İki adaya, Amerika'nın dünyadaki rolü, Afganistan'daki savaş, İsrail ve İran, Ortadoğu'daki değişim süreci, terörizm ve Çin'in yükselişi şeklindeki 6 başlıkta sorular yöneltildi.
Programda, dış politika konusunda daha deneyimli olan Obama'nın kendine daha güvenli ve emin konuştuğu gözlendi.
İlk açık oturumdakinin aksine, hem Romney konuşurken hem de kendisi konuşurken sürekli rakibine bakan, zaman zaman doğrudan Romney'ye hitap eden veya sorular soran Obama'nın bu açık oturumdaki taktiği, Romney'nin değişen söylemlerini vurgulamak oldu.
Obama, Romney'nin dış politika yaklaşımını ''tutarsızlık sergileyen yanlış ve pervasız liderlik'' olarak tanımlarken, Romney ise Obama'nın ''tek gündeminin kendisine saldırmak'' olduğunu savundu.
Suriye Konusunda Zıt Yaklaşım
Obama, Suriye'de olanları ''yürek parçalayıcı'' şeklinde niteleyerek, ''Bu nedenle, muhalefete yardım etmek için elimizden geleni yapacağız. Ancak namlularını daha sonra bize ya da bölgedeki müttefiklerimize çevirecek kesimlerin eline silah vermiyor olduğumuzdan tümüyle emin olarak yapmalıyız'' diye konuştu.
Silahların yanlış ellere gitmemesini sağlamaları gerektiğini de kaydeden Romney, askeri anlamda da Suriye'ye müdahil olunmaması gerektiğini söyledi.
Anketlere göre kazanan Obama
Program sonrasında Amerikan medyasınca yapılan anketlerde Obama, gecenin ''kazananı'' oldu.
CNN'in anketine göre, açık oturumda Obama'nın daha iyi performans gösterdiğini söyleyenlerin oranı yüzde 48 olurken, ''Romney'' diyenlerin oranı yüzde 40 oldu.
CBS'in anketinde de Romney yüzde 23, Obama yüzde 53 oy aldı.
Böylece, ilk açık oturumda Romney güçlü performans sergilerken, son iki münazarada Obama daha başarılı bulundu.
Güncelleme Tarihi: 23 Ekim 2012, 10:58