banner171

Küpe takmam çünkü Bayrampaşalıyım

Futboluyla olduğu kadar giyimiyle de konuşulan Arda Turan, son olarak e-ticarete el attı..

Küpe takmam çünkü Bayrampaşalıyım

Futboluyla olduğu kadar giyimiyle de konuşulan Arda Turan, son olarak e-ticarete el attı ve Lidyana.com adlı internet sitesine ortak oldu. Her türlü takı ve aksesuarın satılacağı sitenin 11 ortağından biri olan Turan, modayı yabancı dergilerden takip ettiğini belirtiyor. “İstanbul’un ufak bir yerinde yetiştim. Kendimi elimden geldiğince geliştirmeye çalışıyorum” diyen ünlü futbolcu, İstanbul’dayken daha dikkatli giyindiğini çünkü giyiminin burada çok daha fazla irdelendiğini söylüyor. Atletico Madrid’in yıldızı Madrid’ten modayla ilgili sorularımızı yanıtladı.


* Bu işe girmeye nasıl ve ne zaman karar verdiniz?

Çok yakın arkadaşlarım İsmet Öztanık ve Saffet Ulusoy’un teşvikiyle bu işe girmeye karar verdim. Onların gerçekten ticaret için doğru isimler olduklarını ve bu iş için kafa yorduklarını düşünüyorum. Bu konuda olumluyum ve mutluyum. Benim için yeni bir heyecan. Karar sürecinden bahsedersek 5-6 ayı kapsayan bir projeydi ve adımları da yavaş yavaş atıldı.

* Lidyana.com’da neler satılıyor? Satılan ürün çeşidi artacak mı?

Kadın aksesuar ve takılarının yanı sıra erkekler için kol düğmeleri, bileklikler, kolyeler ve kemerler de Lidyana.com’da yer alıyor. İnsanlar takı, aksesuar gibi ihtiyaçlarını burada bulabilecek. Toplumun her kesimine hitap eden, halkın tamamına yönelik ürünler yer alacak. Benim için bu çok ama çok önemli. Ürün çeşidiyle ilgili olarak da aklınıza gelebilecek her türlü aksesuarı koymayı düşünüyoruz.

Mağazada birşey satmak monoton; bana göre değil

* Neden bir mağaza açıp, takıları orada satmak yerine interneti tercih ettiniz?

Hayatta maddiyattan da önce benim en çok değer verdiğim şey kariyer ve başarıdır. Başarılı olamayacağım hiçbir işin içinde olmak istemem. E-ticaret sektörünün önemli isimlerinin de yatırımcı olduğu bu işin başarılı olabileceğine inandım ve bu projeye imza attım. Dükkan açıp mağazada bir şey satmak benim tarzıma uymuyor. O monotonluk bana göre bir şey değil. Ancak Lidyana.com beni heyecanlandıran, başarıya götürebileceğine inandığım bir iş.

* İsteseniz tek başınıza da bu işe girebilirdiniz...

Dediğim gibi; bu benim de bilmediğim bir iş sonuçta ve uzmanlarla bu işi yapmak varken fırsatı kaçırmak istemedim. Amaç öncelikli olarak maddi gelir değil, başarılı olmak. Hedefleri olan insanlarla çalışmak önemliydi benim için. Dolayısıyla ortak sayısından daha çok, başarıya odaklanmak gerektiğini düşünüyorum.

* Bir erkek olarak takılarla aranız nasıl?

Bileklikten kolyeye kadar hepsini kullanıyorum. Saat de takıyorum, yüzük de... Mevsime göre aksesuar kullanıyorum. Kışın daha sade, yazın daha canlı şeyleri seçiyorum. Benim tarzım bu şekilde.

* Küpe takıyor musunuz? Hayır ise takmaya sıcak bakıyor musunuz?

Küpe takmıyorum, Bayrampaşa’da doğup büyüdüğüm için küpe benim tarzıma biraz uzak. Ama küpe takanları kesinlikle yadırgamıyorum. Çok yakıştığını düşündüğüm erkekler de var. İleride de düşünmüyorum, benim tarzım değil açıkçası.

* En sevdiğiniz renk hangisi?

En sevdiğim renk kırmızının yanına konan sarı.

Boynumdan Ayet-el Kürsi kolyemi çıkarmam

* Hiç çıkarmadığınız aksesuarınız var mı?

Boynumda Ayet-el Kürsi var. İnançlı bir insanım. Maç dışında hiçbir zaman çıkartmam. Antrenmanlar dışında yüzük takmayı seviyorum. Çok beğendiğim bir yüzüğüm var. Gümüş olduğu ve rengi saatlerimle uyumlu olduğu için onu takmayı seviyorum.

* Modayı takip ediyor musunuz?

Özel olarak takip ettiğim modacı yok ama İstanbul’un ufak bir yerinde yetişmiş biriyim. Kendimi elimden geldiğince geliştirmeye çalışıyorum, çünkü insanların gözü önünde olan kişileriz. Dergilerden modayı takip etmeye çalışıyorum, yabancı dergilere bakıyorum.

* Şık giyinme merakınız, manav veya şoför olsanız da aynı olur muydu?

Tabii ki maddi imkanlarla da alakalı. Her zaman temiz ve uyumlu giyinmeye çalışırım. Birinci önceliğim budur. İstanbul’dayken daha dikkatli giyinmeye çalışıyorum. Çünkü çok daha fazla irdeleniyor. Tabii buradayken daha rahat ve keyifli bir hal alıyor. Madrid’te rahat rahat istediğinizi giyebiliyorsunuz. Üstünüzdekinin çok önemi yok.

Gardırobumda en çok çorabım vardır

* Gardırobunuzun başına geçtiğinizde, giyinmeniz kaç dakikanızı alıyor?

Türkiye’deyken çok uzun sürerken buradayken oldukça az. Ülkemizde insanların bakış açısı daha farklı, dolayısıyla dikkat etmek gerekiyor.

* Gardırobunuzda en çok ne var ve kaç adet?

En çok çorap çeşidim vardır. Oturduğum zaman görünen çoraba çok dikkat ederim. Aynı şekilde ayakkabıya da çok dikkat ederim. Ayakkabının temiz olması ve onunla uyumlu bir çorapla giyilmesi benim için çok önemlidir. Oturduğum zaman o uyumun ve şıklığın görünmesini severim.

* Bir kadına sizce en çok yakışan takı hangisi?

Kadın kesinlikle aksesuarsız olmamalı. Ama nerede ve neyi takacağını da çok iyi bilmeli diye düşünüyorum. Bazen çok pahalı ya da çok büyük, gösterişli bir kolyeyi kötü de kullanabilir bir kadın. Bazen de çok ucuz ama çok zarif duran bir kolyeyi çok sade bir kıyafetle mükemmel şekilde kullanabilir. Kadının duruşunda pahalılık ve gösteriş değil, uyum ve nezaket önemlidir. Yine de tek bir gerçek var ki, kadın asla aksesuarsız olmamalı.

spor3

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner208

banner148

banner150

banner153