Milli gelir tarihinde ilk kez 1 trilyon rakamını aştı.Türkiye 8.9 büyüme ile OECD ülkeleri arasında 1. sırada. Dolar cinsinen milli gelir 736 milyar dolar ile kriz öncesi seviyesine ulaştı. Bu büyümede alın teri bulunan aziz vatandaşlarımı tebrik ediyorum.
ENFLASYONA KİMSE İNANMAZDI
Kamu net borç stoku 2002 yılında yüzde 62.4 iken 2010'da yüzde 28.7 seviyeye geriledi. Borç oranlarında Avrupa ülkelerinden çok daha iyi durumdayız. Mart ayında enflasyon yüzde 0.42 oranında arttı. İlk üç aylık dönem itibariyle enflasyon yıllık bazda yüzde 3.99 oldu. Göreve geldiğimizde yüzde 30 idi, şimdi neredeyse onda birine düştü. 8 yıl önce enflasyon yüzde 4'lere kadar düşecek deselerdi ona o gün kimse inanmazdı.
IRAKLILARA MESAJ
Türkiye büyüklüğüne yakışır biçimde herkesle görüşebilen yegane tek ülkedir. Tamamen dostluk hissiyatı içinde uyarılarımızı muhataplarımıza iletiyoruz. Irak ortak medeniyeti paylaştığımız bir ülkedir. Dicle ile Fırat ne kadar kardeş ise Türkiye ile Irak o kadar kardeştir.
PETROL KUYULARINI GÖRMÜYORUZ
Irak'ta patlayan ner bomba bizim yüreğimizi yaralıyor. Bizim en samimi arzumuzu kimse farklı yerlere yorumlayama kalkmasın. Biz rol kapma derdinde değiliz. Irak'a baktıklarında petrol kuyularını görenlerden hiç değiliz.
TÜRKİYE'DEN YARDIM İSTİYORLAR
Afganistan'da herkes çekilmenin hesabını yapıyor. Irak'ta beklenenler olmadı. Libya'dan vatandaşlarını tahliye etmek isteyenler Türkiye'den yardım istiyor. Batılı ülkeler muhabirlerini kurtarmak için Türkiye'den yardım istiyor.
Türkiye'nin içindeki sorunları hallettik mi sıra oraya geldi? Türkiye kasaba devleti değil. Tarihiyle medeniyetiyle var olduğunun bilincindedir.
USTALIK DÖNEMİNİ İNŞA EDELİM
Biz seçime girerken her şey Türkiye için demiştik. Çünkü bunlar taklitçidir bunlardan bir şey olmaz. O gün nasıl bir heyecan içindeysek aynı umut ve heyecanı taşımaya devam ediyoruz. milletle gönül bağımızı devam ettirerek bugünlere ulaştık. Çıraklık ve kalfalık döneminde nasıl desteğini verdiyseniz eğer bizden memnun kaldıysanız gelin ustalık dönemini de sizlerle beraber inşa edelim. Bize yüklenen emaneti kutsal bildik.
3 Kasım seçimlerine giderken AK Parti Türkiye'nin tek umuduydu, yine bu seçimde tek umudu. 74 milyona aynı dille hitap ederken bugün de küçük olsun benim olsun mantığıyla hareket ediyorlar. Afyonkarahisar'dan yola çıkarken 3 tane kırmızı çizgi çizdik. Bizim dışımızdakilerin hiç birisi yapamadı. Veyahutta kumsalların partisi oldular. Ama biz her yerin dağın taşın partisi olduk. Kapasite tevazu ve bülyük düşünmlek lazım. Bunlar da kapasite var mı ki..
1940'larda takılıp kaldığı o günlerden hala gelemedi. Kendi iç çekişmelerinden milletin sorunlarına kulak veremediler. Yaptıkları tek şey hakaret. hakaretin bedelini 12 Haziran'da ödeyecek.
BAYKAL'IN 'ULAN'INA CEVAP
Eski genel başkanları hepinizin malumudur. Biliyorsunuz, malum yeni genel başkana neden böyle bir görevi devretmek zorunda kaldığı ortada. Ona kalsa devretmeyecekti de işte durum ortada. Kendisine bir güç devşirebilmek için şahsıma 'ulan' gibi ifadelerle hakaretler ediyor. Benim kalkıp da senin seviyene inmek gibi bir derdim yok. Zaten bu siyasette milletim her zaman sana tokadı attı. En sonunda partinde düne kadar senin yanında olanlar da tokat attı. Yanına ziyarete gelip 'ben genel başkan olmayacağım' diyen de ertesi gün aday oldu, o da sana tokat attı. Şimdi birlikte kurdeleler kesiyorlar, adaylığı garantilemek istiyor herhalde.
CHP il başkanlarının illerde valilik yaptığı bir partidir. Bunların demokrasi anlayışı budur. İşte biz bugünlere böyle geldik. Şimdi kalkmışlar Türkiye'de demokrasi dersi veriyorlar. Hani Atatürk'ün 'egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' ifdesi var ya, ona hiçbir zaman tahammül edemediler. Bunlar halksız bir partidir.
KES KOPYALA YAPIŞTIR
Seçim sandığı gözükünce geçici bir süre için CHP'nin aklına halk geldi. Yeni diye getirdikleri her söylem, AK Parti'nin zaten uyguladığı çözümlerin kes kopyala yapıştır formülüyle orantılıdır, AK Parti'nin birebir taklididir. O ne veriyorsa ben 5 fazlasını veriyorum diyen siyasetçiler yok muydu, CHP de aynı zihniyette. Takdiri beceremeyenler, halktan da takdiri göremeyeceklerdir. Çetelerden medet umanlar milletten asla takdir göremezler. İngiltere'de, Amerika'da İsrail'e selam gönderenler, bu milletten asla takdir göremezler.
Siz aile sigortasını bir kenara bırakın da, kendi arkadaşlarınıza kurduğunuz komploloların, aile yapsıına verdiğiniz zararın hesabını verin. Böyle muhalefete can kurban.
MHP'YE: SİZ KİRLETTİNİZ BİZ TEMİZLİYORUZ
Bir gecede Türkiye'yi yoksullşaıtran MHP, 2002 seçimlerinde eline geçen fırsatı heba etmiştir. MHP üst yönetimine ait tek bir olumlu eleştiri bulabilir misiniz? Şu anda 86 milyar dolara ulaştık. Şimdi utanmadan çıkıp konuşuyorlar, bu iktidar yolsuzlukların iktidarı diye. Sizin kirlettiğiniz bütün Türkiye'yi biz temizliyoruz. Kasaları boşalttınız, biz dolduruyoruz. Borçlandınız, biz ödüyoruz. 79 senede 6 bin 300 km duble yolun yapıldığı bir Türkiye'de 8 yılda 13 bin 600 km duble yol yapıyoruz.
BDP'YE ELEŞTİRİ
Dogunun yatırımlara kavuşması BDP'yi rahatsız etti. Şırnak Cizre'de havaalanı yapmak isteyeceksin, törene gelmek isteyenleri engelleyeceksin. Bu mudur Hakkari'yi Şırnak'ı sevmek.
BDP bir kez daha istismarı benimsedi sivil itaatsizlik değil sivil iradesizliktir. Referamdumda sandığın işaretine çarpı koyanlar halkın iradesine ipotek koymak değil midir? Terörden en fazla iki kesim istifade etti. Silah tüccarları ve istismarcılar.
Cuma namazını adeta sabote edercesine elde megafonla bir cuma namazı kılmaya kalkarsanız, buna ayrımcılıktan başka bir şey denmez. Bu ayrımcılıktır, bu mukaddes dinimizin içerisine de bölücülüğü sokmaktır.
Tahrik eylemleri paniğin tükenmişliğin emaresidir. Türkiye'yi kucaklayamayanlar bölgenin samimi kardeşlerimin sevgisine mazhar olamayacaktır. 12 Haziran'da milletin nası bir yanılgı içinde oldukarını gösterecektir. Eylemler sadece halkı sadece tahrik etmek değil, seçimleri etkilemeye yönelik çok boyutlu bir senaryonun parçasıdır. Milletin bu oyunlara gelmeyecektir.
SAĞLIK REFORMU
Biz bu yola şahsi makam hırsı için çıkmadık. Sessiz yığınların sesi olmak için yola çıktık. Sofrasında yiyeceği olmayanlar için yola düştük. Hastane kapılarında inim inim inleyen kuyruklarda can çekien insanları kurtarabilmek için hastaneleri koordine ettik. Şimdi benim vatandaşım istediği hastaneye gidebiliyor.
SADAKA DEĞİL SOSYAL DEVLET
Türkiye 480 bin konutun inşasını görüyor. Tenceresinde çocuğu için su kaynatan anneler için evlerine aş girdi. Bunu istismar ettiler. Sadaka devletin görevi değil bireyin görevidir. Devlet sosyal devlet olmanın ilkesi gereği yapmak zorunda. Ömer misali yapmaya çalıştık. Tam yaptık mı yapamadık. Kaymakamlara ve valileler 'halkın arasında dolaşın' dedim.
HAKKINIZI HELAL EDİN
Ana dilde kurslar açılsın dedik. Fakir fukaranın sesi soluğu olmak için biz bu yola çıktık. Biz dertliyiz arkadaşlar. Dertli olmayan derman bulamaz. 8 yıl boyunca çeteler karşısında hep dimdik durduk. Kirli tezgahlar karşısında içimizi karartmadık. İri oluk diri olduk her zaman beraber olduk. Mübarek yolda sizin gibi yol arkadaşları nasip ettigi için rabbime hamd ediyorum. Yanlışlar olabilir. Ben sizlerden razıyım. Allah da sizderne razı olsun diyorum, ben sizlere hakkımı helal ediyorum sizler de bana helal edin. Byöle bir yolda ikbal hırsı olamaz, Küslüğe dargınlığa yer olamaz.
BU ŞARKI BURADA BİTMİYOR
Tüzük gereği son kez aday oluyorum, ara veriyorum gerisi allah kerim. Siyaset sadece bu çatı altına girmekme olmaz. Aday olamadığımız andan itibaren bir dahaki seçimlere kadar kaybolanlardan olmamalıyız. Bugüna kadar bundan sonra hizmet üretmenin mücadelesi içinde olacağız. Bu şarkı burada bitmiyor. 12 Haziran'dan itibaren daha gür ve ahenkli bir şekilde ustalık olarak devam ediyor.