ZAMANA YENİLMEMEK

Vaktinin değerini parandan iyi bil. Acımasızca geçip giden bir zaman.
Para bulunur, vakit bulunmaz. Zaman sana uymazsa sen zamana uy.

İki şey vardır ki (zaman ve sağlık) insan onun kıymetini bilemezmiş.

Para cüzdana sığıyor da, ömür vicdana da sığmıyor maalesef.
O gün geldiğinde ömrümüzü nerede, ne zaman, kimlerle geçirdiğimiz sorulacak.

Geçmiş geçmişte kaldı önümüze bakalım demek kolay bir teselli ama; çözüm değil.
Önemli olan ders almak bir daha yaşamamak ve kalan zamanı iyi değerlendirmek gerek.

Her gün çoğalan, her gün değişen dünyada her türlü kirletmeye rağmen halen güneş açıyor yağmur yağıyorsa ne mutlu. Birde bunun büyük depremleri, selleri, felaketleri, yangınları eklenince ve İnsanoğlunun çıkardığı savaş ve kötü senaryolar hepimiz imtihanı ve yaşam şekli ve kaderi oldu.

Her insanın kendi dünyası, her milletin, devletin kendi yaşam ve kültürü vardır.
Ama hepsi bir şekil kanun ve anayasaya bağlı haklarla sınırları bellidir.
Bunun adı bazen demokrasi, bazen başka şekilde ibare edilmiştir.
Ama hiçbir kanun yada anayasada zamanı durduracak bir ibare yada işaret yoktur.
Zaman mefhumu sadece bizi yaradan'ın elinde olan bir yek vücut gerçektir.

Allah’ın lütfu olan yaşam savaşında insanoğlunun ürettiği teknoloji, bilim, sanat, sağlık,spor , sosyalleşme vb alanlarda zamana ve mekana ayak uydurmak için daima çalışmalı ve bu imkanları her daim üzerine koyarak yaşamalı.

İnsan ve müslüman olarak bize ne takdir ve lütuf verildiyse onları yaşamak,gelecek nesillerimizi yaşatmak için gayret etmek, ömrümüzün son nefesine kadar daima mücadele etmek, örnek insan olmak ve kadere teslim olmak için kaderi hak etmek gerekli dostlar.

Var ise sevdiğini sevmek yok ise sevmeyi bilmek gerek.
La Tahzen inancıyla karamsar olmamak yaşamayı bilmek gerek dostlar.
Elimizdeki en büyük imkan aldığımız nefese şükretmek.Yanlış yapılan her şeye dur demek gerek.

Gündüz ışıkta kaybolmaktansa gece bir mum ışığı ile zamanı yaşamak gerek dostlar.
Giden gelmiyor, akan su durmuyor zaman geri gelmiyor.

Hepimizin dilinde olan gençlik gidiyor demeden gençliğin ve gençlerin kıymetini bilmek onları dinlemek, anlamak ve yardımcı olmak gerek.
Çünkü bizim geçmişte yaşadıklarımızı onlar görmedi-bilemezler.
Onlar bizim zamanı değil kendi zamanlarını yaşıyorlar.

Dosta ve düşmana mesaj atarsın da, geçmişe atamazsın atsan da cevap alamazsın.
Zaman her gün güneşin doğuşu gibidir. Kıyamet gününe kadar da devam edecektir.
Mühim olan o güneş ve günden faydalanmaktır.

Geçip giden zaman değil meğerse ömürmüş demeden,
Ömür ziyan olunca akıp giden zaman içinde , bir bakarsın yolun sonu gelmiş.
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce gemi yol almadan limandan gemiye binmeli dostlar,,,

Mustafa YAĞMURKAYA