İşte Davutoğlu'nun konuşmasından satırbaşları:

CUMHURİYET TARİHİNDE BİR İLK OLACAK

Demokrasi tarihimizde bir ilki yaşıyoruz bugün. Cumhuriyet tarihinde ilk kez böyle bir uygulama olacak. Dikkat ederseniz bugün bu açıklamayı Başbakanlık'ta yapıyoruz. Koalisyon görüşmelerinden sonra açıklamaları Ak Parti genel merkezinde yapmıştık. Bugün üstlendiğimiz görev bir devlet görevidir. Siyasi mahiyettedir.

Siyasi parti kimliğinin ötesinde seçimlere ülkeyi götürecek halkın huzur içinde seçimlere gitmesini sağlayacak bir görevdir. O yüzden bu toplantıyı burada yapmayı uygun gördüm.

KOALİSYON TEKLİF EDİLMEDİĞİ KANAATİ YANLIŞTIR

7 Haziran'dan bu yana hep anayasal süreçleri işletmek vurgusunda bulundum. Sayın Kılıçdaroğlu'na bir kez daha teşekkür ediyorum Son derece derinlemesine bir çalışma yürüttük. Koalisyon teklif edilmediği kanaati yanlıştır. O görüşmelerde bir koalisyon zemini olup olmadığını görmek için görüşmeler yaptık. 

Sayın Bahçeli'nin defalarca bir an önce seçime gidilmeli ve koalisyon kapısı kapalı açıklamaları vardı. Bizimle görüşmemizde de bunları açık bir şekilde söyledi.

HER ŞEYİ DENEDİK AMA...

Deniz tükenene kadar biz her şeyi denedik ama olmadı. Keşke huzurunuzda, geçiçi bakanlar kurulunu kurmakla görevlendirilmiş biri olarak değil de, koalisyon devletinin başbakanı olarak çıksaydım.

HİÇBİR PARTİNİN İÇİŞLERİNE MÜDAHALE ETMEYİZ

Biz Güneş Motel uygulamalarının peşinde değiliz. Meşruiyet çizgisinden bir an sapmadım. Gayri ahlaki bir tutumu hiçbir zaman meşru görmedim. Dün yapılan yorumları talihsiz yorumlar olarak görüyorum. 2 ayı aşkın süre içerisinde ülkenin yönetimsiz kalmaması lazım.

Eski anayasa yorumlarına baktım, uzmanlardan görüş aldım. Bakanlar Kurulunun nasıl oluşacağı ile ilgili temel bir hukuki çerçeve var. Hiçbir şekilde hiçbir partinin iç işlerine müdahale etmeyiz. Küçük ayak oyunlarına itibar etmeyiz. Biz anayasal çizgi ne diyorsa onu yaparız. Görev tevdi edilen vekillerin için bu anayasal sorumluluktur. Kapıları kapatmakla ülke yönetilemez.

GELİN BU SORUMLULUĞU BİRLİKTE OMUZLAYALIM

Şimdi bir zaruretle karşı karşıyayız. Bu benim istediğim bir durum değil. Anayasal çizgiden sapmaya kesinlikle izin vermeyeceğim. Süreci işletmek bağlamında. Şimdi TBMM başkanından oranları bildiren bir yazı tebliğ edilecek. Liderlere ve bütün TBMM vekillerine çağrıda bulunuyorum: Gelin bu sorumlululğu birlikte omuzlayalım. Bakanlar Kurulu üyelikleri için gelen bu oranlara göre teklifte bulunacağım. Anayasa açıkça Bakanlık partililere teklif edilir diyor. Tekrar çağrıda bulunuyorum: Gelin suçlamak yerine bir hükümet oluşturmak için çaba sarfedelim. Sorumluluktan kaçmak telafisi mümkün olmayan sonuçlara neden olur. Teklif edilen şey anayasanın öngördüğü şekilde 2 ay içinde onurlu bir görevi birlikte taşımaktır.

Bağımsız üye atanamıyor arkadaşlar. Partililer bu teklifleri kabul etmezse bağımsız üye kabul edilebilir diyor.

Menfaat karşılığı hiç kimseye makam teklif etmeyiz.

PARTİLİLERE TEKLİF GÖTÜRMEZSEM ANAYASAL SUÇ İŞLEMİŞ OLURUM

Bağımsız üye atanamıyor arkadaşlar. Partililer bu teklifleri kabul etmezse bağımsız üye kabul edilebilir diyor. Partililere teklif götürmezsem anayasal suç işlemiş olurum. Anayasa ne diyorsa o olur. Çağrım; kimse yolları tıkamasın, kapıları kapatmasın.

Oranlar bildirildekten sonra teklifleri göndereceğiz. Tekliften sonra parti içinde müzakere edilebilir. Geçmişte bazı sorumluluklar içinde bu görevi yönetecek birikime sahip mi? bu soruyu yönetirim. Meclis'teki Bütün vekillerin öz geçmişlerini tek tek incelemeye çalıştım. Bu teklifleri makul bir sürede cevaplandırmaları için vekillere davette bulunacağım.

Milletimize çağrıda bulunmak istiyorum. Kritik bir süreçten geçiyoruz. Anayasal çizgiyi kararlılıkla işleteceğiz. Şer odaklarına kesinlikle izin vermeyeceğiz. Terörle mücadele dahil olmak üzere yürüttüğümüz çalışmalara devam edeceğiz.

BEN ÇAĞRIDA BULUNMAZSAM...

Liderlere yaptığım çağrı seçime giderken ülkenin gereksiz siyasi gerginliklere izin vermeden her an her yerde görüşme çağrısıdır. Biz düşman, hasım değiliz. Bir hasım gibi birbirimize bakmayalım. Üretilecek çözümleri birlikte üretelim. Tekrar bloklaşma çabalarına girmek, ülkemizin geleceği bağlamında sorumsuzca bir davranıştır. Liderlerle oturup konuşalım, çözüm üretelim.

Ben çağrıda bulunmazsam 7 veya 9 bakanlık boş kalır. Liderleri by-pass etmek gibi bir niyet yok. Teklifi partilere götürmek bir zarurettir. "Telefonları kapatırız" ifadesi söylenmeseydi dün son bir telefon görüşmesi yapma kanaatindeydim. Ahlaksız teklif benzetmesi vekillere hakaret. Tek tek öz geçmişlere baktım, bir değerlendirme yapmaya çalıştım.