Başbakan Erdoğan, muhalefet partilerinin çözüm sürecine karşı yürüttüğü politikayı eleştirerek, "Onlar, ölmenin ve öldürmenin ağlamanın ve ağlatmanın tarafını tutuyor. Biz ise yaşamanın ve yaşatmanın, gülmenin ve güldürmenin tarafında duruyoruz" dedi.

MHP’nin koalisyonda olduğu döneme yönelik eleştirilerini sürdüren Erdoğan, ''Sayın Bahçeli'nin zihniyle dili arasındaki kayış koptu. 1999'da, 'MHP ile koalisyonu içime sindiremiyorum' diyen hanımefendiye ağzını açmayan, tıpış tıpış gidip koalisyona ortak olan, o gün kuzu kesilen Sayın Bahçeli, bugün aslan postunda bize kükrüyormuş gibi yapıyor. Bugün bize karşı yaptığı şovu 1999'da yapamadı'' değerlendirmesinde bulundu.

''AK Parti Türkiye partisidir, Türkiye'nin özetidir. 76 milyon nasıl uyum içinde yaşıyorsa, AK Parti de bu kadim yapının özetidir. Biz çıkar birliği yapan bir parti değiliz. Türkiye ne ise AK Parti odur. Belli etnik, inanç ve kümeleşmelerin partisi değiliz. Yıkım, yapımdan kolaydır. İftira doğrudan daha hızlı yayılır. Biz daha en başında kolay olana değil, zora talip olduğumuzu ifade ettik.

Muhalefet kolay olanı yapıyor. Onlar yıkmanın, bozmanın mücadelesini veriyor; biz yapmanın, kardeşliğin mücadelesini veriyoruz. Bu ülkede barış için bir adım atmadılar, bunlar Sivas'ın ötesine geçemedi. Akil insanlara karşı bayrak açıp, İstiklal Marşı söylüyorlar. Onların hangisi bayrağa ve marşa karşı? Biz doğrularla kardeşlikle hareket ediyoruz. Ağlamayı gülmeye nasıl çevireceğiz? Biz onun gayreti içindeyiz.

Anamuhalefet, 'barışı kim istemez' diyor. Tamam da barış lafla istenmez icraatla istenir. Uygulamayla istenir. Bir taraftan karşısında duracaksın. Bariyer oluşturacaksın, öbür taraftan da sıkılmadan 'ben barışı istiyorum' diyeceksin. Bu iş lafla olmaz. 'Bal, bal' demekle, ağız tatlanmaz, balı yersen ağız tatlanır.

CHP, MHP ve BDP şu mevcut politilarını değiştirse bu ülkede terör olmaz. Bunlar 30 yıl boyunca birbirlerini beslediler. Sorun bittiğinde muhalefet mevcut politikaları ile asla tutunamayacak kendilerini gözden geçirmek zorunda kalacaklar. Bu ülkenin gündeminden terörü çıkardığımızda, CHP, MHP ve BDP'nin bu yönetimlerle, bu söylemlerle, bu politikalarla ayakta kalabilmesi asla ve asla mümkün değildir.

Türkiye'nin gündeminden terörü söküp çıkardığımızda MHP'den geriye ne kalacak? Devlet Bahçeli, ekonomide dış politikada, iç politikada bu milletin başını öne eğdiren, bu milleti dünya karşısında mahçup duruma düşüren kişinin ta kendisidir. MHP'nin açtığı çukuru doldurmak için biz 10 yıldır mücadele veriyoruz. Sadece 3.5 yıl iktidarda kaldılar, 35 yıl kapanmayacak yaralar açtılar.

Milli bankamız Merkez Bankası'nın döviz rezervi, dün itibarıyla yine bir rekor kaydetti ve 130 milyar dolara ulaştı. Onlar bize 27,5 milyar dolara devretti. Bizim şimdi ulaştığımız rakam 130 milyar dolar.

Bahçeli koalisyon döneminde kendi bakanlarının temiz olduğunu söylüyor. Sayın Bahçeli ülke uçuruma giderken sen yapıyordun? Bir gecede bu ülkenin nasıl fakirleştiğini unutmadık. Bahçeli o iktidarın ortağıydı. Bahçeli sokakları tahrik etmek için elinden geleni yapıyor. Akil insanlara yönelik saldırıları sabırla takip ediyoruz. 80 öncesi manzarayı bugüne taşımak isteyenler hukuk karşısında en ağır bedeli öder.

Şimdi MHP Genel Başkanı çıkmış koalisyon döneminde kendi bakanlıklarının temiz olduğunu iddia ediyor. İyi de Sayın Bahçeli; sen o hükümetin ortağı, başbakan yardımcısı değil miydin? Seni oraya bostan korkuluğu olarak mı koydular? Ülke hızla uçuruma sürüklenirken hangi tepkiyi gösterdin, hangi tavrı aldın?

Hani milliyetçiydin, hani vatanseverdin, hani milliyetperverdin. Ne iş yapıyordun orada? Şimdi bize kürsülerden ağzına geleni söylüyor. Külhanbeyi edasıyla esip gürlüyor. Sayın Bahçeli’nin zihni ile dili arasındaki kayış koptu. 1999 yılında ‘MHP’yle koalisyonu içime sindiremiyorum’ diyen hanımefendiye ağzını açmayan, tıpış tıpış gidip koalisyona giren, o gün kuzu kesilen Sayın Bahçeli, aslan postunda bize karşı kükrüyormuş gibi yapıyor. Bize karşı yaptığı şovu 1999’da yapamadı. Savurduğu hakaretleri o hanımefendiye, partisine karşı savuramadı. Sayın Bahçeli kendisine söylenenleri yutabilir ama bunu ne bize ne de millete yutturamaz.

Biz Sayın Bahçeli’nin gidip nasıl kuzu kuzu koalisyona ortak olduğunu, 28 Şubat politikalarına ülkeyi bir gecede nasıl yoksullaştırdığını unutmadık. Sen o iktidarın günah ortağısın, hiçbir yere kaçamazsın.

Çözüm süreci adını verdiğimiz süreç tam anlamıyla bir umut yolculuğu havasıyla devam ediyor. Akil İnsanlar Heyeti 7 coğrafi bölgemizde çalışmalarını sürdürüyor. Tahriklere rağmen heyetler coşku ile kucaklanıyor. Kayseri'deki olaya bir avuç çapulcuya rağmen, halk heyeti muhabbetle kucaklaşmıştır.

'3-5 TANE ÇAPULCU KÖŞE YAZARI'

Sorulan iki soru var: Muhalefet 'nasıl çözeceksiniz ve terör bittikten sonra ne olacak?' diye soruyor. Zihin bulandıracaklarını sanıyorlar. Biz işimize yoğunlaştık. Nasıl çözüleceği konusunda kırmızı çizgilerimizin aşılmayacağını tekrar tekrar söyledik.

Hiçbir pazarlığın içinde değiliz, olmayız. 3-5 tane çapulcu köşe yazarının yazısı, benim milletimin beklentisi olmamalı. Biz ne diyorsak milletimiz ona baksın, ona inansın. Onların derdi çözüm sürecine bariyer oluşturmaktır. Onlar hiçbir zaman bu ülkede barışı istemediler, ister göründüler.

Milletin fertleri arasına zafer gibi, yenilgi gibi fitne sokmaya çalışanlar hainlerdir. Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir şekilde dize getirilemeyecğini herkes bilmelidir.

Terör bittikten sonra güzel olacak, güzellik olacak, mutluluk olacak. Türkçe'de bir deyim var: 'Ölümü gösterip, sıtmaya razı etmek.' Şunu herkesin bilmesini rica ediyorum. Terörün olduğu yerde sağlıklı bir siyaset olabilir mi?

CHP'nin de MHP'nin de terörün bitmesi sonrasına ilişkin tüm iddiaları yalandır, iftiradır, asılsızdır. Terörün bitmesiyle Türkiye'de bitecek olan, istismar siyasetinden başka hiçbir şey değildir.

AK Parti iktidarda olduğu sürece Türkiye'nin birliğine, bütünlüğüne, kardeşliğine asla halel gelmez. Milliyetçilik konusunda, vatanseverlik konusunda, birliğimiz, kardeşliğimiz, bayrağımız konusunda ne CHP ne de MHP, AK Parti'nin eline su dökemez.

Terörün bitmesiyle Türkiye'nin kaybedeceği tek şey, ufuksuz ve vizyonsuz genel başkanlardır. 76 milyonun tamamına sesleniyorum: İçiniz rahat olsun, hiç üzülmeyin, gönlünüz rahat olsun, zihniniz rahat olsun, tamamen ama tamamen müsterih olun, AK Parti iktidarda olduğu sürece Türkiye kaybetmez, her zaman kazanır, hiç endişe etmeyin.''
AA