Türkiye’de hayat standardının her geçen gün yükseldiğini söyleyen Süleyman Soylu ise, “Bugün AB ülkelerinin birçoğu ile yarışır durumdayız. Bu rekabet Türkiye’deki istikrardan kaynaklanıyor. Türkiye istikrar ile yükseliyor. 2002’de AK Parti’nin iktidara geldiği günden beri sayısız çorap örülmek istendi. Ergenekon’u, Balyoz’u, Ay Işığı, kapatma davaları, Danıştay baskını, Hrant Dink ve Rahip Santoro cinayetleri ile AK Parti’yi durdurmak için her yolu denediler. Her seferinde millet cevabını verdi. İstikrarla büyüyen, yarına güvenle bakan Türkiye lider ülke olma yolunda” dedi.

Türkiye’nin 2002’den beri parasını faize değil hizmete akıttığını söyleyen Soylu, Türkiye’nin Takrir-i Sükun Kanunu ve Dersim olayları ile 1960 ve 1980 darbelerinin adeta lime lime edildiğini kaydetti. Soylu, “Ezan, ‘Tanrı uludur, Tanrı uludur’ diye okunuyordu, bugün ‘Allahu ekber’ diye okunuyor. Bunu rey sağladı, sandık sağladı. Aleviler bu topraklarda 1950-1960 dönemi ile bir de AK Parti döneminde kendilerini rahatça ifade edebildiler. Türkiye’de 2002’den beri özgürlükler sonuna kadar yaşanabiliyor. Şu an bir kaşık suda fırtına koparıyorlar. Bir tek insan ‘AK Parti, insanların hayat tarzına müdahalede bulundu’ diyemez. Herkes istediği gibi yaşamıştır, yaşamaktadır. Hizmette kabahat bulamayanlar böyle konularla suyu bulandırıyorlar. Türkiye’de herkesin yaşam tarzının, özgürlüklerin teminatı AK Parti’dir” diye konuştu.

Tüm askeri darbelere, müdahalelere sandığın her zaman yanıtını verdiğini vurgulayan Soylu, “Dün faiz çeşmesini kendine akıtanlar, bugün faizden ceplerini dolduramadıkları için ortalığı karıştırıyorlar. Bugün Türkiye’nin istikrarı dünyayı imrendirecek noktada. Bir yıldır bir tek şehit cenazesi gelmedi. Bundan bile rahatsız olanlar var. Çözüm süreci Türkiye’yi bölecek diye iftira atıyorlar. Çözüm süreci Türkiye’yi birleştiriyor” dedi.

Yerel seçimlerin ve hemen ardından yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin tek seçimmiş gibi görülmesi gerektiğini kaydeden Soylu, şöyle devam etti:

“Bu istikrarın sürmesi için AK Parti’nin güçlü olmaya devam etmesi lazım. ‘Ben aday olamadım, o halde destek vermeyeyim’ diye bir anlayışı kabul edemeyiz. Yerel seçimlerin kısa süre sonrasında cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Millet ilk defa Cumhurbaşkanı’nı kendisi seçecek. Bu büyük bir adım. Daha büyük adımların atılması için AK Parti’nin birlik içerisinde olması şart.”

Yerel seçimlerde birlik-beraberlik çağrısı yapan Soylu, konuşmasının ardından Demokrat Parti’den istifa ederek AK Parti’ye katılan Ödemişsspor’un eski Başkanı İsmet Yalgın’a AK Parti rozeti taktı. Ödemiş işi ipek bir örtü hediye edilen Soylu, Ödemiş Ziraat Odası’nı ziyaret ettikten sonra Kaymakçı beldesine hareket etti. Burada Kaymakçı Belediye Başkanı Halil Güler tarafından karşılanan Soylu, davul-zurna eşliğinde tezahüratlar arasında esnafları ziyaret etti. Halka da seslenen Soylu, yerel seçimlerde İzmir’in tüm ilçelerinde ve Büyükşehir’de AK Parti’ye destek istedi. Bir vatandaşın “İzmir’e Binali Yıldırım’ı istiyoruz” diye seslenmesi üzerine Soylu, önce “Eyvallah”, ardından da “İnşallah” yanıtını verdi. Konuşması sık sık tezahüratlarla kesilen Soylu, buradan Beydağ’a hareket etti. AK Parti Beydağ İlçe Teşkilatı’nda İlçe Başkanı Hasan Sezer ve yöneticiler tarafından karşılanan Soylu, Beydağ’ın sorunlarıyla ilgili bilgi alarak, yerel seçimler öncesi ilçe yönetiminden tüm kapıları çalmalarını ve herkesin elini sıkmalarını istedi.

Ardından Kiraz’a geçen Soylu, burada İlçe Başkanı İbrahim Yılmaz tarafından karşılandı. Kalabalık bir partili gruba hitap eden Soylu, öğrenci evleriyle ilgili tartışmalara değindi. Soylu,

“Her anne baba çocuğunun güven içinde olmasını ister. Ülkenin her tarafında üniversite var. O çocukları merak etmeyen, endişe etmeyen anne baba var mıdır?

İster laik olsun, ister modern olsun, ister çağdaş olsun, isterse ‘Evladım ne yaparsa yapsın’ desin ama sabahtan akşama evladının ne yaptığını merak ediyordur.

Eğer ülkenin Başbakanı’nın önüne dosyalar geliyorsa, çocukların bazı öğrenci evlerinde uyuşturucu tuzaklarına nasıl düştüğünü görüyorsa, o gençlerimizi kendi evladından ayırabilir mi?

O dosyaları gören bir yönetici kendi evladının fotoğrafını gözünün önüne getirir. Fildişi kulelerden bu ülkeyi nasıl yönetiriz diyenler, 5 tane ağaç için ortalığı birbirine katanlar ne bizim kültürümüzden, ne geleneğimizden bir şey anlayabilirler. AK Parti muhafazakar demokrat bir partidir, 11 yıldır bu ülkenin değerleriyle kendisini bütünleştirmiştir” diye konuştu.

Soylu, Kiraz’da da yerel seçimler için yoğun çalışma istedikten sonra buradan ayrılarak Bayındır’a hareket etti. Soylu, Bayındır’ın ardından İzmir’e geçti.