İşte o yazı;
yazımda 'Ah Murat, nasıl Aslı'yı olay mahalline götürdün? Bir kadın asla böyle şeyleri unutmaz. Sen konuyu unutturacağına niçin tetikliyorsun?' gibisinden cümleler kurmuştum.
Boz'un sesi, telefonun diğer tarafından son derece sakin ve tatlı geliyordu: "Ayşeciğim seni yazından dolayı aradım. Bir kere yazılan her şey yüzde 100 yalan. Seni arama nedenim Aslı. Onu çok seviyorum ve ona değer veriyorum. Çıkan haberler Aslı'yı üzüyor çünkü o, senin dediğin gibi öyle 'cool' ya da 'geniş' bir kadın değil. Allah aşkına söylesene, bu olay gerçek olsa hangi kadın kabul eder? Hele Aslı gibi bir kadın asla etmez."
'ASLA ALDATMA YOK'
Ben de sordum tabii: "Peki bu olay neden bu kadar büyüdü? Nasıl oldu? Gerçekten ayrı mıydınız o dönem?" Tüm içtenliği ile şöyle cevap verdi Boz: "Ayşeciğim, aldatma gibi bir durum yok; üzerine basa basa söylüyorum. Böyle bi' şey zaten mümkün değil. Evet o dönem Aslı'yla ayrıydık ama konuşuyor ve haberleşiyorduk. Her ilişkide olabilecek bir dönem. Bizim ilişkimize herkes dahil olunca inan daha da zorlaşıyor."
'ESER'İN EVİNDE 40 KİŞİ VARDI'
"Olay nasıl çıktı? Sen bu işe nasıl karıştın, ben onu anlamıyorum" diye araya girdim. Boz, şöyle anlattı durumu:
"Bu, tamamen kimlerin olduğunu bilmediğim bir ortama girmemin sonucu oldu. Eser'in evinde 35-40 kişi vardı. Zaten o kızları da tanımıyordum. Biz hep Eser'e gider, arkadaş grubumuzla Playstation oynar, müzik dinleriz. Her şey kontrolüm dışında gelişti. Eser'in de suçu yok. Zaten ortada bir olay da yok. Elde olan, sadece kapıdaki arabamın fotoğrafı. Benim başkalarıyla aynı ortamda olmam, Aslı'yı aldattığım anlamına gelmez."
" Merak ettim, "Bu olaydan sonra hayatında değişiklik yaptın mı?" diye sordum, şöyle cevap verdi:
"Hayır, hayatımda değişiklik yapmadım; ben hep samimiyetimle yaşadım. Kimsenin niyetinden şüphe etmem, etmedim. Birileri bu olayı kullanmak istedi ama ben kendimi biliyorum, beni bilen de biliyor. Sadece en çok üzüldüğüm şey; benim yüzümden, ki aslında yapmadığım bir şeyden dolayı, Aslı'yı aldatılmış kadın durumuna sokmaları. Şunu bil ki; Aslı geniş biri değil, öyle bi' şey olsa asla yeniden birlikte olmazdık."
Güncelleme Tarihi: 08 Temmuz 2017, 16:01
yazımda 'Ah Murat, nasıl Aslı'yı olay mahalline götürdün? Bir kadın asla böyle şeyleri unutmaz. Sen konuyu unutturacağına niçin tetikliyorsun?' gibisinden cümleler kurmuştum.
Boz'un sesi, telefonun diğer tarafından son derece sakin ve tatlı geliyordu: "Ayşeciğim seni yazından dolayı aradım. Bir kere yazılan her şey yüzde 100 yalan. Seni arama nedenim Aslı. Onu çok seviyorum ve ona değer veriyorum. Çıkan haberler Aslı'yı üzüyor çünkü o, senin dediğin gibi öyle 'cool' ya da 'geniş' bir kadın değil. Allah aşkına söylesene, bu olay gerçek olsa hangi kadın kabul eder? Hele Aslı gibi bir kadın asla etmez."
'ASLA ALDATMA YOK'
Ben de sordum tabii: "Peki bu olay neden bu kadar büyüdü? Nasıl oldu? Gerçekten ayrı mıydınız o dönem?" Tüm içtenliği ile şöyle cevap verdi Boz: "Ayşeciğim, aldatma gibi bir durum yok; üzerine basa basa söylüyorum. Böyle bi' şey zaten mümkün değil. Evet o dönem Aslı'yla ayrıydık ama konuşuyor ve haberleşiyorduk. Her ilişkide olabilecek bir dönem. Bizim ilişkimize herkes dahil olunca inan daha da zorlaşıyor."
'ESER'İN EVİNDE 40 KİŞİ VARDI'
"Olay nasıl çıktı? Sen bu işe nasıl karıştın, ben onu anlamıyorum" diye araya girdim. Boz, şöyle anlattı durumu:
"Bu, tamamen kimlerin olduğunu bilmediğim bir ortama girmemin sonucu oldu. Eser'in evinde 35-40 kişi vardı. Zaten o kızları da tanımıyordum. Biz hep Eser'e gider, arkadaş grubumuzla Playstation oynar, müzik dinleriz. Her şey kontrolüm dışında gelişti. Eser'in de suçu yok. Zaten ortada bir olay da yok. Elde olan, sadece kapıdaki arabamın fotoğrafı. Benim başkalarıyla aynı ortamda olmam, Aslı'yı aldattığım anlamına gelmez."
" Merak ettim, "Bu olaydan sonra hayatında değişiklik yaptın mı?" diye sordum, şöyle cevap verdi:
"Hayır, hayatımda değişiklik yapmadım; ben hep samimiyetimle yaşadım. Kimsenin niyetinden şüphe etmem, etmedim. Birileri bu olayı kullanmak istedi ama ben kendimi biliyorum, beni bilen de biliyor. Sadece en çok üzüldüğüm şey; benim yüzümden, ki aslında yapmadığım bir şeyden dolayı, Aslı'yı aldatılmış kadın durumuna sokmaları. Şunu bil ki; Aslı geniş biri değil, öyle bi' şey olsa asla yeniden birlikte olmazdık."