Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya konusunda bütün çalışmaların yakinen ve aktif bir tavırla takip edildiğini belirterek, süreci başından beri belli ilkeler etrafında yönettiklerini söyledi. Davutoğlu, "Biz hiçbir Libyalı kardeşimize silah doğrultmayız" dedi.
CNN TÜRK'te Taha Akyol'un sunduğu "Egrisi Doğrusu" programına konuk olan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, NATO'nun ikinci toplantısının karar almadan dağılması ile ilgili olarak, NATO'nun çok köklü bir uluslararası örgüt olduğunu, bu tür durumlarda istişare ve karar alma usulleri olduğunu kaydetti.
NATO'da böylesi önemli bir konunun ayrıntılarıyla tartışılmasının olağan olduğunu belirten Davutoğlu, Türkiye'nin Paris toplantısı sonrasında ortaya çıkan yeni durumun değerlendirilmesini istediğini söyledi.
PARİS TOPLANTISINA ELEŞTİRİ
Davutoğlu, "tablonun netleşmesinin atılacak adımlar açısından zaruri olduğunu" kaydetti. Dışişleri Bakanı, Libya konusunda "bütün çalışmaların yakinen ve aktif bir tavırla takip edildiğini" belirterek, NATO operasyonu için Türkiye'nin şartları konusunda şunları söyledi:
"BM kararı var, bu kararların zaten tanımladığı bir çerçeve var, bu çerçevenin dışına çıkan bir NATO operasyonu bunu meşru kılamaz. (...) Libya halkının selameti noktasında Türkiye böyle bir çabanın içinde olur ancak maalesef Paris toplantısı bu çerçevenin ötesinde yeni bir durum ortaya çıkardı."
BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı kararın bağlayıcı olduğunu ifade eden Davutoğlu, Libya'da çatışmaların devam etmesi sonucu ateşkes sağlama çabalarının başarısız olduğunu ancak Libya'da operasyon noktasında BM çağrısıyla ilgili ülkelerin ya da katkıda bulunmak isteyen ülkelerin katılımının sağlanması gerektiğini kaydetti.
Davutoğlu, "Kararın merci ve şemsiyesinin BM olması gerektiğini" vurguladı.
DAVUTOĞLU: TÜRKİYE'NİN KAFASI NET
Türkiye'nin Libya konusunda "kafasının çok net olduğunu" belirten Davutoğlu, süreci başından itibaren belli ilkeler etrafında yönettiklerini söyledi.
"Tunus'ta ilk olaylar başladığında, bu kadar uzun sürede iktidarda kalanların, o ülkelerin düştüğü durumun sorumluluğundan kaçmalarının mümkün olmadığını açıkladığını" hatırlatan Davutoğlu, "çok dikkatli ve zor bir dönemden geçildiğini, bölgede değişimin zorunlu olduğunu ancak bunun barışçıl bir dönüşüm olması gerektiğini" kaydetti.
Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan toplantıda, son gelişmeleri değerlendirdiklerini ve yoğun bir istişare trafiği yürüttüklerini belirtti.
Tunus'ta ve Mısır'da Türkiye'nin izlediği politikalara değinen Davutoğlu, "Her ülkenin özel şartları var. Her ülkenin özel şartlarında doğru politika neyse onun uygulanması gerekiyor" dedi.
Libya'daki süreçte, başından beri değişim çizgisinin içinde kalınması gerektiği yolunda mesajlar verdiklerini kaydeden Davutoğlu, Libya'da diğer ülkelerden farklı olarak Türk vatandaşlarının sayısının fazla olduğunu ve onların güvenliklerinin sağlanmasının ilk öncelikleri olduğunu belirtti.
"LİBYA'NIN DEĞİŞMESİ LAZIM"
"Libya'nın değişmesi lazım" diyen Davutoğlu, Muammer Kaddafi'nin çekilmesi gerektiğini, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Kaddafi ile görüşmesinde bunu çok net ifade ettiğini kaydetti.
Türkiye için önemli olanın bu dönüşümün barışçı yollarla yapılması olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "İki tarafla da görüşerek, acaba bunu dış müdahale olmadan, Libya üzerinde bir takım hesaplar dönmeden, kalıcı düşmanlık oluşmadan çözebilir miyiz diye bütün araçlarımızı kullandık" diye konuştu.
Davutoğlu şunları söyledi: "Bu değişime direnmeye çalışan ve kendi halklarını onur, hak, özgürlük mücadelelerine kulak tıkayan herkes gider. (...) Bugün sıradan insanın tarihe ağırlığını koyduğu gündür"
Dışişleri Bakanı, "dış müdahale şartlarının gittikçe yaygınlaşmasının, değişim dalgasının doğallığını kaybetmesine neden olacağını ve bunun endişe verici olduğunu" belirtti.
"Libya'da endişelerinin azalmış değil artmış durumda olduğunu" vurgulayan Davutoğlu, "Paris toplantısını haklı olarak sorguluyoruz" dedi.
TÜRKİYE'NİN OPERASYONA KATKISI
Türkiye'nin askeri operasyona katkı verip vermeyeceği yolundaki soruya karşılık Davutoğlu, Libya'daki insanların esenliğine katkılarının ne olacağını değerlendirdiklerini belirterek, "Biz hiçbir Libyalı kardeşimize silah doğrultmayız" dedi.
Davutoğlu, sürecin işlemesi için nereye gidileceğinin zaman içinde netleşeceğini kaydetti.
Bahreyn'deki gelişmeler
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Bahreyn'de mezhep çatışması çıkması ihtimalinin olduğunu belirterek, bunu engellemeye çalıştıklarını kaydetti.
Bölge ülkeleriyle de tansiyonun yükselmemesi için sürekli görüşmelerde bulunduklarını kaydeden Davutoğlu, "önemli olanın Türkiye'nin bütün ilişkilerini kullanarak Bahreyn'den hareket edecek mezhep çatışması dalgasını durdurmak olduğunu" kaydetti. Davutoğlu, Bahreyn yetkililerinin reform çabası içinde olduğunu kendilerine ilettiklerini ifade ederek, sürecin müzakere çerçevesinde tutulmasının önemini vurguladı.
Bahreyn Dışişleri Bakanı'nın yarın, Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı'nın da çarşamba günü Türkiye'ye geleceğini söyleyen Davutoğlu, bu konuları yeniden ele alacaklarını belirtti.
Davutoğlu, "halkların iradelerini yansıtan şeffaf, hukuk devleti anlayışına sahip yönetimlerin bölgede yerleşmesinin temel hedefleri olduğunun" altını çizdi.
Suriye ile de sağlam dostluk ilişkileri olduğunu kaydeden Davutoğlu, "Ümit ederiz ki Suriye'de bu ihtiyaçlar, yönetim ile halk arasında bir gerilim oluşmadan sağlanır" diye konuştu.
Davutoğlu, "Suriye'de istikrar ile demokrasinin birlikte seyretmesini ümit ettiklerini" söyledi.