Kırıkkale Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Meral Saygın , özelikle bahar aylarında temizlik, badana ve taşınma olaylarının sık yaşandığını, bu gibi işler yapılırken hem temizliği yapanların hem de ortamdaki küçük çocukların çok iyi takip edilmesi gerektiğini belirtti.
Doç. Dr. Saygın, yaptığı açıklamada, bahar aylarında temizlik maddelerinden zehirlenmelerin artığını, temizlik maddelerine bağlı zehirlenmelerin, kimyasalların kazara içilmesi veya ürünlerin yanlış kullanılması sonucu meydana geldiğini söyledi.
Özelikle bahar aylarında temizlik, badana, taşınma olaylarının sık olduğunu anımsatan Saygın, bu gibi işler yapılırken hem temizliği yapanların hem de ortamdaki küçük çocukların çok iyi takip edilmesi gerektiğini vurguladı.
Ev veya herhangi bir mekan temizliği yapılırken ''kadınların genellikle insan sağlığı için zararlı olan temizlik maddelerini ortalıkta bıraktıklarını'' söyleyen Saygın, ''Bu sıvı maddeleri bazen çocuklar su veya farklı bir içecek zannederek alıp içebiliyorlar. Bunu önleyebilmek için öncelikle annelerin çocuklarını kontrol altında tutmaları gerekir'' dedi.
''Çamaşır suyu ve tuz ruhu karıştırıldığı zaman ortaya çıkan klor gazlarının solunum depresyonu yapıp zehirlenmelerine neden olduğuna'' dikkati çeken Saygın, ''Özellikle tuvalet, banyo gibi kapalı, havalandırması az, dar alanlarda çok şiddetli zehirlenmeler, sulunum depresyonları oluyor. Hatta hayatını kaybeden ev hanımları bile oluyor'' ifadelerini kullandı.
''Zehirlenen kişi kesinlikle kusturulmamalı''
Halk arasında zehirlenmelerden sonra birçok yanlış yapıldığına dikkat çeken Saygın, özellikle sindirim kanalıyla korozif etki gösteren maddeler alındığında hastaların kusturulmamasının çok önemli olduğunu belirtti. Saygın, zehirlenmelerden sonra yapılan yanlışlar konusunda şu bilgileri verdi:''Halkımız yanlış bir inançla bu tip zehirlenmelerde hastayı kusturmaya çalışıyorlar. Bu kötü bir etki yapıyor. En yakın sağlık kuruluşuna başvurmak ve hastayı kusturmamak gerekli. Zehirlenen kişi korozif etki gösteren maddeyi yuttuktan sonra aynı şekilde çıkaracak ve doku zedelenmesi ikinci kez olacak.
Yani yakıcı irritant (tahriş edici) bir maddeyi yutuyor yemek borusundan gidiyor bu. Siz onu kusturursanız aynı şekilde aynı korozif etki gösteren madde çıkacak. Çıkarken de yine deriyi zedeleyecek. Onun için kesinlikle kusturulmaması lazım.''
Halk arasında zehirlenen kişiyi kusturmanın dışında yapılan bir başka yanlışın ise zehirlenen kişiye ayran gibi maddelerin içirilmesi olduğuna dikkati çeken Saygın, ''Süt içirmek böyle zehirlenme durumlarında kurtarıcı gibi görülüyor, fakat bir faydası yok.
Onun için ağızdan başka hiçbir şey içirmeden ve kusturmadan en yakın sağlık kuruluşuna gitmek gerek. Portakal suyu, süt, ayran içirenler var. Bunların hiç birinin içirilmemesi lazım. Yani ağızdan başka bir şey almaması lazım hastanın'' diye konuştu.
Saygın, eğer kapalı bir ortamda zehirlenme meydana gelmişse kişiyi açık havaya çıkarmak ve en yakın sağlık kuruluşuna hemen başvurulması gerektiğini belirtti.
Kaynak : //www.internethaber.com/temizlik-bahar-temizligi-kimyasal-madde-zehirlenme--419849h.htm#ixzz1syljYCN0