ile birlikte kalabalığı Arapça selamladı.

Beş bakan ve kalabalık bir işadamı grubu ile Kahire'ye giden Erdoğan, resmî temaslarına bugün başlıyor. Her iki ülkenin de İsrail ile ilişkilerinde gerginlikler yaşadığı bir döneme denk gelen ziyaret sırasında Erdoğan, iktidardaki Askerî Konsey Başkanı Mareşal Hüseyin Tantavi ve Başbakan İsam Şeref ile görüşecek. İki başbakan arasındaki görüşmeler sırasında 2007'de sürecin başladığı Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi tesisine ilişkin Ortak Siyasi Bildirge'nin imzalanması bekleniyor. Ekonomiden diplomasiye 20'ye yakın anlaşmaya da imza konulacak. Devrimin sembolü Tahrir Meydanı'nın hemen yanı başındaki Arap Birliği'nde de Arap temsilcilere hitap edecek olan Erdoğan'ı, bina önünde de binlerce kişinin karşılaması bekleniyor. Erdoğan, Mısır'ın ardından Ortadoğu turuna devrim gerçekleştiren bölgenin diğer iki ülkesi Tunus ve Libya ile devam edecek. Başta İsrail ve ABD olmak üzere tüm dünyada yakından izlenen Mısır ziyaretinde Erdoğan'ın iktidardaki askeri konseyi İsrail konusunda ikna etmesi durumunda Tel Aviv'in bölgede daha da yalnızlaşacağı ve dünya çapındaki desteğinin hızla azalacağı ifade ediliyor. Ancak uzmanlar, ABD'den her yıl yaklaşık 1,5 milyar dolarlık yardım alan ordunun Türkiye'ye bakışının net olmadığını, son gösterilerden sonra da Askeri Konsey içindeki bazı askerlerin Türkiye'nin İsrail ve Filistin politikasından dolayı rahatsızlık duyduğunu belirtiyor. Erdoğan'ın Kahire'ye kritik bir dönemde gerçekleştirdiği ziyaret, iki ülke ilişkilerinin geleceği ile ilgili muhtemel senaryoları da gündeme getiriyor. İşte muhtemel senaryolar:

Birinci senaryo: İki ülke ilişkileri stratejik bir boyuta taşınacak. Bu senaryo her iki ülkede güçlü bir kamuoyu tarafından desteklense de kısa vadede, özellikle de Mısır'daki durum göz önünde bulundurulduğunda ihtimal dahilinde görünmüyor. Mısır'da iktidarı kontrol eden askerlerin, Türkiye'ye karşı tavrının net olmaması, ABD'nin her yıl sağladığı yaklaşık 1,5 milyar dolarlık yardımın Mısır dış politikası üzerindeki etkileri, istikrarın sağlanamamış olması stratejik işbirliği ihtimalini zayıflatıyor. Kasım ayında yapılacak ilk demokratik seçimler sonrası iktidara gelmesine kesin gözüyle bakılan Müslüman Kardeşler öncülüğündeki bir hükümetin dahi kısa vadede Türkiye ile ilişkilerde köklü değişiklikler yapamayacağı ifade ediliyor.

İkinci senaryo: İktidardaki askerler demokratik süreci engeller ve bu Türkiye ile ilişkilerin de kademeli olarak bozulmasına sebebiyet verir. İsrail ve Batı'nın demokratik bir Mısır'ın alacağı tavırdan endişelenmesinden dolayı, askerlerin gölgesindeki bir süreci tasvip ettikleri, askerlerle ülkenin yönünü kontrol etmeye çalıştıkları öne sürülüyor. Böyle bir ihtimal ise Türkiye'nin Ortadoğu'daki etkinliğini büyük bir ölçüde etkileyecek. Üçüncü senaryo: İlişkilerde çok köklü değişiklikler olmayacak. Gerçekleşmesi beklenen en güçlü ihtimal görünüyor. Her ne kadar Türkiye, ekonomiden siyasete, stratejik işbirliğinden askerî ilişkilere her alanda Mısır ile yakınlaşmaya çalışsa da Mısır'da hâlâ iktidarı elinde tutan kadroların ya Mübarek rejiminin kalıntıları olması ya da demokratik süreci tam olarak kavrayamamalarından dolayı iki ülke ilişkilerinde kısa vadede çok köklü değişikliklerin yaşanmayacağı ifade ediliyor.

Dolayısıyla ziyaret sonrası ekonomik ilişkiler dışında iki ülke ilişkilerinde köklü ve tarihî bir değişim gerçekleşmeyeceği belirtiliyor. Ekonomik alanda ise iki ülke arasında 2007 yılında yürürlüğe giren Serbest Ticaret Anlaşması'nın da açtığı yolun etkisiyle kısa ve orta vadede çok köklü değişimlerin yaşanabileceği vurgulanıyor.

Mısır Bölgesel ve Stratejik Araştırmalar Doğu Merkezi Direktörü Mustafa Lebbed, Mısır'da ordunun, Türkiye'ye ve özellikle de Erdoğan'a karşı tavrının negatif olduğu yönündeki iddialara katılmadığını ifade ediyor.

Gelecek ve Stratejik Araştırmalar için Uluslararası Merkezi Başkanı Adil Süleyman'a göre ise Türkiye ve Mısır arasında bir rekabet kaçınılmaz, ancak Mısır'ın şu anki durumu buna müsait değil. Süleyman, "İsrail'e karşı her iki ülkenin büyük bir ittifaka gideceklerini sanmıyorum. Yaşananlar pratikten çok tiyetral." diye konuşuyor.


YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner208

banner148

banner150

banner153