"200 METREKARELİK ALANDAN ATEŞ AÇILIYORDU"
Olaydan hafif sıyrıklarla kurtulan otobüsün sürücüsü, "Olay yerine geldiğimiz anda, yaklaşık 50 metre önümüzdeki otobüse 4-5 el ateş edildi. Biz önce öndeki araçtan kontrol için ateş edildiğini sandık. Ardından otobüsümüze roket atıldı. Geri geri kaçmaya çalışırken, üzerimize yoğun şekilde 200 metrekarelik alandan ateş açılıyordu. Otobüsü geri geri getirip uçurumun kenarında durdum. Kaçacak yerim yoktu, kapıları açtım.
"KENDİMİ AŞAĞIYA ATTIM"
Askerlere inmelerini söyledim. Önce yaralı Başçavuş'u kapıdan yuvarladım. Sonra da kendimi aşağı attım. Askerler aşağı inerken diğer taraftan üzerimize uzun namlulu silahlarla ateş açılmaya devam ediyordu. Arkasından patlama sesi geldi. Patlama sesiyle irkildim. Öndeki otobüste 1 asteğmenin şehit olduğunu duydum. Baraj güvenliği veya yol güvenliğini sağladığını ve köy korucusu olduğunu tahmin ettiğim biri, hakim tepeden PKK'lılara ateş açtı. Daha sonra PKK'lılar olay yerinden meşelik alana doğru kaçarak uzaklaştı" dedi.
"15-20 DAKİKA BOYUNCA TARANDIK"
Askerler ise, sivil olduklarını, izinden döndüklerini, Elazığ Kabul Toplama Merkezi'nden otobüslerle, zırhlı araçlar nezaretinde Bingöl , Bitlis ve Muş'taki birliklerine gitmek üzere yola çıktıklarını söyledi. Olay yerine varmadan 15-20 dakika önce mola verdiklerini belirten askerler, olay sırasında silah sesleriyle birlikte irkildiklerini, otobüste yeteri kadar silahlı askerin bulunmadığını öne sürdü. Can havliyle kendilerini otobüsten dışarı attıklarını söyleyen askerler, "Yaklaşık 15-20 dakika boyunca tarandık. Tepedeki kişi olmasaydı, belki hiçbirimiz sağ kurtulmayacaktık" dediler.
Kaynak: Habertürk
Güncelleme Tarihi: 19 Eylül 2012, 16:28