Başbakan Erdoğan AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmasında, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Diyarbakır İl Emniyet Müdür Recep Güven'in 'Dağda ölen teröriste ağlamıyorsanız insan değilsiniz' sözleri ile ilgili olarak, "Biz evlatlarımızı katleden ve bu mücadeleler esnasında ölen terörist için ağlamadık ağlamayız" dedi. 

Erdoğan'ın konuşmasından önemli notlar:

Türkiye'nin en büyük arıtma tesisini İstanbul'a kazandırdık. AK Parti çevrecilik konusunda attığı adımlarla ilkleri başarıyor.

Kazakistan ile aramızdaki ilişkileri çok daha ileriye taşıyacak adımları atacağız. Türkiye olarak çok yönlü ve çok boyutlu, aktif dış politika izliyoruz. Tezlerimizi her yerde anlatıyoruz.

"Engin denizlere açılmaya cesaret edemezler"
Nükleer enerjiden barışçı amaçlı yararlanmak isteyen İranlı kardeşlerimizi destekledik. Gelişmeleri at gözlüğü ile izleyenlerin dış politika vizyonumuzu takdir etmesini beklemeiyoruz. Türkiye, bölgesine ve dünyaya daha geniş bir ufukla bakıyor. Sığ derede yüzmekte zorlananlar engin denizlere açılmaya cesaret edemezler.

"Ana muhalefet partisi saldırganın ağzıyla konuşuyor"
Türkiye gölgesinden korkanların değil , yedi düvele meydan okuyanların omuzlarında yükselmiştir. AK Parti insanımızın menfaatini büyük bir hassasiyetle gözetir. Aynı zamanda egemenlik haklarımızı her şeyin üzerinde tutar. Muhalefet esef verici tavırlar sergiledi. Türkiye'ye komşu bir ülkeden silah doğrultuluyor, ana muhalefet partisi saldırganın ağzıyla konuşuyor, onun avukatlığını üstleniyor.

"Siz ABD'nin karşısında el pençe divan duran adamlarsınız"
Buralara yönelik saldırılar tezkere için yeterli gerekçe oluşturmuyor mu? Bu tezkereyle dünyaya savaş açılabilirmiş. Açılır, açılmaz, onu zamanı gelince konuşuruz. Esad'ın canı cehennemeymiş, bunlar sokak ağzı. Amerika'ya meydan okuyabilir musun? Siz ABD'nin karşısında el pençe divan duran adamlarsınız.

"Diplomasinin bittiği yerde..."
Biz bu milletin onuru ne gerektiriyorsa o tabloyu veriyoruz. Siz hiç mi İstiklal Marşı'nı okumuyorsunuz.
Biz Milli Marşımızdan aldığımız ilhamla hareket ediyoruz. Siz destek verin ya da vermeyin, Türkiye topraklarına yönelecek her türlü tehdit karşısında bizi bulacaktır. Esad yönetimine bağlı askerler bizim topraklarımıza top mermisi atıyor. Biz buna misliyle karşılık veriyoruz. Artık karşılıksız bırakmak yok.Bütün ihtimalleri göre hazırlığımızı yapıyoruz. Caydırıcılık özelliğinizi yitirirseniz devletinizin haklarını koruyamazsınız. Diplomasinin bütün araçlarını kullanarak haklarımızı koruyoruz. Diplomasinin bittiği yerde diğer araçları kullanmak büyük devlet olmanın gereğidir.

"MHP'ye teşekkür ediyorum"
CHP, böyle bir milli meselede ortaya milli duruş koyamayacak kadar farklı bir yerdedi. Bu hadisede CHP bir kez daha BDP'nin kuyruğuna takılmıştır.  Bu milli meselede ortaya koyduğu tutum nedeniyle MHP'ye teşekkür ediyorum.

"Binlerce insanı katliamın içine mi bırakalım?"
Bütün devletler "Yanınızdayız" diyor ama ana muhalefet karşımıza dikiliyor. Suriye konusunda ekonomik ve siyasi hesaplarla hareket etmiyoruz. 910 kilometre sınırınız olan bir ülkedeki gelişmeler isteseniz de istemeseniz de sizi etkiler. On binlerce insan Türkiye'ye sığınıyor, şu anda rakam 100 bini buldu. Binlerce insanı katliamın içine mi bırakalım? Bu Türkiye'ye yakışır mı? Geçmişte de zulme uğrayan kardeşlerimize de kucak açmıştık.

"Türkiye kendisine sığınanlara sırtını dönemez"
Türkiye gerekirse sıkıntı çeker ama kendisine sığınanlara sırtını dönemez. Türkiye, bu meseleye insani hassasiyetle yaklaşmıştır. Bizim için Suriye dünyadaki her hangi bir ülke değil. Onların hepsi bizim kardeşimiz. Batı devletlerinin politikaları farklı saiklerle oluşabilir. Ama biz politikamızı onların saiklerine göre belirlemedik. Sınırın bu yanındaki vatandaşlarımız huzur içinde diye Halep'teki kardeşlerimizin katledilmesine göz mü yumacağız? Biz tarihi, milli ve insani sorumluluklarımızın bilincindeyiz. Hatay ile Lazkiye'nin farkı yok. Baba Esad Humus'ta 30 bin kişiyi katletti. Oğul Esad onun rekorunu kırma peşinde.

"Sen AK Parti iktidarını ne zannediyorsun" 
Biz insanlar sokağa döküldüğünde Esed'e yol gösterdik, ancak bizi oyaladı. Ey Kılıçdaroğlu, Türk dış politikasının belirlenmesinde mezhep konusu etkili olmamıştır. Arap Baharı'nın devirdiği diktatörlerin çoğunluğu Sünniydi. Amerika'ya rağmen biz İran'ın yanında yer aldık. Ana muhalefet partisi lideri çıkıyor sağda solda konuşuyor. Biz tükürdüğümüzü yalayamayız dedik. Nükleer enerji konusunda Brezilya ile dik durduk. Hem de BM Güvenlik Konseyi'nde geçici olduğumuz bir dönemde. Sen AK Parti iktidarını ne zannediyorsun. Önce aynaya geç bak kimsin, nesin.

"Eğer dün kol kola olduğumuz bize ihanet ediyorsa..."
Eğer dün kol kola olduğumuz bize ihanet ediyorsa onu bırakırız. Esed yanlış yaptıkça bizi de kaybetti hukuki ve siyasi meşruiyetini de kaybetti. Esed bitmişti.

"BİZ EVLATLARIMIZI KATLEDEN, ÖLEN TERÖRİST İÇİN AĞLAMAYIZ"
Elinde silah olan, kan döken, can alan hiç kimseye en küçük müsamahamız yoktur, olamaz. Eline silah alıp masum insanları katleden teröristlere karşı iyi çocuklardı açıklaması yapan, katilleri masum ve terörü mazur göstermeye çalışan hiçbir anlayışa prim vermedik, vermeyiz ve onları da savunamayız. Biz evlatlarımızı katleden ve bu mücadeleler esnasında ölen terörist için ağlamadık ağlamayız. Bu bizim hem insani hem vicdani görevimizdir.İHA