15 Temmuz'un 'cinayet şebekesi' hakim karşısında
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, sanıklar, şehit yakınları ve gaziler ile taraf avukatları katıldı.
15 Temmuz gecesi TÜRKSAT ve TBMM'yi bombalayan uçağın pilotu eski yüzbaşı Hüseyin Türk, savunmasında, üzerine atılı tüm suçları reddetti.
Türk, iş yerinde ve odasında yapılan aramalarda herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığını, iddianamede geçen MASAK raporundaki hesap hareketlerinin ise mesai arkadaşlarıyla borç ve alacak ilişkisinden kaynaklı olduğunu ileri sürdü.
Dijital verilere ulaşamadığını, telsiz konuşmalarının içeriğini dinleyemediğini ileri süren Türk, sağlıklı bir savunma hazırlayabilmesi için kayıtların kendisine verilmesini istedi. Türk, kule ile gerçekleştirilen telsiz görüşmesindeki sesin kendisine ait olup olmadığının tespiti için yeniden bilirkişi raporu hazırlanmasını talep etti.
Havacılık jargonları şifre olarak gösterilmiş
Hakkında hazırlanan bilirkişi raporunu kabul etmeyen Türk, raporun ehil olmayan kişilerce, yanlı hazırlandığını öne sürdü. Türk, "Hukuki yollarla elde edilmeyen, delil niteliğini kaybetmiş hiçbir dijital veriyi, raporu ve tespit tutanağını kabul etmiyorum." dedi.
İddianamenin çok acele hazırlandığını öne süren Türk, "Havacılık jargonları şifre olarak gösterilmiş, askeri birlikte hemen her gün yapılan rutin uygulamaların sadece o gün ve suça yönelik yapıldığı belirtilmiş. Askeri birlikteki emir komuta zincirinden terör örgütü çıkarılmış. İddianamede suç belirlenip delil toplanmaya çalışılmış. Lehime hiçbir unsura yer verilmemiş. Soyut suç tanımıyla yetinilmiş, suçun maddi manevi unsurları gözardı edilmiştir." ifadelerini kullandı.
İddianamedeki bomba atış zamanlarında çelişkiler olduğunu savunan Türk, uçağın kayıtlarında geçen bombaların atılma zamanı ile TÜRKSAT'taki kayıtların farklı olduğunu, hatta iki bombanın atılış zamanı arasındaki sürenin de uçaktaki kayıtlarla uyuşmadığını öne sürdü.
Koordinat ve atış zamanı verilerini hesapladığını savunan Türk, bu hesaba göre iddianamede kendisinin kullandığı öne sürülen uçağın bomba atmasının mümkün olmadığını iddia etti.
Önceki beyanlarını reddetti
Türk, savcılık sorgusunda verdiği "Bombalama yaptığım yerin Ankara olduğunu biliyordum, ancak terörle mücadele harekatı olduğu için verilen talimat doğrultusunda bildirilen koordinatlara atış yaptım. Bu talimatı bana telsizden Ahmet Tosun verdi. Ayrıca Ahmet Tosun bu emri verirken bunları harekat komutanımız Ahmet Özçetin'in emri olduğunu söyledi." ifadesini reddetti.
Darbe girişimi sırasında hiçbir uçuşa katılmadığını savunan Hüseyin Türk, "Darbeden 16 temmuz sabahı haberdar oldum. Konusu suç teşkil eden hiçbir eylemin içinde bulunmadım. Darbe girişimine yönelik hiçbir uçuş faaliyetinin içinde yer almadım. Bu nedenle uçuş faaliyetlerine ilişkin suçlamaları reddediyorum." dedi.
Darbe girişimi sırasında yaşadıklarını anlatan Türk, eski 141. Filo Komutanı Hakan Karakuş'un darbe girişiminden bir süre önce kendisini yanına çağırıp terörle mücadele harekatı (TMH) olacağını söylediğini ve tatil planını ertelemesini istediğini belirtti.
Kursiyer pilotların mezuniyet törenine ilişkin planlamalar yaptığı sırada ismini bilmediği bir astsubayın filoyu arayarak uçaklara mühimmat yüklendiğini söylediğini dile getiren Türk, komutana ulaşamadığı için bu bilgiyi filonun harekat subayı Mehmet Fatih Savur'a ilettiğini anlattı.
Bu gelişmeler üzerine Terörle Mücadele Harekatı kapsamında mesaiye kaldığını savunan Türk, şöyle devam etti:
"Saat 20.00 sularında koridorda ses duydum. Kursiyerlerin brifing salonuna çağrıldığını öğrendim. Bunun TMH görevi kapsamında olduğu düşüncesiyle hatları arayarak son uçak durumunu öğrendim. Brifinge katılamadım. Son uçak durumunu DESK'e bildirdi. DESK'te ilk uçacaklar listesini gördüm. Listede adım yoktu. Odama geçtim. Gece 02.00 civarı koridordaki sesler üzerine dışarı çıktım. DESK bölgesinde uçacak birine ihtiyaç olduğu söylendi. Ben yorgun olduğumu söyledim fakat müsait kimse olmadığını söylediler. Hazırlanıp uçağa geçtim. Kontrollerin ardından piste çıktım. Kule ile temasa geçtim. 'Trafik pilot insiyatifinde' talimatını aldım. Kuleyle konuşmadan piste girdim. Uçakta teknik bir sorun oldu. Bundan dolayı pisti terk edip 03 pist başı take off havuzuna gittim. Bu sırada kalkış ve inişte olan uçaklar mevcuttu. Arızanın giderilmemesi üzerine uçuştan vazgeçtim. Bu durumu DESK'e bildirdim. Park yerinde uçağı durdurdum. DESK bölgesine geçtim. Beni karşılayan ekip, gönderenlerden farklıydı. Buradakiler, 'Darbe oluyor haberiniz var mı?' dediler. Onlara 'Bana TMH var dediler, ne bileyim' karşılığını verdim. Darbeyi burada öğrendim. Üzerimi çıkardım. Bulunduğumuz yerde maskeli, silahlı askerler vardı. Bu sırada Ahmet Özçetin'i gördüm. Bana 'Kursiyerlerini filodan gönder. İlk fırsatta buradan gidin.' dedi. Kursiyerlere bunu bildirdim. Ben de çıkmaya çalıştım. Silahlı askerler yüzünden güçlükle buradan çıkıp lojmana ailemin yanına geçtim."
"Örgüt üyesi değilim"
Üzerine atılı FETÖ/PYD örgütü yöneticiliği iddiasını kabul etmeyen Hüseyin Türk, tüm eğitim hayatı boyunca devlet okullarında okuduğunu, hiçbir yurtta kalmadığını, herhangi bir oluşumla ilgisinin bulunmadığını öne sürdü. Türk, "İddianamede askeri alt üst ilişkisi illegal yapı gibi gösteriliyor. Eğer FETÖ üyesiysem örgüt içindeki yerim nedir? Sorumluluk alanım neresi? Hangi faaliyetleri yapmışım? Kimlerle görüşmüşüm? Kime emir verip kimden emir almışım? FETÖ üyesi değilim." dedi.
Mahrem imamlar davası sanığı Sinan Kurt'un ifadesinde geçen beyanlar yüzünden örgüt mensubu olmakla suçlandığını savunan Türk, Kurt'un beyanlarını kabul etmediğini söyledi. Türk, "Ben örgüt üyesi değilim. Adım Hüseyin. Ankaralı değil, Kırşehirliyim. Kursiyer pilot değilim. 4'lü kol lideri bir yüzbaşıyım. Sinan Kurt'un burada dinlenmesini talep ediyorum. Hakkımdaki iddialarını reddediyorum." dedi.
Savunmanın ardından duruşmaya öğle arası verildi. Duruşmada Türk'ün çapraz sorgusuna öğleden sonra devam edilecek.
Güncelleme Tarihi: 12 Şubat 2018, 15:56