Başbakan yardımcısı Bülent Arınç bir gazetecinin Türkiye'nin Arap dünyası üzerindeki etkisinin Kafkaslar, Asya ve Afrika'da da görülmeye başlandığını ve bu etki genişlemesinin bölgesel güç olma arzusuyla mı oluştuğu sorusu üzerine şöyle cevap verdi:

"Biz bölgesel güç olmayı çok küçük bir mesafe sayarız. Neden küresel bir güç olmayalım? Olacağız! Bu gece rahat uyumayın." dedi.

ABD ile ilişkilere de değinen Arınç, Bush döneminde inişli çıkışlı olan ilişkilerin en dürüst ve kalıcı haline Obama yönetimi ile kavuştuğunu belirtirken Türkiye'nin birkaç yıl sonra tekrar Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne adaylığını koyacağını söyledi. Laikliğe, demokrasiye ve özgürlüklere inandıklarını ifade eden Arınç, Suriye ile ilgili soruya artık hiçbir yönetimin zulüm ile iş başında kalamayacağını söyleyerek Beşar Esad'ın maalesef aynı babasının döneminde olduğu gibi halkına esenlik vermek yerine dış güçlerin etkisinde hareket ettiğini ileri sürdü. Arınç "Başka ülkeler ne derse desin Suriye'yi ilgilendirmez ama Türkiye'nin dedikleri önemlidir" dedi. Suriye yönetimini etnik ve mezhep unsurları nedeniyle destekleyen ülkeler bulunduğunu anlatan Arınç "bunu görmek üzüntü veriyor" şeklinde konuştu.

Libya meselesinde Başbakan Erdoğan'dan bir gün önce bölgeye İngiltere ve Fransız liderlerinin gitmesini rol kapma yarışı olarak değerlendiren Arınç Türkiye'nin Libya petrollerinde gözü olmadığını yineledi. AB sürecine de değinen Arınç, AB ile Türkiye'nin diskoda tanışan iki genç olmadığını ve çok köklü antlaşmalara dayanan uzun bir beraberlik sürecinden geçmiş bir maziye sahip olduklarını belirterek biran önce sürecin sonuçlandırılması gerekliliğine değindi.

PKK-MİT görüşmeleri sorulan Arınç, bu konuda da ise şöyle konuştu:

"Hükümet bildiğiniz gibi konuşmaların içeriğini reddetmemiştir. Biz de zaten bu sorunu sadece silah yoluyla çözebileceğimizi düşündüğümüz bir noktada değiliz. Türkiye'deki istihabarat teşkilatı örgütün önde gelenleri ile bir şekilde görüşmüştür ama şu anda bu görüşmeler kesinlikle yapılmamaktadır zira bunlarla bir sonuç alınmayacağı ortaya çıktı. Ancak bu sorunu çözmek kalan her yolu denemeye ve kapalı kapı bırakmamaya devam edeceğiz."

Filistin konusuna da değinen Arınç, Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin 'Vatikan Modeli' önerisiyle ilgili olarak ise "Aynını AB üyeliği konusunda Merkel ile birlikte Türkiye için söylüyorlar. Yani tam üyelik değil imtiyazlı ortaklık. Türkiye için bu ne kadar yanlışsa Filistin için de bu öneri o kadar yanlıştır. Filistin'in tanınması tarihin doğal akışıdır" dedi.