Kaddafi'nin otopsi sonuçlarına göre "kurşun yaraları" nedeniyle öldüğü açıklanırken, UGK "Kaddafi'yi kimin vurduğu belli değil" savunmasını yineledi. Sirte kuşatması boyunca Kaddafi'nin yanında bulunan yardımcısı ise devrik liderin son anlarını şöyle anlattı: İktidarı devretme konusunda oğullarına göre daha açıktı. 'Cesaretim bana kaybettirdi' diyordu. Konvoy 5 saat gecikince vurulduk
NATO uçaklarının saldırısını takiben isyancıların açtığı ateş sonucu ölen Libya'nın devrik lideri Muammer Kaddafi ile ilgili otopsi sonuçları tamamlandı. Kaddafi'nin otopsisine katılan bir doktor, "Kurşun yarasından öldü. Bu apaçık" dedi, ancak devrik liderin başına aldığı yaradan mı öldüğünü açıklamadı. Ulusal Geçiş Konseyi (UGK) Yürütme Kurulu Başkanı Mahmud Cibril ise, Kaddafi'nin ölümüne neden olan kurşunun, hangi tarafın silahından çıktığının bilinmediğini savundu. Bu arada yakalanan Kaddafi'nin üst düzey yardımcılarından Mansur Daho İbrahim, New York Times'a verdiği röportajda Sirte kuşatması boyunca Kaddafi'nin yanında yaşadıklarını anlattı. İbrahim, Kaddafi'ye ülkeyi terk etmesi gerektiğini söylediklerini ancak reddettiğini kaydetti.
YEMEKLERİNİ KENDİSİ YAPIYORDU
Kaddafi'nin kuzenlerinden olan İbrahim, Kaddafi'nin iktidarı devretme konusunda oğullarına göre daha açık olduğunu söyledi. Sirte'de Kaddafi'nin 3 korumasının ve aşçının yaralandığını anlatan Daho, ardından herkesin kendi yemeğini kendisinin pişirmeye başladığını belirtti. İbrahim, "Alacakları karar ayrılmak ya da ölmek olacaktı ve Kaddafi ayrılmaya karar verdi. Doğduğu evin yanındaki bir eve kaçmaya karar verdi" diye konuştu.
5 SAATLiK GECiKME 'ÖLDÜRDÜ'
Perşembe günü 40 aracın bulunduğu bir konvoyun hazırlandığını ve gece 03.00 gibi kentten ayrılma planlarını yapıldığını anlatan Daho, Kaddafi'ye bağlı askerlerin organizasyonsuzluğu yüzünden 08.00'e doğru yola çıkıldığını kaydetti. Toyota Land Cruiser içinde yola çıkan Kaddafi'nin yanında bir akrabası ve güvenlik şefinin bulunduğunu belirtti. İbrahim, NATO uçaklarının ve muhaliflerin kendilerini yola çıktıktan yarım saat sonra bulduklarını söyledi.
Mezarının yerini kimse bilmeyecek
UGK Başkanı Mustafa Abdülcelil, Kaddafi'nin cenazesinin kimsenin bilmeyeceği bir yere gömüleceğini bildirdi. Öldürülmeden önce çekilen amatör kamera görüntüleri, devrik liderin, kendisini yakalayan geçici hükümet güçlerince dövüldüğünü ve sürüklendiğini gösteriyordu. Diğer taraftan Kaddafi'nin ölüm tutanağında devrik liderin, başının sol tarafı ve göğsünün ortasından vurularak hayatını kaybettiğinin yazdığı görüldü.
SİRTE MUTASSIM'IN FİKRİYDİ
Kaddafi'nin destekçilerinin onu savaşçı olarak anlatmasına rağmen devrik liderin bir kurşun bile sıkmadığını ifade eden yardımcısı Daho İbrahim, her ne kadar kendisine karşı ayaklananları "fareler ve paralı askerler" olduğunu söylese de Kaddafi'nin ayaklananların Libya halkı olduğunu bildiğini dile getirdi. Daho İbrahim, "Ahlaki olarak vazgeçmemesi gerektiğini düşündüğünden dolayı teslim olamamasından veya kaçamamasından yakınıyordu. 'Cesaretim bana kaybettirdi' diyordu" ifadesini kullandı. Kaddafi Sirte'ye, Trablus'un düştüğü 21 Ağustos günü kaçmıştı. Küçük bir konvoyla Tarhuna ve Beni Velid üzerinden gelen Kaddafi'nin NATO'dan çok korktuğunu anlatan Daho İbrahim, Sirte'de kalma fikrinin ise oğlu Mutassım'a ait olduğunu söyledi.
SÜREKLi KUR'AN OKUYORDU
Kaddafi'nin sürekli 10 kişilik bir ekiple hareket ettiğini belirten Daho, Kaddafi'nin askerlerine komuta eden Mutassım'ın ise babasından ayrı hareket ettiğini dile getirdi. Kaddafi'nin Suriye televizyonuna açıklama yapmak için de kullandığı telefon dışında dünya ile bağlantısının kopuk olduğunu aktaran Daho, "Bir bilgisayarı yoktu, birçok durumda elektrik de yoktu" şeklinde konuştu. Daho İbrahim, Libya'daki çatışmayı Müslümanlarla Batı destekli isyancılar arasında gören Kaddafi'nin vaktini ise Kur'an okuyarak geçirdiğini anlattı.
- - - - - - - - - - - - - - - - -
CBS'e gore ölüm emri Clinton'dan
Birkaç gün önce Libya Ulusal Geçiş Konseyi'nden bir açıklama yapılmıştı: "Kaddafi'nin yerini belirledik, kısa bir süre içerisinde yakalayacağız." Bu tam da ABD Dışişleri Bakanı Clinton'ın Libya'yı ziyareti esnasındaydı. Bu ziyarete kadar Amerika Kaddafi'nin öldürülmesini açıkça dillendirmekten kaçındığı halde, Clinton Libyalılara açık konuştu: "Amerika Kaddafi'yi ölü görmek ister."
Nitekim Kaddafi canlı olarak yakalandı ama adeta tüm dünyaya gösterircesine linç edilerek öldürüldü. Bu, infazdan birkaç gün önce Kaddafi'yi ölü görmeyi dillendiren Clinton'ın ziyaretinin tesadüf olmadığını gösterdi. CBSNEWS sitesinde Amerika Dışişleri Bakanı Clinton'ın Libya'ya ziyareti 18 Ekim 2001 de "Clinton Libya'ya sürpriz ziyaretinde daha fazla yardım sözü" başlığıyla verildi. O gün fazla önemli gözükmeyen ama Kaddafi'nin linç edilmesinden sonra büyük önem kazanan önemli bir detay vardı haberde.
AMERİKA ÖLÜ İSTEDİ
Clinton alışık olmadık bir şekilde Libyalı yetkililere açık konuştu deniliyordu; "Amerika Birleşik Devletleri eski diktatör Muammer Kaddafi'yi ölü görmek ister. Umarız kısa süre sonra yakalanır veya öldürülür ki ondan artık korkmak zorunda kalmazsınız." Haberde o zaman kadar ABD'nin genel olarak Kaddafi'nin öldürülmesi gerektiğini dillendirmediğine de dikkat çekiliyor. CBSNEWS'in haberinde geçen bu detay Clinton'ın ziyareti ile Kaddafi'nin infazı arasındaki ince bağı gözler önüne seriyor. Kaddafi'nin "acımasızca" öldürülmesi dünya basınında geniş yer aldı. Mısır'da yayınlanan Elehram gazetesi konuya 21 Ekim nüshasında geniş yer verdi ve manşetinde şu satırlar yer aldı: "Kaddafi Bugün Gizli Bir Yerde Defnedilecek" Haberin spotunda ise Kaddafi'nin öldürülmeden önce devrimcilere yalvardığı ve "Yazıklar Olsun Size, Siz Hiç Merhamet Bilmez misiniz!" dediği aktarılıyor. Öldürülmesiyle ilgili komisyon oluşturulacağı, oğlu Seyfülislam'ın da ülkenin Batısında yakalandığı verilen bilgiler arasında. Haberde 22 Ekim'de yeni bir isimle Libya'nın kurtuluşunun ilan edileceği ve hükümetin kurulacağı bildiriliyor. Haberin detaylarında Geçiş Konseyi üyelerinden birinden referansla Kaddafi'nin gizli bir yerde İslami usullere uygun olarak defnedileceği bilgisi veriliyor ancak cenazenin nasıl kaldırılacağıyla ilgili bilgi verilmediğine dikkat çekiliyor. Gazetede Kaddafi'nin öldürülmesi hususunda büyük bir belirsizlik olduğu için Libya Ulusal Geçiş Konseyinin bir soruşturma komisyonu açılacağını duyurduğu da aktarılıyor.
İNFAZA SORUŞTURMA
Diğer taraftan Birleşmiş Milletlerin de Kaddafi'nin nasıl öldürüldüğü hususunda soruşturma talep ettiği ve konuyla ilgili olarak kendi bünyesindeki insan hakları bölümüne hadiseyi soruşturma çağrısında bulunduğu bildiriliyor. Haberde Kaddafi ailesinin acılarının Kaddafi ve oğlu Muğtasım'ın öldürülmeleriyle sınırlı kalmadığı, oğullarının en tanınanı Seyfulislam'ın da ülkenin Batı'sında ele geçirildiği detayı veriliyor. Gazete 22 Ekim Cumartesi günü Libya Ulusal Geçiş Konseyinin devrimin nihai zaferini ilan edeceğinin altını çiziyor. Libya'da Kaddafi devri artık kapanmış gözükse de, Amerika'da yayınlanan Los Angeles Times gazetesinin de belirttiği üzere "aşırı şekilde silahlanmış milis güçlerinin olduğu ülkede şimdi dikkatler belirsiz geleceğe çevrildi." Albay Muammer Kaddafi, muhaliflerine insan onuruna yaraşır şekilde davranmadı, insan onuruna aykırı bir şekilde infaz edildi. İnfaz kontrolsüz insanların bir anlık öfkesinin ürünü mü yoksa çok uzaklardan gelen bir fısıltı mı idi? Amerika Dışişleri Bakanının Kaddafi öldürülmeden birkaç gün önceki Libya ziyareti ve onu ölü olarak istemesi sanki bir tesadüf değildi.
YENİ ŞAFAK